Adana’da Yabancı Diller Zirvesi düzenlendi

Yabancı Diller Zirvesine yaklaşık 50 kampüse sahip olan ve anaokulundan 12nci sınıfa kadar İngilizce ve Almanca eğitimler veren Mektebim Kolejinin kadrosu ile Çukurova bölgesinde görev yapan yabancı dil öğretmenleri katıldı. Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği Anabilim Dalında Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Balçıkanlı, Matthew Benton ve Dr. Deniz Kurtoğlu Eken tarafından verilen seminerler büyük ilgi gördü.

Mektebim Koleji Yabancı Diller Koordinatörü Damla Dönmez kolejlerinde yabancı dile büyük önem verdiklerini vurgulayarak “Artık insanlar iş görüşmelerinde ikinci yabancı dilin ne diye soruyorlar. O yüzden kendimizi günden güne yenilememiz gerekiyor. Yenilenen, dijital dünyada öğretmenlerin de kendini geliştirmeleri gerekiyor. Bu yönden de dil duayenlerinin bize vereceği taktiklerle kendimizi geliştireceğiz. İngilizce nasıl öğretilir, çocukların kolaylıkla İngilizce konuşması için nasıl taktikler uygulanabilir, ebeveynler evde neler yapmalı ya da yapmamalılar bunları konuşacağız” dedi.

ÇOCUKLARI İNGİLİZCE KONUŞMA KONUSUNDA ZORLAMAYIN

Ebeveynlerin çocuklarının İngilizce konuşmasında zorlama yapmamaları gerektiğinin altını çizen Dönmez, “Çünkü hiçbir ailenin evinde İngilizce konuşulan bir ortam yok. Hepimiz Türk’üz ve evde Türkçe konuşuyoruz. Ebeveynlerin bizlerin eve yolladığı projelere destek vermeleri gerekiyor. Mesela çocukların evde İngilizce konuşmaları için annesine ya da babasına anket yaptırıyorum. O anketle çocuk evde İngilizce konuşabiliyor. O ödeve destek olmalılar ama ortada bir proje ya da ödev yokken hadi çocuğum sen İngilizce konuş demeleri çocuklarda her zaman ters tepki doğuruyor. Zaten küçük yaşta çocuklar bilgileri alır, ortaokul ve lisede o yabancı dil dışarıya çıkmaya başlar. Velilerin biraz sabırlı olması gerekiyor. Çünkü yabancı dil öğrenmek hem sabır hem de zaman gerektiren bir durumdur” diye konuştu.

İNGİLİZCE ÖĞRETİLECEK BİR DİLDİR, BİR DERS DEĞİLDİR

Yabancı dil öğretiminde yapılması gerekenlerden bahseden Prof. Dr. Cem Balçıkanlı ise şöyle konuştu:

“Türkiyedeki yabancı dil algımızı doğru yere koymamız gerekiyor. İngilizce öğretilecek bir dildir, bir ders değildir. Eğer İngilizceyi formüllerle öğretecek, kuralları ezberletecek ve herhangi bir bağlama adapte etmeyecek bir şey olarak değerlendirirseniz buradan bir sonuç alamayız. Yabancı dil için en önemli ikinci konu girdidir. Girdi, çevrenizde İngilizce ile ilgili duyduğunuz ya da okuduğunuz her şeydir. Türkiyede girdi miktarını artırarak yabancı dil öğrenen çocukların dile maruz kalma oranlarının artması gerekiyor. Bir diğer konu ise ölçme ve değerlendirmedir. Biz çıktılarımızın değerlendirmesini yapabilmemiz için onları ölçmemiz gerekiyor. Sınıfta oyunlarla eğitim ya da iletişimsel etkinlikler, şarkı, el işi etkinliği, boyama gibi aktivitelerle yabancı dil öğretimi yapılıyorsa değerlendirmeyi de aynı şekilde yapmak gerekiyor.”

Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.