Dolar Sahiplerine Kötü Haber! Merkez Bankası O Uygulamayı Durdurdu

Türkiye Ekonomisinde Değişim Rüzgarları: KKM Sistemi ve Para Politikaları

Türkiye ekonomisi, son dönemde para politikalarındaki değişiklikler ve Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemi gibi önemli adımlarla karşı karşıyadır. Bu değişimler, ekonomi yönetiminin daha istikrarlı bir yol izlemeye çalıştığını göstermektedir.

Ekonomideki Zorlu Yıllar

Son yıllarda Türkiye ekonomisi, piyasalara yönelik arka kapı müdahaleler ve tartışmalı para politikalarıyla sarsıcı bir dönemden geçti. Ancak 28 Mayıs’ta gerçekleşen kadro değişikliği, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) para politikalarında radikal bir değişikliğe işaret etti. Bu makalede, TCMB’nin yeni yolculuğunu ve Kur Korumalı Mevduat (KKM) sisteminin Türkiye ekonomisindeki rolünü ele alacağız.

TCMB’nin Faiz Politikaları

Dünya genelinde faiz artırımı eğiliminin hakim olduğu bir dönemde, TCMB uzun bir süre boyunca ısrarla faiz indirimleri uygulayarak enflasyonu rekor seviyelere taşıdı. Ancak yeni dönemde bu politikalardan dönüş işaretleri görülmekte ve ekonomideki tahribatın giderilmesi için adımlar atılmaktadır.

Kur Korumalı Mevduat (KKM) Sistemi

Türkiye’de 1970’li yıllarda uygulanan Dövize Çevrilebilir Mevduat (DÇM) sisteminin benzeri olarak hayata geçirilen KKM sistemi, 21 Aralık 2021’de duyuruldu. Bu sistemdeki tüm mevduatlar dolar kurlarına endeksli olmasına rağmen, piyasalara ‘liralaşma hamlesi’ olarak sunuldu. Ancak iktisatçılar, bu sistemin aslında ‘dolarizasyon’ olduğunu ve risk taşıdığını belirtti.

KKM Sistemindeki Değişiklikler

28 Mayıs sonrası göreve gelen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan, KKM sisteminde tasfiye operasyonu başlattı. Bu operasyonun en önemli ayağını bankalar oluşturuyor. Bankalar, KKM hesaplarının Hazine’ye getirdiği yükü paylaşmak zorunda kaldı. Ayrıca, bankaların KKM hesapları için sunmuş olduğu zorunlu karşılık payı yüzde 25’e çıkarıldı.

KKM Havuzundaki Değişim

Atılan bu adımlar sonucunda KKM uygulamasındaki toplam para miktarı azalmaya başladı. Ancak bu azalma hızı göz önüne alındığında KKM’nin sıfırlanması uzun bir zaman alabilir. TCMB, bu süreci hızlandırmak ve bankaları daha fazla fedakarlık yapmaya teşvik etmek için “TL mevduat hedefi” talimatı verdi.

Bankaların Karşılaştığı Zorluklar

Bankalar, politika faizi düşük olduğu için yüksek faizler sunmak zorunda kaldılar. Bazı özel bankalar, Dövizden dönüşümlü KKM’ler için yüzde 55 oranında faiz imkanı sundular. Bu, Türkiye’de 2003 yılından bu yana kaydedilen en yüksek faiz seviyesiydi. Ancak bu yüksek faiz oranları, Türkiye ekonomisinin dengesini daha da zorlaştırabilir.

KKM Sisteminin Geleceği

2021 yılında başlayan KKM uygulaması, 2022 yılında bir yıl süreyle uzatıldı. Ancak ekonomistlere göre, gelecek yıl için tekrar uzatılması kesin gibi görünüyor. Havuzdaki biriken döviz mevduatı, TCMB’nin döviz rezervlerini yeniden doldurmasını gerektiriyor. Ancak bu operasyonun yavaş ilerlemesi ve mevduatın yalnızca bir kısmının dövize dönüşmesi, yeni bir kur krizi riskini artırabilir. Türkiye ekonomisi, bu değişimlerle dolu dönemi nasıl atlatır, ilerleyen süreçte görmek önemlidir.

Bizi takip edin: