Connect with us

EKONOMİ

Meclis’te EYT ve Asgari Ücret tartışması

Yayınlanma tarihi:

2022 yılı bütçe görüşmeleri Meclis Genel Kurulu’nda tartışmalar eşliğinde devam ediyor. Meclis’in gündeminde bugün Çalışma Bakanlığı bütçesi var. Başka deyişle, son günlerin bütün tartışma konuları bugün Meclis’te konuşuluyor.

Çalışma Bakanlığı bütçe görüşmelerinde İYİ Parti adına konuşan Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş, çalışma hayatının gündemindeki tüm konuları dile getirdi.

Yokuş’un sözleri sık sık sataşmalarla kesildi.

İşte Meclis tutanaklarına yansıyan tartışmalar…

“FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) … Sayın Bakanım, memurlar her yıl kaybediyor, son toplu sözleşmede de kaybetti. Ancak, siz bir açıklama yaptınız, ücret artışlarının yeniden değerlendirileceğini söylediniz. Burada, AK PARTİ sözcüsü Sayın Genel Başkan Yardımcımız da memurlara yüzde 30-35 oranında kümülatif zamdan bahsetti. Anlaşılan, birbirinizden haberiniz yok. Sonra, sendikalar onu düzeltmeye kalktı “Efendim, bu kümülatiftir, iki yıllıktır.” falan filan diye. Biz, buradan söylüyoruz, bütün kamu çalışanları adına söylüyorum: Madem ki siz “yeniden değerlendirme” dediğiniz vergileri -yüzde 36,2- 2022 yılında memur, işçi, emekli, bütün vatandaşlardan alacaksınız Sayın Bakanım, memurlara 2022’de yüzde 36,2 zam yapmak zorundasınız, işçilere de yüzde 36,2 zam yapmak zorundasınız; toplu sözleşmeleri tekrar gözden geçiriniz. Asgari ücret bunun çok üstünde olmalı, emeklilerde en düşük emekli maaşı en az asgari ücret seviyesine çıkarılmalı artı yüzde 36’dan aşağı emekli maaşına zam yapmamanız lazım. Adalet böyle olur, hakkaniyet böyle olur yani sen vergi olarak kepçeyle alacaksın, emekliye, memura, asgari ücretliye, taşerona kaşıkla vereceksin ondan sonra “Adalet.” diyeceksin.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) – Çay kaşığıyla.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – Olmaz olsun böyle adalet.

Değerli milletvekilleri “3600 ek gösterge” diyor memura. Ya kardeşim, sayıyorlar “Şu, şu, şu gruplara…” Neden o gruplara? 4 milyon memura ek gösterge düzenlemesi yapmak zorundasınız, yapmazsanız adaletsizlik olur. Biz, burada teklif verdik. Hizmetlisinden, şube müdürüne kadar adaletli bir şekilde biz, burada kanun teklifi verdik ama kamuyu bilmeden, kamunun yapısını bilmeden “Herkese 3600 ek gösterge…” gibi bir algı yaparsanız altından kalkamazsınız. Yarın yapacağınız düzenleme çalışma barışını bozacaktır; buradan uyarıyorum. Doğru yapmanız gereken bir şey vardı ama memurların ek ödemelerinin emekliliğe sayılması. Bunu yapabilseydiniz 3600’e ihtiyaç yoktu, kimse 3600 peşinde koşmazdı.

(…)

Kamuda çalışma barışı getirelim. Ama en önemlisi 900 bin taşeron. Ya, bu ülkeye taşeronu da siz soktunuz ya, doğru dürüst taşeron yoktu 2002’den önce.

KEMAL ÇELİK (Antalya) – Sakin konuş.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – Vallahi haklısın Sayın Başkanım.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) – Modern kölelik!

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – Sayın Başkanım, taşeronu öyle bir hâle getirdiniz ki emek sömürüsü yaptınız, 900 binlere çıkardınız, sonra kadroya geçirdiniz, üç yıl süründürdünüz hâlâ 90 bin kişi var Sayın Bakanım, onları da alıverin de sizi alkışlayalım. (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Bak, alkışlıyoruz.

Evet eski Emniyet Genel Müdürüm diyor ki: “Sesini kıs.” Haklı, biraz kısayım, bir de ufak konuşayım. Bütün ek ödemeleri de söyledim. Söylemediğim ne kaldı?

Şimdi efendim, Sayın Bakanım…

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) – Biraz da yaptığımız şeylerden bahset. Hastanelerden bahset.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – Şimdi, yaptığınız şeyleri de bir gün anlatırım, bir gün anlatırım.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) – Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın yaptığı…

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) – Çok acımasız.

BAŞKAN – Sayın Yaşar Kırkpınar Bey, sizin söylediğiniz televizyondan da duyulmuyor yani Sayın Yokuş’a pas vermiş oluyorsunuz.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – Evet, vallahi teşekkür ederim.

Şimdi, emeklilerimizin öyle bir durumu var ki 2000’den önce, 2000’den sonra emekliler. Yahu, “Emekli maaşını 1.500 lira yaptık.” diye oynadınız burada ya, bir, zil takım oynamadığımız kaldı. Ya, şu memlekette…

Ben bunu Komisyonda da söyledim Sayın Bakanıma, gelin  bakalım, hadi, yüreğiniz yetiyorsa, ben devlet memuriyeti yaptım, hiçbir iktisadi ticari işim yok memur maaşı dışında. 1.500 lira alalım hepimiz, bir ay geçinelim bakalım; yapmayın arkadaşlar. Onun için asgari ücrete kadar çıkaracaksınız. Emeklinin durumunu düzelteceksiniz ki yahu, kardeşim,  biz yaşlılarımıza ne yaparız? Hürmet ederiz, onlara daha iyi itibar ederiz,  evimizin baş köşesine oturturuz; töre bu, inanç bu, iman bu. (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Ama nerede? Nerede? Nerede kardeşim ya? Nas nerede? Nerede? Nassı arıyorum, nas nerede? (CHP sıralarından “Sarayda, sarayda, Külliye’de…” sesleri)

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) – Sakin ol!

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – Sataşırsan nassı aramaya devam ederiz, sen sakin ol, ben sakinim, nassı ararsınız.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) – Faizci misiniz? Faiz mi istiyorsunuz?

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – Sizin hayatınız faiz, siz faiz lobilerinin getirdiği sistemsiniz. Sizi bana sorma, millet biliyor. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)

Sayın Bakanım, emeklilikte yaşa takılanların, ya, niye haklarını vermiyorsunuz? Önerge verdik, bütçede de verdik, görmediniz; söylüyoruz, yok ama bu emeklilikte yaşa takılanlar sizin de ayağınıza takılacak, hiç merak etmeyin, böyle devam edin, ayağınıza takılacak. (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Asgari ücret, evet, en az 4 bin lira olmalı Sayın Bakanım.

SUZAN ŞAHİN (Hatay) – Ne 4 bini, 6.500 bile kurtarmaz.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – 4 bin lira TÜRK-İŞ’in talebi, doğru talep, en az 4 bin lira olmalı ama altı ayda bir tekrar oturmalısınız çünkü bu ekonomik hıza, bu enflasyon hızına, bu zam furyasına yetişmek mümkün değil, 6’ncı ayda bir yüzde 20 daha zam yapmanız lazım ki asgari ücretlileri de vergi dışı bırakın efendim, SSK primlerini düşürüverin beyler çok mu zor? Bugün kayıt dışı istihdamın yüzde 40’larda olduğu ülkemizde işverenin yükünü azaltsanız kıyamet mi kopar? Kayıt dışını ortadan kaldırırsanız kıyamet mi kopar? Bunda dersinize çalışamadıysanız -vallahi biz dersimize çok iyi çalıştık Sayın Bakanım- size ben Sayın Usta’yla beraber, Sayın Durmuş Vekilimle beraber güzel bir ekonomi dersini, çalışma hayatı dersini, nasıl yönetilir dersini güzelce hazırlayıp verelim, vallahi ya! Siz de rahat edin, Türkiye’de rahat etsin, biz de rahat rahat uyuyalım ya! (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Siyaseti de bırakalım, vallahi billahi.

 (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Tamamlayın sözlerinizi.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – Ama ölçülere uyun çünkü bizim getireceğimiz ölçü; vicdan, ahlak, edep, iman, hak, hukuk, adalet. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar) 84 milyonu eşit sayan, ayrım yapmayan, herkesi kucaklayan, herkesi Allah’ın bir emaneti olarak gören… Yani sizin on dokuz yılda yaptığınız o ayrımcılık var ya, ötekileştirmek var ya, bunların hepsinin üstüne çizik atacağız. (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Allah’ın her kulunu kucaklayacağız, kucaklamayan namerttir, böyle bir dünya yok. (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Ama hayatınız boyunca ayrımcı düşündünüz, hep ayırdınız, hep ötekileştirdiniz.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) – Doğru değil.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) – Yeter artık ya, Türkiye bundan çok çekti, sizden çok çektik; onun için, birliğimiz dirliğimiz için, geleceğimiz için diyoruz ki: Başka Türkiye yok, başka Türk milleti yok; gelin el birliğiyle yürüyelim.

Saygılarımla. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)”

Bizi takip edin:

Google Play'den alın Google News Twitter
Continue Reading
Advertisement
Yorum yapmak için tıkla