Güvenlik

Narin Güran cinayeti; babası Arif Güran’ın avukatından istinaf başvurusu

Yayınlanma tarihi:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesinde 21 Ağustosta kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19uncu gününde dere yatağında çuvalda, üzeri 30, 25 ve 20 kilo ağırlığındaki 3 taşla kapatılıp, çalılıklarla gizlenmiş halde cansız bedeni bulunan Narin Güranın cinayetine ilişkin tutuklanan 12 kişiden 4ü hakkında Diyarbakır 8inci Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede; aracında Narine ait DNA ve kıl örneği bulunan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile gözaltına alındıktan sonra cesedi dere yatağına taşıdığını itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre, olay anında aynı evde oldukları tespit edildiği belirtilerek, İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Davanın 26 Aralıkta başlayan ve 28 Aralıkta sona eren 2nci duruşmasında Salim Güran, Enes Güran ve Yüksel Gürana İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet, Nevzat Bahtiyara ise Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmetti.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

İSTİNAF BAŞVURUSUNDA DİYARBAKIR BAROSU DETAYI

Davada katılan konumunda olan Arif Güranın avukatı Berat Kocakaya, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine sunulmak üzere 8inci Ağır Ceza Mahkemesine istinaf başvurusunda bulundu. Dilekçede, Diyarbakır Barosunun davaya katılan taraf olarak kabulünün reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek, şu ifadelere yer verildi: “Diyarbakır Barosunun Diyarbakır 8inci Ağır Ceza Mahkemesi 2024/396 Sayılı dosyasında kabul edilen katılma talebi hatalıdır. Narin Güranın ailesinin tamamı Diyarbakır 8inci Ağır Ceza Mahkemesi 2024/396 sayılı dosyada şüpheli veya sanık değildir. Öncelikle Narin Güranın babası olan ve Diyarbakır 8inci Ağır Ceza Mahkemesi 2024/396 sayılı dosyasında katılma talebi kabul edilen ve suçtan doğrudan zarar gören Arif Güran, yine suçtan doğrudan zarar gören ve bu dosya özelinde hiçbir aşamada şüpheli olmayan Narin Güranın ağabeyi Baran Güran, yukarıda isimleri belirttiğimiz kişilerin başta müvekkil Arif Güran olmak üzere Narin Güran cinayeti sebebiyle doğrudan zarar gören aile üyelerinin varlığı ve yine Diyarbakır 8inci Ağır Ceza Mahkemesi 2024/396 sayılı dosyada şüpheli veya sanık olmamaları, yine mevzuat gereği aile ve sosyal politikalar bakanlığının soruşturma aşamasından beri dosyayı etkin bir şekilde takip ediyor olmaları, Narin Güran cinayetinin en başından itibaren otopsiye yetkisiz kişilerin alınması dahil diğer soruşturma işlemlerine yetkisiz kişilerin katılması, Diyarbakır CBSde Narin Güran cinayetinin soruşturması devam ederken katılanın bir TV programında masumiyet karinesine aykırı açıklamalar yapılarak adil yargılamayı etkilendiğini değerlendirmemiz, hukuka aykırı delillerin Diyarbakır 8inci Ağır Ceza Mahkemesi 2024/396 sayılı dosyası ve kamuoyuna sunulmuş olması, yine Diyarbakır 8inci Ağır Ceza Mahkemesi 2024/396 sayılı dosyasında maddi gerçeğin ortaya çıkması için mücadele etmenin dışına çıkılıp kabul görülen senaryo üzerinden sanıkların cezalandırılmasının talep edilmesi, sebepleri ile katılma taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmektedir. Diyarbakır Barosunun katılma talebinin istinaf ve olası temyiz aşamalarında reddine karar verilmesi gerekmektedir.”

YÜREKLERE SU SERPİLMEDİĞİ KANAATİNDEYİZ

Narin Güranın cinayetinin kesin olarak nerede, nasıl ve kimler tarafından işlendiğinin verilen karar ile anlaşılamadığı belirtilen dilekçede, “Müvekkil Arif Güran, vahşice katledilen Narin Güranın babasıdır. Müvekkilin göz bebeği olan Narin Güranın katline ilişkin yapılan yargılama sonucunda kesin ve net bir şekilde maddi hakikate ulaşılamadığı, müvekkilin ifadesiyle bu dünyada ve inancı gereği ahirette yakasını tutacağı kişi veya kişilerin belirlenemediği, Narin Güranın cinayetinin kesin olarak nerede, nasıl ve kimler tarafından işlendiğinin verilen karar ile anlaşılamaması sebebiyle yüreklere su serpilemediği kanaatindeyiz. Maddi hakikate ulaşma gayesini yargılama aşamasının tamamında dile getirmiştik. Bu dilekçe ile tekrar taleplerimizi yenilemekteyiz. Müvekkil Arif Güranın kızı olan 8 yaşındaki Narin Gürana ait çuval içerisinde çıktığı belirtilen külot, atlet, tişört, şort, mor renkli etek, yazma, toka, sağ ve sol terlik, çanta, Elif-Ba ibareli kitap, sol cepten alınan pil, kanca şeklinde sert yapı, pembe düğme ile birlikte diğer bulgular ve alınan sürüntü örneklerinde incelemeler yapılmış Adli Tıp Kurumu Diyarbakır Grup Başkanlığı Biyoloji İhtisas Dairesinin 12.09.2024 tarihli raporunda; meni yönünde ön incelme PSA ile incelemede Vajen-1 Sürüntü örneği, külot dış kısım ön sürüntü örneği, külot, mor renkli etek ve yazma üzerinde tespit edilen bir kısım lekelerden pozitif sonuç alınmıştır. Bahse konu örneklerde menide ve idrarda bulunan Prostat Spesifik Antijeni tespit edilmiştir. PSAnın meni ve idrarda bulunması Narin Güranın özel bölgesinde, mor renkli etek ve yazma üzerinde tespit edilmiş olması irdelenmeye ve bu husus üzerine gidilmesi gerekirken yok kabul edilmesi maddi gerçeğe ulaşma gayesine zarar vermiştir. Bu hususun detaylıca incelenmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

KEŞİF KARARI VERİLMEMESİ MADDİ HAKİKATE ULAŞMA GAYESİNE ZARAR VERMİŞTİR

Olayla ilgili yürütülen soruşturmada keşif kararının verilmemesinin maddi hakikate ulaşma gayesine zarar verdiği ifade edilen dilekçede, “Bilindiği üzere Daran- 2 Üs Bölgesi kayıtlarının daha önce kolluk marifeti ile incelendiği ve suç unsuru, cinayeti aydınlatmaya yarar veri elde edilemediği ifade edilen kayıtlar müvekkil Arif Güranın ısrarlı talep ve çabaları neticesinde dosyaya getirtilmiştir. Kayıtların ham hali avukatlara da dağıtılmış, görüntü iyileştirme amaçlı özellikle yurt dışında çalışma yürüten kurumlarla temasa geçilmeye çalışıldığı dönemde Sayın Yerel Mahkeme Ulusal Kriminal Büroya rapor alınması yönünde gönderilmiştir. Sayın Yerel Mahkeme, 28.11.2024 tarihli Ulusal Kriminal Büro Raporunu da hükme esas almıştır. Raporda; Deşifre klibinde, ev-ahır bölgesinde hareketlilik olduğu, bunu piksel bozunumu olmadığı, koyu karartı olarak izlenen alanda kıyafet unsurlarının koyu renk olmasında ve kısa boylu, zayıf algılanmasında kaynaklı Narin Güranın ahır-ev bölgesine yaklaşmakta olduğu, yukarı doğru gideren kaybolduğu’ belirtilmektedir. Ancak Ulusal Kriminal Büro isimli şirketin göndermiş olduğu deşifre klibi dosya arasına alınan diğer delillerle çeliştiği için bu hususun da aydınlatılması gerekmektedir. Narin Güranın katledildiği olaya ilişkin mahallinde keşif yapılmak suretiyle sanık Nevzata anlatımlarının canlandırılmasının istenilmesi, keza oda oda tespiti içeren Daraltılmış Baz Raporunda belirtilen hususların canlandırılmasının istenilmesi, Ulusal Kriminal Büro tarafından sunulan rapora ilişkin canlandırılma istenilmesi gerekirken keşif kararı verilmemesi maddi hakikate ulaşma gayesine zarar vermiştir. Daraltılmış baz raporunda geçmişe yönelik nasıl sinyal gücünün tespit edildiğinin belirtilmemesi, hangi yöntem ve cihazlarla ölçüm yapıldığı, bu ölçüme ilişkin sonuçların raporda belirtilmemesi, raporun denetlenebilir olmaması nedeniyle bu raporun bilirkişi raporunda bulunması gereken asgari şartları taşımadığı açıktır. Bu sebeplerle maddi hakikatin ortaya çıkması için daraltılmış baz raporunun denetlenebilir hale getirilmesini ve bu hususta rapor alınması gerekirken alınmaması maddi hakikate ulaşma gayesine zarar vermiştir. Cinayet vakalarında soruşturmanın tüm hususlara değinmesi gerekmektedir. Hele hele 8 yaşındaki bir çocuğun hayattan koparılması olayına ilişkin tüm hususların açığa çıkarılması gerekirken, soruların cevapsız kalması kabul edilebilir bir durum değildir. 21.08.2024 tarihinde kaybolduğu düşünülen 08.09.2024 tarihinde cansız bedenine ulaşılan ve vahşice katledildiği anlaşılan Narin Güran cinayetine yapılan soruşturma ve yargılama sonucunda kim veya kimlerin, neden, nasıl ve nerede öldürdüğüne ilişkin hususların verilen karar ile anlaşılmaması maddi hakikate ulaşma gayesine zarar vermiştir” denildi.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

NEVZAT BAHTİYAR İLE İLGİLİ VERİLEN KARAR HATALIDIR

Nevzat Bahtiyar hakkında Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçunu işlediği kanaatiyle verilen 4 yıl 6 ay hapis cezasının hatalı olduğu belirtilen dilekçede, ayrıca şu ifadelere yer verildi: “Narin Güranın vahşice katledildiği cinayetine ilişkin yapılan yargılama neticesinde Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi sanık Nevzat Bahtiyar yönünden Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçunu işlediği kanaatiyle TCKnın 281/1. Maddesine uyarınca 4 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Ancak verilen karar hatalıdır. Şöyle ki; sanık Nevzat Bahtiyar 21.08.2024 tarihinde Hacı Sait Tekin çiftlik kamera görüntüleri ile sabit olduğu üzere; Narin Güranın cansız bedeninin bulunduğu Eğertutmaz Deresine 21.08.2024 tarih 15.41.56 da 23 AN 630 plakalı araç ile Narin Güranın cansız bedeninin bulunduğu Eğertutmaz Deresine gittiği kameraya yansıdığı daha sonra 15.44 saatinde Narin Güranın cansız bedenini çuval içerisinde dere kenarına gömdüğü yerde bulunduğu, daha sonra sanıklardan Nevzat Bahtiyarın araçla gittiği Mehmet Sait Teke ait çiftlik kamerası görüntülerinden anlaşıldığı üzere 16.22.04 sırasında Narinin cansız bedenin gömüldüğü yerden çıkarak Özdemirler Mahallesi Gönendi Kümeevlerine gittiği kamera kayıtları ile sabittir. Yine Sanık Nevzat Bahtiyarın 16.22.04 sıralarında Narin Güranın cansız bedenini gömdükten sonra Özdemirler Mah. Gönendi Kümeevlerinde bulunan baldızının evine gittiği çay içip peynir aldığı sanık Nevzat Bahtiyarın ikrarı ile sabittir. Tüm bu sebeplerle Nevzat Bahtiyar hakkında TCK 82 maddesi kapsamında çocuğa karşı kasten adam öldürme suçundan cezalandırılması gerekirken suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçunu oluşturduğundan bahisle TCKnın 281/1 maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi hatalıdır. Diyarbakır 8inci Ağır Ceza Mahkemesi 2024/396 Es. 2024/529 sayılı kararın istinaf incelemesi ile ortadan kaldırılarak sanığın TCK 82/1-e maddesi uyarınca üzerine atılı eylemden cezalandırılmasına karar verilmesini talep etmekteyiz. Yukarıda detaylıca arz ve izah edilen, Sayın mahkemenizce resen dikkate alınacak sebeplerle, istinaf talebimizin kabulüne ve Diyarbakır 8inci Ağır Ceza Mahkemesi 2024/396 esas, 2024/529 sayılı kararının kaldırılmasına ve sanık Nevzat Bahtiyarın Çocuğa karşı kasten öldürme suçundan cezalandırılmasına karar verilmesini saygıyla arz ve talep ederiz.”

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.

Yorum Yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Exit mobile version