TÜRKİYE
BEYOĞLU'NDA TARTIŞTIĞI DÜNÜRÜNÜ VE DAMADINI ÖLDÜREN SANIK SAVUNMA YAPTI
BEYOĞLU’nda geçen yıl iki aile arasında çıkan kavgada dünürü ve damadının da aralarında bulunduğu 3 kişiyi öldürdüğü iddiasıyla yargılanan Mürsel Ağrı savunmasında, “Bende o anki refleksle silahımı çıkardım. Silahımı çıkardıktan sonra ne olduğunu anlamadım. Dünürümü vurduktan sorasında ne olduğunu hatırlamıyorum. Benim vurduğum insanlar hasmım veya düşmanım değildi. Nasıl oldu bilmiyorum” dedi.
İstanbul 39. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanık Mürsel Ağrı getirildi. Duruşmaya şikayetçi sıfatıyla İhsan Giray ile olayda hayatını kaybeden Hulusi Giray’ın eşi ve taraf avukatları da salonda hazır bulundu.
Duruşmada savunma yapan Mürsel Ağrı, “Damadım Berk ile kızım arasında tartışma olmuştu. Olaydan bir ay önce buluşup sorunu çözdük. Sonra 1 ay kızım ve damadım kafalarını dinlesin diye oradan ayrıldık. Ben çocuklarımı alıp yazlığa gittim. Ben yapıcı olmaya çalıştım. Dünürüm Hulusi ile sorunları çözüyorduk. Bizim derdimiz çocukların evliliğini kurtarmaktı. Kızım ve damadım evde tartışmış sanırım darpta bulunmuş kızıma. Eşim damadım Berk’e mesaj atmış duyunca. Ben damadıma ‘boşanmalarını evlilik ne kadar normalse boşanmakta o kadar normal’ dedim. Bir süre sonra kayınbiraderim Mahmut ile damadım telefonda tartışmış ve küfürleşmişler. Damadım ile kayınbiraderim arasında çekişmeler devam etti. Kızım ve damadım arasında sorunu çözdük ama bu seferde damadım Berk ile Mahmut arasında sorun çıktı. Olaydan bir gün önce Mahmut sosyal medyadan paylaşım yapmış kapısının önüne gelen 2-3 motosikletliyi paylaşmış. Dünürüm Hulusi’de Mahmut’un kendisine attığı mesajı bana atarak ‘Mahmut’un eceli geldi’ diye mesaj atmış. Bende dükkanda görüşelim dedim. Dünürüm ile konuştuk. Ben Mahmut’u çağırıp olayı tatlıya bağlamak için dükkana çağırdım. Dünürüm Hulusi damadım Berk’i çağırmış. Ben çağırmasının yanlış olduğunu söyledim ve Mahmut’u aradım dükkana gelmemesini söyledim. Berk geldi dükkanıma, dünürüm oğluna ‘dün akşamki motosikletlileri Mahmut’un evine sen mi gönderdin’ dedi Berk’te ‘Evet ben gönderdim gözünü korkutmak için’ dedi. Berk ardından ‘bu akşamda gereğini yapacağım’ dedi kalktı gitti” ifadelerini kullandı.
“DÜNÜRÜMÜ VURDUKTAN SONRA NE OLDUĞUNU HATIRLAMIYORUM”
Mürsel Ağrı savunmasının devamında dünürü Hulusi ile damadının peşinden gittiklerini anlatarak, “Olay yerine gittiğimizde orası karışıktı. Olay yerinde Berk bir anda köşede Beytullah’ın boynuna sarıldı. Ben onları ayırmaya çalıştım. Diğer tarafta da İrfan ve Burak kavga ediyordu. Orada silah sesi duydum ayağımdan kanlar akmaya başlayınca kenara çekildim. Kimin ateş ettiğini görmeye çalıştım. Bakınca dünürüm Hulusi’nin elinde silah gördüm. Oradakiler çığlık atıyordu. Bende o anki refleksle silahımı çıkardım. Silahımı çıkardıktan sonra ne olduğunu anlamadım. Dünürümü vurduktan sorasında ne olduğunu hatırlamıyorum. Aşağıya indim motorlu birini gördüm binip sürmesini söyledim. Oda sürdü evime gittim. Ama olayın nasıl olduğunu hala anlamamıştım. Benim vurduğum insanlar hasmım veya düşmanım değildi. Nasıl oldu bilmiyorum. Yolda giderken arkadaşımı gördüm beni karakola götürmesini söyledim yolda giderken kan kaybından başımdan döndü, hastaneye gidelim oradan karakola giderim diye düşündüm. Hastaneye gidince polis tanıdığım vardı onu aradım beni gözaltına almaları için çağırdım. Olay yerinde sadece Hulusi’de silah gördüm diğerlerinde görmedim. Ben olay anında Hulusi abiyi vurduktan sonrasını hatırlamıyorum. Kaç el ateş ettiğimi de hatırlamıyorum” dedi.
“MAHMUT’UN BERK’E SÜREKLİ TEHDİT MESAJLARI ATTIĞINI BİLİYORUM”
Şikayetçi İhsan Giray ifadesinde olayda oğlunu ve abisini kaybettiğini belirterek, “Ben olay yerinde değildim. Abimle kasap dükkanımız vardı o sabah dükkanı açtık abimde Mahmut’un ona attığı mesajları gösterdi onunla ilgili konuştuk. Sonra konuşmaya gideceğini söyledi. Mahmut’un Berk’e sürekli tehdit mesajları attığını biliyorum Berk’te göstermişti. Olay yerine gittiğimde duyunca 3’ünün cesedini gördüm. Sanıktan şikayetçiyim” şeklinde konuştu.
“HULUSİ ELİNDEKİ SİLAHLA BEYTULLAH’I HEDEF ALARAK ATEŞ ETTİ”
Tanık Sevilay Akçay ifadesinde, “Ben olay yerine geldiğimde kavganın ortasına denk geldim. Ben sokağa girdiğimde kavga durmuştu. Hulusi ve Mürsel abi arabayla olay yerine geldi. Sonra tekrar kavga çıktı. Hulusi elindeki silahla Beytullah’ı hedef alarak ateş etti. Sonra herkes kaçışmaya başladı. Ben sağlıkçı olduğum için Beytullah’a müdahale ettim. Olay yerinde Mürsel ve Hulusi’de silah gördüm” ifadelerini kullandı.
“HULUSİ O SIRADA ABİME SİLAHLA ATEŞ ETTİ, BACAĞINDAN VURDU”
Tanık Zehranur Akçay ise ifadesinde, “Ben Beytullah Akçay’ın kardeşiyim. Olay sırasında annem, abim ve ben evdeydik. Kavgayı duyunca bizde aşağıya indik. Elif aşağıda kavga ediyordu. Abim kavgayı ayırmak için aşağıya inmişti. Fikret Akçay oradakilere saldırdı. Abim ‘amca dur yapma’ diye ayırmaya engel olmaya çalışıyordu. Abim Burak ve berki ayırdı köşeye çekti olayı sakinleştirmeye çalıştı. Hulusi Giray ve Mürsel Ağrı birlikte araçla geldi. Berk o sırada abimi boğazından iterek tekrar kavga başladı. Hulusi Giray, da o sırada abime silahla ateş etti, bacağından vurdu. Bende abimi köşeye çektim, silah sesleri geliyordu biz köşede olduğumuz için göremedik. O sırada ambulansı aramıştım. Olay yerinde ben Hulusi’nin elinde silah gördüm sonrasında Mürsel’inde elinde silah gördüm” dedi. Şikayetçi avukatı, tanık dinlenmesi talebinde bulundu. Sanık avukatı ise müvekkilinin tahliyesine karar verilmesini ve tanıkların dinlenmesini istedi.
TUTUKLULUK DEVAM
Mahkeme heyeti sanık Mürsel Ağrı’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Heyet, tanık dinlenmesi ve eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, olay günü maktul Hulusi Giray ve şüpheli Mürsel Ağrı’nın pastanede buluştukları, yanlarına diğer maktuller Berk Enes Giray ve Burak Giray’ın geldiği aktarıldı. Hazırlanan iddianamede, maktullerin şüpheli Ağrı’nın kayınbiraderi olan Mahmut Akçay’ı sorduğu, daha sonra da Akçay’ın motosikletine zarar verip, Akçay’ın yakınları ile tartışıp taşkınlık çıkardıktan sonra oradan ayrıldıkları kaydedildi. Hulusi Giray ve şüpheli Mürsel Ağrı’nın olay çıkmaması için Berk Enes Giray ve Burak Giray’ın arkasından gittiği kaydedilen iddianamede, arbede yaşandığını gördükleri ve Hulusi Giray’ın kardeşine ait silahla ateş ettiği ve Beytullah Akçay, İrfan Akçay ve şüpheli Mürsel Ağrı’yı yaraladığı belirtildi. İddianamede, şüpheli Mürsel Ağrı’nın da ateş ederek Hulusi Giray, Berk Enes Giray ve Burak Giray’ı öldürdüğü anlatılırken, ayrıca Giray soyadlı kişilerin Mahmut Akçay’ın paylaşımları nedeniyle husumetlerinin olduğu ve bu nedenle Akçay’a ulaşmak istemeleri sonucunda olayın gerçekleştiği anlatıldı. Maktul Hulusi Giray’ın ateş etmesi üzerine bir kişinin öldüğü, bir kişinin ise yaralandığının aktarıldığı iddianamede, ilk haksız eylemin kimin tarafından gerçekleştiği tespit edilemese de şüpheli Mürsel Ağrı’nın ruhsatlı silahlı ile kamera kayıtlarında yerde yatan ve an itibariyle ölü veya yaralı olduğu tespit edilemeyen maktullerin kafasına ateş ederek ölümlerine sebebiyet verdiği kaydedildi. İddianamede, Mürsel Ağrı’nın Hulusi Giray, Enes Berk Giray ve Burak Giray’ı “kasten öldürmeö suçundan 3 kişiye karşı ayrı ayrı müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını istendi.
