Teknoloji
Turkcell, kıtalararası kuantum anahtar dağıtımını (QKD) İstanbul’da tamamladı
Turkcell ve ID Quantique (IDQ), İstanbulda fiber optik bağlantı üzerinden kıtalararası kuantum anahtar dağıtımını (QKD) gerçekleştirdi. QKD, kuantum bilgisayarlar da dahil olmak üzere gelişen tehditlere karşı dayanıklı bir güvenlik katmanı sunarak hassas bilgilerin korunmasını sağlamayı hedefliyor. Turkcell ve IDQnun iş birliğiyle gerçekleştirilen bu proje, telekom sektöründe QKD çözümlerinin geliştirilmesinin gerekliliğini de ortaya koyuyor.
KOÇ: YARININ AĞLARINI İNŞA ETMEK İÇİN BUGÜNDEN YATIRIM YAPIYORUZ
Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, “Dünyanın ilk kıtalararası QKD denemesini başarıyla gerçekleştirmemiz, kuantum güvenliğini yeni nesil ağlara entegre etme konusundaki liderlik vizyonumuzu ve güvenli iletişimde küresel standartları belirleme kararlılığımızı kanıtlıyor. Ülkemizi yarının dünyasına hazırlamayı ve yeni teknolojileri Türkiye’ye getirmeyi öncelikli bir görev olarak görüyoruz. Kuantum teknolojisi, stratejik vizyonumuzun temel taşlarından birini oluşturuyor. Bu anlayışla, teknolojinin sınırlarını yeniden tanımlayan kuantum teknolojilerini 2025 yılında stratejik odak alanlarımızdan biri olarak belirledik. Nitekim Birleşmiş Milletler de 2025’i ‘Kuantum ve Teknoloji Yılı’ ilan etti. Turkcell olarak yarının ağlarını inşa etmek için bugünden yatırım yapıyoruz. Dünyanın ilk kıtalararası kuantum anahtar dağıtımı, sadece şirketimiz için değil tüm telekomünikasyon sektörü için önemli bir dönüm noktası. Bu kilometre taşı, inovasyona olan bağlılığımızın ve kuantum güvenli iletişimin küresel bağlantının geleceğinde temel bir unsur olacağına olan inancımızın da bir göstergesi” dedi.
RİBODY: SİBER GÜVENLİK STRATEJİSİNİ DESTEKLEMEKTEN BÜYÜK HEYECANLIYIZ
ID Quantique CEOsu Grégoire Ribody ise Turkcell’in oluşturduğu siber güvenlik stratejisini desteklemekten büyük heyecan duyduklarını belirterek, “Turkcell’in altyapısına Clavis XG ve Clarion KX platformlarının dahil edilmesi, resmi kurumlar, finansal hizmetler, enerji, kritik altyapı ve sağlık gibi yüksek düzeyde güvenlik gerektiren alanlardaki müşterilerin gelecekte oluşacak risklere karşı bir adım önde olmalarını sağlayacak” dedi.