Türkiye
Kaçak avlanan milyonlarca karabaşlı ötleğen, restoranlarda müşterilere sunuluyor
Akdeniz üzerinden göç eden kuşlar için önemli bir dinlenme ve üreme noktası olan Kıbrıs, her yıl milyonlarca kuşa ev sahipliği yapıyor. KKTCnin ilk kuş halkalama istasyonu, Taşkent Doğa Parkı tarafından geçen aylarda kuruldu. Ancak birçok noktada olduğu gibi KKTCde de yaban hayvanları kaçak avcılar tarafından avlanıyor. Hem Güney Kıbrısta hem KKTCde yaşayan ada halkının yüzyıllardır tüketilen pulya için her yıl milyonlarca karabaşlı ötleğen kaçak avlanıyor. Avlanması kanunlarca yasak olan kuşlar, sis ağları, yapışkanlı çubuklar gibi araçlar kullanılarak yakalanıyor. Baharda göç yolu üzerindeyken avlanan milyonlarca kuş ise meze yapılması için restoranlara satılıyor. Boyut olarak küçük olan kuşların turşusu veya haşlaması yapılıyor.
KAÇAK AVCILARA MÜDAHALE EDİLİYOR
Doğada popülasyonu en yüksek kuş türlerinden olmasına rağmen kaçak avcılık nedeniyle karabaşlı ötleğenin son zamanlarda popülasyonunda düşüş yaşanmaya başladı. Her yıl 2 ile 3 milyon kuşun kaçak avlandığı Kıbrısta, bu avcılık ile mücadelede ediliyor. Avcılık için sis ağlarının yoğun kurulduğu dönemde Taşkent Doğa Parkı, CABS Cyprus (Committe Against Bird Slaughter) ve güvenlik güçleri kaçak avcılara yönelik tespitler yapıyor. Yapılan çalışmalarda onlarca sis ağı, kuşları çekmek için kullanılan kuş sesi çıkaran mekanizmalar yakalanıyor. Yakalanan kaçak avcılara ise KKTC kanunlarına göre ceza uygulanıyor.
FARKLI TUZAKLARLA AVLANIYORLAR
KKTCdeki Taşkent Kuş Halkalama İstasyonunda çalışmalar yapan Doç. Dr. Hakan Karaardıç, aşırı avlanmanın ve farklı faktörlerin birçok hayvan türünde olduğu gibi kuş gruplarının da neslini tehlikeye attığını söyledi. Doç. Dr. Karaardıç, “Kıbrısta da karabaşlı ötleğen kuşları avlanarak, pulya adlı yemek yapılıyor. Günümüzde tüm avlanmalar yasal mevzuat içerisinde gerçekleştirilmekte ve yasal avlanabilen hayvanlar sınırlı. Karabaşlı ötleğen olarak adlandırılan türün yakalanması, beslenmesi, kafes kuşu olarak tutulması, tüketilmesi yasa dışı. Ancak yasağa rağmen özellikle göç dönemlerinde on binlercesi farklı tuzaklarla avlanıp tüketiliyor” dedi.
POPÜLASYONU DÜŞÜŞ EĞİLİMİNDE
İtalyada kızılgerdan olarak bilinen kuş türünün binlercesinin yakalanarak tüketildiğini belirten Doç. Dr. Karaardıç, “Karabaşlı ötleğen dünyadaki en yaygın türlerden biri olmasına rağmen popülasyonu düşüş eğiliminde. Bu türlerin bu şekilde avlanması devam ettiği takdirde nesli tükenme riski yükselecek. Yasa gereği kolluk kuvveti çalışma yapıyor, ancak yeterli değil. Kaçak olarak bu faaliyet yapılıyor. Taşkent Doğa Parkı, KKTCde kaçak kuş katliamına yönelik çalışmalarına devam ediyor” diye konuştu.
EKOSİSTEME GERİ DÖNÜLMEZ ZARARLAR VERİYOR
Kıbrısın çok sayıda kuş türü için önemli bir duraklama ve üreme alanı olduğunu söyleyen KKTC Taşkent Doğa Parkı Proje Yöneticisi Mustafa Güray Bukan, “Biyolojik çeşitlilik, sis ağları, yapışkanlı çubuklar, zehir, tel tuzaklar ve hedef dışı avlanma gibi yasa dışı faaliyetlerle ciddi tehdit altındadır. Bu suçlar arasında, sis ağlarıyla ötücü kuş avcılığı, en yaygın ve ticari kazanç odaklı olanı. Özellikle karabaşlı ötleğen gibi türler yasa dışı ticarette kullanılmak üzere yakalanıyor. Bu yasa dışı faaliyetler Kıbrısın ekosistemine geri dönülmez zararlar veriyor. Kullanım dışı kalan ağlar, doğada bırakılıyor. Bu ağlar, küçük memeli ve sürüngenin dolanıp acı içinde ölmesine neden oluyor” dedi.
HER YIL 2-3 MİLYON KUŞ AVLANIYOR
Taşkent Doğa Parkı olarak bu konu ile ilgili birçok çalışma yaptıklarını söyleyen Bukan, “Kıbrısta her yıl 2 ile 3 milyon ötücü kuşun bu yöntemle yakalandığı tahmin ediliyor. Geleneksel olarak Güney Kıbrısta yaygın olan bu yasa dışı faaliyet, son yıllarda Kuzey Kıbrısa kaydı. Yakalanan kuşların büyük kısmı yasa dışı ticaret yoluyla restoranlarda servis ediliyor. Kuzey Kıbrıstan Güney Kıbrısa kaçırılan bu kuşlar, avro bazında yüksek kazanç sağlıyor. Bu da yasa dışı ticaretin ekonomik motivasyonunu artırıyor. Cezaların caydırıcı olmaması ciddi bir sorun. Yasa dışı avcılık ve koruma altındaki kuşlara zarar verme suçlarından verilen cezalar, yalnızca iki asgari ücret düzeyinde” diye konuştu.