Türkiye
İdlib gazisini ‘Kader’e aşkı hayata bağladı
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından 10 Şubat 2020 tarihinde uluslararası hukuk ve BM Sözleşmesi 51inci maddesince düzenlenen meşru müdafaa hakkı kapsamında başlatılan Bahar Kalkanı Harekatına, Kara Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde görev yapan Uzman Çavuş Ahmet Karakuş da katıldı. Karakuş, Suriyenin İdlib kentinde karadan ve havadan yürütülen operasyonlar sırasında, 31 Ocak 2021de Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) kıyafetleri giyerek saldıran teröristler tarafından karnından ve kolundan vuruldu. Ahmet Karakuş ve yanındaki silah arkadaşı gazi oldu. Diğer silah arkadaşı Basri Demirel ise şehit oldu.
Ahmet Karakuş, önce Hatay Devlet Hastanesine ardından ambulans uçakla Ankarada Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi. Karakuş, Ankarada 7 ameliyat geçirdi, 30 gün yoğun bakımda kaldı. Yoğun bakım sürecinden sonra Gazi Karakuş, Sağlık Bakanlığına bağlı Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi. Omuriliğinde oluşan hasar nedeniyle tekerlekli sandalye kullanmaya başlayan Gazi Ahmet Karakuşu, yaralandığı andan itibaren ağır geçen tedavi süreci boyunca kız arkadaşı Kader Akyıldız hiç yalnız bırakmadı. Gazi Karakuş, Kaderin yönlendirmesiyle hastanede yüzme ve basketbola başladı. TSK Rehabilitasyon Merkezi Spor Kulübü Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımına giren Gazi Karakuş, takımın en önemli oyuncularından oldu. Lisedeyken tanışıp birbirine aşık olan çift, 3 Temmuzda da Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan nikah töreni ile dünya evine girdi.
OMURİLİĞİMDE SİNİR HASARI BIRAKTI
Gazi Ahmet Karakuş, vatani görevini yaptıktan sonra TSK bünyesinde uzman çavuş olarak görevini sürdürdüğünü söyleyerek, Ankarada Özel Kuvvetlerde 3 yıl görev yaptığını, ardından görevlendirme ile Bahar Kalkanı Harekatına katıldığını belirtti. İdlibde vurulduğunu anlatan Gazi Karakuş, tedavilerinin ardından yaşanan süreçten bahsederek, “Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesine geldiğimde hala iyileşeceğim, ayağa kalkacağım, tekrardan görevime devam edeceğim şeklindeydi kafam. Sonra hastanede amputeler var, paraplejiler var, boyundan altı felçli olan arkadaşlarımız var. Birçok insanla tanıştık. Artık bir şeyleri kabullenme değil de bununla yaşamayı öğrenmeye başladık. Sonra da spor süreci başladı, basketbol ile tanıştım. Doktorlarımızın ve hocalarımızın tavsiyesiyle tekerlekli sandalyeyi kabul ettim. Sonra baktım herkes spor yapıyor. Sandalyedeler ve sporun içindeler, herkesin bir düzeni var. Bunları görünce dedim ki; Tamam biz doğru yerdeyiz. Ardından eşimin desteği ile basketbola başladım, 2 senedir oynuyorum. Evlendim. Arabamı aldım. Ne yapabilirim dediğim her şeyi artık yapıyorum” dedi.
EN BÜYÜK ŞANSIM EŞİM
Eşi ile tanışma sürecini de anlatan gazi Karakuş, “Ben askere gitmeden önce o liseye gidiyordu, birbirimize aşık olduk. Seviyorduk da ben askere gittim, geldim. Sonrasında uzmanlığa başladım. Her sevgili gibi küstük, barıştık ama sonrasında sevgimize sahip çıktık. Yaralandıktan sonraki tüm sürecimde hep yanımdaydı. En büyük şansım zaten eşim, ailem, çevrem. Ben o yüzden çok mutluyum. Bu hastanede tekrar doğdum ben. Eşimle konuştuk, bu hastanede nikahımızı yaptık, hayatımızı birleştirdik” diye konuştu.
YENİ HAYATIMA SANDALYEDE BASKETBOL İLE DEVAM EDİYORUM
Yaralandıktan sonra hiç yüzmediğini ifade eden Karakuş, “Eşim sürekli gidelim, yaparsın diyerek ikna etti beni. Gittik, ilk seferinde dalış yaptık. Baktım yüzebiliyormuşum. Onun bile korkusu vardı yaralandıktan sonra ama yüzebiliyormuşum. Gazilerin veya engellilerin Yapamam dediği ne varsa emin olsunlar hepsini rahatlıkla yapabilirler. Geçen sene bir dövme yaptırdım, kendim tasarladım dövmeyi. Hiç dövmem yoktu. Yaptırmak istedim vücuduma. Dövmemde, arkada harabeler var, harabelerin önünde dikenli teller var, dikenli tellerin önünde de ben varım. Yukarıda güneş ve basketbol topunu tutmuşum. Artık benim dünyam basketbolla alakalı. Harabeler; geçmişteki hayatım, yıkık dökük olmasını temsil ediyor. Artık yeni hayatıma da sandalyede basketbolla devam ediyorum ve devam edeceğim. Öncesinde askerken ülkemin bayrağı için ülkem için hizmet ediyordum. Ülkemin bayrağı dalgalansın diyerek hizmet ediyordum. Şimdi, yaralandıktan sonra da milli takıma giderek yine ülkem için, yine ülkemin bayrağını olimpiyatlarda dalgalandırmak istiyorum. Tek hayalim bu şu an için milli takıma seçilmek istiyorum” dedi.
HAYATA SIKICA TUTUNDU
Ahmet Karakuşun 2 aylık eşi Kader Akyıldız Karakuş ise “Ahmet hastaneye yattı. O zamanda da ona her zaman desteğim tamdı. Çünkü Ahmet her zaman tuttuğunu koparan, her platformda en önde olmayı seven bir insandı. Burada da hayata sıkıca tutundu. Sonra evlenmeye karar verdik. Burada Ankarada nikahımızı yaptık, hastanede. Çok güzel bir nikahtı. Şimdi de evimizde yerleştik. Ankarada yaşıyoruz. Şimdiden sonra yapacaklarımız Ahmeti tam olarak desteklemek. Milli takıma gitmek istiyor zaten. O antrenmanlarına geliyor, ben de gün içinde onu destekliyorum. Çok daha fazlasını başaracağına inanıyorum zaten. Her zaman arkasındayım. İnşallah çok güzel yerlere gelecek, milli takımda da ülkemizi olimpiyatlarda temsil edecek” ifadelerini kullandı.
TSK Rehabilitasyon Merkezi Engelliler Spor Kulübü Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı Antrenörü Selim Demirdağ da Ahmet Karakuşun pozitifliği ve hırsının inanılmaz olduğunu belirterek, “Ahmetin takıma katılması, takıma da ayrı bir enerji hava kattı. Ahmetin hiçbir zaman pes etmeyen, çok inatçı bir yapısı var” dedi.