Connect with us

EKONOMİ

Ali Duman’dan EYT açıklaması!

Yayınlanma tarihi:

Katıldığı programda EYT’ye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sosyal Güvenlik Uzmanı Ali Duman, gündemde olan EYT düzenlemesine ilişkin “Yapılacak düzenleme kısmi değil, herkes için geçerli olmalı. Emekli maaşının düşük olduğu bir ekonomide ortaya konan emeklilik modelleri geçimi imkansız hale getirir” dedi.

Katıldığı programda EYT’ye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sosyal Güvenlik Uzmanı Ali Duman, gündemde olan EYT düzenlemesine ilişkin “Yapılacak düzenleme kısmi değil, herkes için geçerli olmalı. Emekli maaşının düşük olduğu bir ekonomide ortaya konan emeklilik modelleri geçimi imkansız hale getirir” dedi.

Sosyal Güvenlik Uzmanı Ali Duman, HaberTürk’te EYT sorununa ilişkin şu ifadeleri kullandı:

“EYT dediğimizde 99 yılından önce çalışmaya başlayıp emekli olmayan insanlara anlıyoruz. Aslında EYT tam bu değil. 99 yılından önce sigortaya başlayıp da zorunlu hizmet süresini ve çalışma gün karşılığını doldurmuş ama yaşını doldurmamış olanlara EYT denir. Yani üç şartın ikisini yerine getirmiş sadece üçüncü şartı kalmış olanlara EYT denir. 4,5-5 milyon civarında 1999 yılından önce SGK’lı çalışmaya başladığı halde emekli olmayan vatandaşımız var doğru ama EYT’li olarak emekli olmayı bekleyen takribi 1 milyon civarında insanımız çalışanımız var. Bugün yapılacak programlamalarda da çalışmalarda da zaten eğer 4,5-5 milyon dikkate alan bir hesap çıkartırsak bu gerçekten herkese külfet gibi gelmeye başlar. Biz hakikati ortaya koyarak gerçek emekli olacak insan sayısının üzerinden hesaplamaları yapmamız lazım. yani bugün baktığımız zaman 13 milyon emekliye, bu sene biliyorsunuz 2022 yılı itibariyle emekli maaşlarının taban tutarlarında bir yükselme oldu bu yükselmeden kaynaklı olarak tabii ki 2022 ve sonrasında bütçeden emekliye ayrılan pay artacak.  20 yıldır bir iktidar partisi tarafından yönetim var ülkemizde. Bununla alakalı hem STK’lar hem diğer siyasi partiler hepsi aynı şeyi söylüyor. EYT, çözülmesi gereken bir mesele. Bu iktidar, bu sorunun oluşumunda rol kaynağı olmayabilir ama 99 yılında gerçekleşmiştir Anayasa Mahkemesi’ne gitmiştir 2002 yılının Mayıs ayında Anayasa Mahkemesi son şeklini vermiştir. Günümüz iktidarı da 2002 yılının Kasım ayından sonra iktidar olmuştur. günümüz iktidarı problemin sebebi değildir ama çözümü sebebi olması gerektiği, bu çözümü ile alakalı da 20 yıldır orada da bir mağduriyet oluştuğu açıkça ortadadır. Asıl mesele şu tabii ki bir yasanın geriye doğru özellikle işletilmesinden kaynaklı bir mağduriyet oluşması şimdi değişik değişik çözümler farklı modeller ortaya atılıyor. Bunu açıkça söylemek lazım, EYT’nin bir kısmı mağdurdur bir kısmı mağdur değildir, emekliliğine 3 yıl kalanları emekli edelim diğerlerini etmeyelim gibi bir düşünce eşitlik ve adalet prensibine aykırıdır.

SEÇİM BASAMAĞI OLMAMALI

Eğer bir mağduriyet varsa ki bu herhangi bir seçim basamağı olarak düşünülmemelidir. Bir zamanlar ‘Seçim kaybetsem de bu yasayı getirmeyeceğim’ demek de EYT’yi bir seçim basamağı haline getirmek demektir. Bugün için de seçimi kazanmak için de EYT’nin hakkını vereceğim demek de EYT’yi seçim basamağı haline getirmektir. Burada bir çalışanın mağduriyeti söz konusudur. Gelen yasa dünyada eşi benzeri olmayan hukuka aykırı nitelikte geriye doğru kapsam içerisine almıştır. Dünyada kabul edilen reel hukuk ilkesine aykırıdır. Bir yasa geldiği zaman yasa yürürlük tarihinden sonrakileri kapsar, öncekileri kapsamaz. Yalnız 99 yılında gelen yasa geriye doğru 20 yıllık çalışanların hepsini kapsar vaziyete gelmiş, emekliliklerine taş koymuş süreleri uzatmış ve hala o insanların içerisinden 5 milyona yakın emekli olmayı bekleyen, emekliliği geldiği halde yaşı sebebiyle emekli olamayan bir milyon civarında da insanımız mağdur bir şekilde beklemektedir. Buradaki en büyük problem şu ileri tarihe ötelenen yaş sebebiyle aynı zamanda iş bulma problemi ve iş garantisi sıkıntısı yaşamaktadır bu insanımız. Emeklinin emekli olması gereken ya da EYT’linin bu sefer iş bulma problemi ortaya çıkıyor işsizlik sigortası gibi bir sigortanın maalesef ki süreli yardımı on ayı geçmiyor. Burada bize Avrupa ülkeleri örnek gösteriliyor ama orada yaşına bakmaksızın kişi emekli olmuyorsa emekli olacağı yaşa kadar iş garantisi sunuyor. Eğer iş garantisi veremiyorsa da işsizlik maaşını emekli maaşı şeklinde sunuyor. Bizdeki sosyal güvenlik sisteminin sıkıntısı bu. Eğer vatandaş emekli olamazsa, iş de bulamazsa geçim kaynağı ortadan kalkmış oluyor.

DÜNYADA ZOR BULURSUNUZ

Ülkemizde kadınlarda en az çalışma süresi 20, erkeklerde en az çalışma süresi 25 yıl.1999’da gelen yasa 2009’da kadınlar 20 yılı doldurdu 1999’da gelen yasaya göre erkekler de 2024’te 25 yılı dolduracak. ama geriye doğru işletilmesinden kaynaklı 1992’de de sigortaya giren 25 yılı doldurmuş günlerini doldurmuş günlerini doldurmuş yaşı beklemek zorunda kalmış. 1990’da sigortaya girmiş 88’de sigortaya girmiş 35 yıl olmuş sigortaya girişinin üstünden. Ödediği prim tutarı on binleri geçmiş. Alın terini vermiş, işverene gereken sorumluluğu yerine getirmiş, devletine sigorta primini vermiş vergisini vermiş, halen daha vermeye devam ediyor. Dünyada bunun örneğini zaten çok zor bulursunuz.

KISMİ OLMAMALI

Eğer bir düzenleme getirilecekse kesinlikle kısmi değil, herkese getirilmelidir. Birtakım modeller konuşuluyor şimdi deniyor ki emeklilik yaşına 3 yıl kalanların maaşına yüzde 30 kesinti yapılsın hemen emekli olsun, 4 yıl kalanlara yüzde 40 kesinti yapılsın hemen emekli olsun. Böyle bir durumda da ne emekli maaşı niteliğinde oluyor, ne de bir alım gücü doğuruyor. Bir dönem asgari ücretle emekli maaşı aynı seviyedeydi. Bu sene asgari ücret 4250 TL oldu, emekli maaşı da zar zor bir düzenleme ile 2500 seviyesine geldi. Emekli maaşları zaten pul haline geldi. Bir kişinin emekli maaşı ile geçinmek zaten mümkün değil. EYT’nin mağduriyetinin giderildiği, yaşanan bu zafiyete maruz kalan herkesin yararlanabileceği bir yasa düzenlemesi gerekli.”

Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Continue Reading
Advertisement
Yorum yapmak için tıkla