TÜRKİYE
KAÇAK ATÖLYELERDE SİLAH ÜRETEN VE TİCARETİNİ YAPAN ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTÜNE DAVA
İSTANBUL’da kaçak silah atölyelerinde kurusıkı tabancaları ateşli silahlara çevirdikleri, asıllarından ayırt edilmeyen seri numaralı ve logolu silah üreterek, silah imalatı ve ticareti yaptıkları ileri sürülen suç örgütüne dava açıldı. Savcılıkça hazırlanan iddianamede, 18’i tutuklu 33 şüpheli hakkında “Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, üye olma ve İzinsiz Olarak Ateşli Silah ve Mermileri Ülkeye Sokma İmal Etme Nakletme Satma” gibi suçlardan 6 aydan, 480 yıl 6 aya kadar değişen oranlarda hapis cezaları talep ediliyor. İddianamede, merdiven altı atölyelerde üretilen bu silahların, balistik izleri sürülemediğinden bazı alıcılar tarafından tercih edildiği belirtiliyor. Ancak silahların mekanizmalarının kalitesiz olduğu, her an ateş alma, kilitlenme ya da elde patlama riski taşıdığı da vurgulanıyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nca iki yıl süren soruşturma sonunda 194 sayfalık iddianame hazırlandı. Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Silah Mühimmat ve Tehlikeli Madde Kaçakçılığı Büro Amirliği’nin bazı şüphelilerin silah ticareti yaptıklarını belirlemesi üzerine 2020 yılında soruşturmaya başlanıldığı kaydedildi. Soruşturma sürerken yapılan ihbarlar üzerine Vahdet Kurudere liderliğinde bir grubun örgütlü silah ticareti yaptığı belirlendiği anlatıldı. Örgüt liderinin Vahdet Kurudere ve örgüt yöneticisinin Hüseyin Gündoğan olduğu belirtilen iddianamede, örgüt üyelerinin ise şüphelilerden Abdurrahman Kurudere, Ömer Faruk Kurudere, Hakan Kandemir, İnanç Yıldız, Kazım Dinç, Mehmet Can, Meksut Hopaç, Murat Kanbay, Mustafa Çelik, Uğur Yeleç, Yasin Çağlayan, Fırat Elçiçek, İrfan Basmacı olduğunun tespit edildiği belirtildi. Şüphelilerin, merdiven altı olarak tabir edilen kaçak silah atölyelerinde kurusıkı tabancaları, el ve makine yardımıyla namlularını ve birtakım parçalarını değiştirerek gerçek ateşli silahlara çevirdikleri, bu tabancalara ateş kabiliyeti kazandırdıkları belirtildi.
ELDE PATLAMA RİSKLİ SİLAHLAR ÜRETTİLER
İllegal olarak üretilen silahlarda logolar, seri numaraları vb. detaylarla bu silahları asıllarından ayırt edilmesi zor bir hale getirdikleri, üretilen bu silahların ikinci ya da üçüncü sınıf malzemeler kullanılarak imal edilmeleri sebebiyle emniyet kilidi, tetik, mekanizma ve namlu parçalarının kalitesiz olduğu, her an ateş alma, kilitlenme ya da elde patlama riski taşıyan silahlardan oldukları kaydedildi. İddianamede, ele geçirilen tabancaların balistik izi sürülemediği, bu nedenle en çok tercih edilen tabancalardan oldukları vurgulandı. Son zamanlarda planlı/plansız yapılan operasyonlarda ele geçirilen ruhsatsız silahlarla aynı özellikleri taşıdıkları ve benzer oldukları, şüphelilerin illegal yollardan üretimi için gereken ana parçaları kısım kısım tedarik ederek parçaları nakil ettikleri, bu akışı sağlamak için öldürücü güce sahip olduğu halde namlu içinde yiv-set bulunmadığından yine tabanca gövdesi, namlu, sürgü, şarjör ve fişekleri bu hali ile tek başına 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu kapsamında değerlendirilmediğini çok iyi bildiklerinden dolayı bu parçaları ayrı ayrı nakil yaptıkları, sonrasında parçaları birleştirerek silah imalat sürecini karmaşık hale getirerek kanunları dolanmaya çalıştıkları anlatıldı.
ATÖLYELERİ OTO YIKAMACI GİBİ KAMUFLE ETMİŞLER
Şüphelilerin hiyerarşik yapı içerisinde oldukları, ele geçirilen sayıca vahim suç unsurlarının varlığı, tabanca, tabanca parçaları ve imalatında kullanılan makinelerin ele geçirilmesi şüphelilerin örgütlü bir şekilde silah ticareti yaptıkları kaydedildi. Suç örgütünün lideri Vahdet Kurudere’nin özellikle Eyüpsultan başta olmak üzere birçok ilçede silah imalatı ve ticaretinde etkin olduğu ve illegal silah ticaretinde suç örgüt üyelerini baskı altına aldığı ifade edildi. Örgüte bağlı yönetici ve üyelerinin gizliliğe azami derecede önem verdikleri, üyelerin kendilerine özgü şifreler oluşturarak silah ticaretinde deşifre edilmemek amacı ile tedbirli davrandıkları da kaydedildi. Örgüt üyelerinin illegal silah üretimi yapmak için farklı işyerleri kiralayarak deşifre olmaması için adreslerini sürekli değiştirdikleri, kiraladıkları iş yerlerini kamufle ederek bir kısmını oto yıkama ve tamircisi gösterip, sürekli bir otomobili lift üzerinde sembolik olarak bulundurdukları belirtildi. Bazı iş yerlerine kafe görünümü vererek, faaliyetlerine devam eden şüphelilerin mümkün mertebe illegal silah atölyelerinde bir arada bulunmadıkları, iş yerlerini sürekli olarak kapalı tuttukları, örgüt üyelerinin işyeri önünde sürekli çevreyi gözetledikleri de anlatıldı.
ARABALARINA KADIN ALARAK AİLE GÖRÜNÜMÜ KAZANDIRDILAR
Bu iş yerlerini örgüt lideri Vahdet Kurudere’nin finanse ettiği, ayrıca örgüt üyelerinin araçlarına kadın alarak kendilerine aile görünümü kazandırmaya çalıştıkları da anlatılan iddianamede, silah imalatı ve ticaretinde yüksek para kazanabilme yeteneği ile bu parayı değerlendirerek yaşam standartlarını üst seviyeye çıkarttıkları, bilgi ve tecrübeleri ile yapacakları eylemlerde plan yaparak her eylemden en az zarar ile çıktıkları, iltisak ve irtibatları ile gerekli bilgiyi hızlı ve doğru şekilde toplayabildiklerine de dikkat çekildi.
SATICIYI KOLLAMIŞLAR
Örgüt üyelerinin hayali isimler üreterek örgüt lideri Vahdet Kurudere’nin ismini ifade aşamasında geçmedikleri ve satıcıları koruyucu ve kollayıcı beyanlarda bulundukları da belirtildi. Ele geçirilen tabancalar için “Kendilerinde herhangi bir açık kimlik bilgisi ve irtibatları bulunmayan şahıstan satın aldım, yabancı uyruklu şahıstan satın aldım, yolda bulup eve getirdim, babamdan veya dedemden yadigar kaldı, vefat eden yakınım hediye etti, bir arkadaşım emanet olarak saklamam için bıraktı” şeklinde veya silahların kendilerine ait olmadığını, geçici bir süre tanıdıkları tarafından saklanması için kendilerine verildiği şeklinde hayatın olağan akışına aykırı şekilde beyanlarda bulundukları da iddianamede yer aldı.
ORJİNAL SİLAHLARA GÖRE UCUZ
Satıcıyı kesinlikle deşifre etmedikleri gibi kendilerini kurtarma çabası içerisinde oldukları, ele geçirilen silahların bir çoğunun düğünlerde, asker uğurlamalarında, silahlı suç örgütleri ve sokak çetelerin aralarında yaşanan çatışmalarda rastgele ateşlenen silahlardan olduğu da kaydedildi. Söz konusu silahların orijinal silahlara göre fiyatlarının daha düşük olduğu ve bu nedenle tercih edildiği, şüphelilerin illegal silah atölyelerinde ürettikleri “kullan at” olarak nitelendirdikleri silahları yayma ve tehlikeyi çoğaltma çabası içerisinde oldukları vurgulandı.
TELEFONDA SİLAH YERİNE OTO, ÇAKMAK, BOYA DEMİŞLER
Şüphelilerin telefon görüşmelerine yer verilen iddianamede, aralarında “orijinal, oto, boya, jant lastik, çakmak, büyük, küçük, gömlek ve oto ticareti” gibi kelimeleri herhangi bir polis takibine yakalanmamak amacıyla şifre olarak kullanarak silah imalatı ve ticareti yaptıkları da belirtildi. Şüphelilerin dinlemeye karşı cep telefonu ile görüşmelerini olabildiğince kısa tuttukları, açık hat kullandıkları ve görüşmelerini whatsapp, facetime, wiber üzerinden yaparak hareket ettiklerinin tespit edildiği vurgulandı.
AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANACAKLAR
İddianamede, şüpheli Vahdet Kurudere’nin ifadesinde gayrimenkul, oto alım-satım ve kiralama işleriyle uğraştığını, kendisine ait telefonu olmadığını, eşinin üzerine kayıtlı olan telefonu kullandığını belirterek silah imalatıyla ilgili suçları kabul etmediği belirtildi. “Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, İzinsiz Olarak Ateşli Silah ve Mermileri Ülkeye Sokma İmal Etme Nakletme Satma” suçlarından örgüt lideri Vahdet Kurudere’nin 240 yıldan 450 yıl 6 ay hapsi talep edilirken, 13 eylemden dolayı örgüt yöneticisi Hüseyin Gündoğan’ın 256 yıldan 480 yıl 6 aya kadar hapsi istendi. Diğer şüphelilerin ise “Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma, Örgüte Bilerek İsteyerek Yardım Etme, İzinsiz Olarak Ateşli Silah ve Mermileri Ülkeye Sokma İmal Etme Nakletme Satma, Suçluyu kayırma” gibi suçlardan 6 aydan 94 yıla kadar değişen oranlarda hapis cezası istendi. Şüpheliler önümüzdeki günlerde İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanacak.
