Politika
Kurtulmuş: Macaristan’la ikili ticaret hacminin 6 milyar dolara çıkacağını ümit ediyoruz
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Kurtulmuş, Macaristan Ulusal Meclis Başkanı Laszlo Köver ile Mecliste bir araya geldi. Basına kapalı görüşmenin ardından Kurtulmuş ve Köver, ortak basın toplantısı düzenledi. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye ile Macaristan arasındaki ilişkilerin 100üncü yıl dönümü nedeniyle 2024ün ortak kültür yılı ilan edildiğini belirterek, “Türkiye ile Macaristan arasındaki ilişkiler, özellikle son dönemde her 2 ülkenin lideri Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Macaristan Başbakanı Viktor Orbanın yakın iş birlikleri, dostlukları çerçevesinde büyük bir mesafe katetmiştir. Stratejik ortaklık seviyesindeki ilişkilerimiz, geçtiğimiz yıl aralık ayında Sayın Cumhurbaşkanının Macaristana yapmış olduğu gezi sırasında stratejik ortaklık seviyesine çıkartıldı. Bu şu demektir; ikili ilişkiler bakımından uluslararası bağlamda tanımlanabilecek daha üst bir seviye yoktur. Macaristan ile Türkiye mükemmel bir ilişkiyi geliştirmiştir ve çok güzel bir ivme yakalamıştır. Bu ilişkilerimiz sadece siyasi olarak gerçekleşen yakın ilişkilerin ötesinde, 2 milletin var olan kültürel ve tarihi benzerliklerinden de beslenmektedir. Bu anlamda hem toplum yapısı itibarıyla hem kültürel benzerliklerimiz itibarıyla hem tarihi köklerimiz itibarıyla her 2 ülkenin de birbirlerine yakınlaşmasını kolaylaştıracak bir zeminin olduğunu bir kere daha teyit etmek isterim” ifadelerini kullandı.
MACARİSTANIN AB DÖNEM BAŞKANLIĞI YARARLI OLACAK
Kurtulmuş, iki ülkenin başta ticaret olmak üzere birçok meselede ortak bir yaklaşıma sahip olduğunu kaydederek, “İkili alanda çok sayıda iş birliğinin geliştirilmiş olması, Türk-Macar ilişkilerinin daha ileriye götürülmesi için fevkalade önemli adımları oluşturur. Örneğin, iki ülke arasında 4 milyar dolar seviyesine gelen ikili ticaret hacminin, yakın zamanda hedef olarak konulan 6 milyar dolar seviyesine çıkacağını ümit ediyoruz ve bu alandaki çalışmaları karşılıklı olarak destekliyoruz. Yine benzer şekilde savunma sanayisi başta olmak üzere sanayide, turizmde, eğitimde çok yönlü olarak ilişkiler devam ediyor. Türkiye ile Macaristan bu ilişkileri de daha geliştirilecek noktada çalışmalarını sürdürüyor. Ayrıca bu dönem Macaristanın AB Dönem Başkanı olmasının da Türk-Macar ilişkilerini geliştirmesi bakımından fevkalade önemli olduğunun altını çizmek isterim. Macaristan, ABnin geliştirmesinden yana olmuş ve bu çerçevede Türkiyenin, AB perspektifine hep destek vermiş olan dost ve yakın irtibatımız olan müttefik bir ülkemizdir. Ümit ederim ki Türkiyenin AB ilişkileri bakımından Macaristanın Dönem Başkanlığı yararlı olacak ve Türkiye-AB yakınlaşmasına katkı sağlayacaktır” diye konuştu.
Rusya ve Ukrayna arasında barışın sağlanması için Macaristan ile ortak fikirlere sahip olduklarını vurgulayan Kurtulmuş, “Devam etmekte olan bu savaş, sadece Rusya ile Ukrayna arasında bir gerilim olmanın çok ötesine geçmiş, Rusya ile bütün Batının ortak savaşı haline dönme potansiyeline sahiptir. Bu çerçevede ümit ediyoruz ki her ikisiyle de komşu olan, her ülkeyle de yakın ilişkisi olan bir ülke olarak Türkiyenin ortaya koyduğu barış perspektifi karşılık bulur ve Rusya-Ukrayna gerilimi başta olmak üzere bölgedeki bütün gerilimlerin sona ermesi mümkün olur diye düşünüyoruz” dedi.
AVRUPANIN DAHA FAZLA İHTİYACI VAR
Macaristan Ulusal Meclis Başkanı Laszlo Köver ise Macaristan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin güçlenerek devam ettiğini aktararak, “Ticaret, turizm, kültür, bilim, inovasyon alanları başta olmak üzere diğer alanlarda iş birliklerimizi geliştirmek istiyoruz. Türkiyenin ABye katılım süreciyle ilgili olarak, Macaristan AB üye devletleri içinde, genişlemeyi en bağlı şekilde destekleyen ülkelerden biridir. Bu çok uzun bir süreç oldu ve maalesef durmuş durumda. Biz Macarların bu konudaki görüşü, sadece Türkiyenin Avrupaya ihtiyacı yok, Avrupanın da Türkiyeye ihtiyacı bulunmaktadır. Hatta ABnin önünde bulunan zorluklara karşı yetersiz cevapları ve yanıtlarını düşünürsek, Avrupanın Türkiyeye daha fazla ihtiyacı olduğunu söyleyebilirim. Avrupanın çıkarlarının yanında genişlemeyi milli çıkarlarımız bakımından da anahtar konumda görüyoruz. Sahip olduğumuz araçlarla Türkiyenin katılımını da bu şekilde destekliyoruz” açıklamasında bulundu.