Politika
Cevdet Yılmaz: KKTC, tam üye olarak Türk Devletleri Teşkilatı’nda yerini alacaktır
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Çankaya Köşkünün altında bulunan konutunda, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile bir araya geldi. İkili ve heyetler arası görüşmeler öncesinde Cevdet Yılmaz ve Ersin Tatar, ortak basın toplantısı düzenledi. Cevdet Yılmaz, Türkiye ve KKTC arasında gerçekleşen karşılıklı görüşmelerle, 2 ülke arasındaki eş güdümün arttığını söyledi. Yılmaz, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatarın, Kırgızistanın Başkenti Bişkekte gerçekleştirilen 11inci TDT Zirvesine onur konuğu olarak katılmasının kendilerini son derece mutlu ettiğini belirterek, “KKTC, inşallah en kısa zamanda tam üye olarak aile meclisimiz Türk Devletleri Teşkilatı’nda (TDT) yerini alacaktır buna inanıyoruz, bunu temenni ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın Bişkek Zirvesinde de ifade ettikleri üzere Türk dünyası, Kıbrıs Türkünün haklı davasını sahiplendikçe, birlik ve beraberliğimiz de kuvvetlenecektir” dedi.
TÜM ÇABAMIZ KKTCNİN İSTİKBALİ VE REFAHI İÇİN
Bu yıl imzalanan Türkiye-KKTC İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşmasının, 2 ülke arasındaki ilişkilerin somut göstergesi olduğunu aktaran Yılmaz, “Bizler için Kıbrıs Türkünün ekonomik açıdan gitgide daha da sağlamlaşan bir temel üzerinde, müreffeh ve kuvvetli biçimde geleceğe istikrarla yürümesi, öncelikli bir hedeftir. KKTCnin gelişip güçlenmesi, sağlam ve dinamik bir ekonomiye sahip olması için farklı ortak projeleri hayata geçiriyoruz. Nitelikli kamu hizmetleri, altyapı, sağlık ve sosyal hizmetlere erişim ile refahı artırarak Kuzey Kıbrısta kalkınmayı desteklemeye gayret ediyoruz. Güçlü, ayakları yere sağlam basan bir KKTC inşa etme konusunda Cumhurbaşkanı Sayın Tatar ve KKTC hükümetiyle istişare ve tam bir uyum içinde çalışmaya devam edeceğiz. Tüm çabamız Kıbrıs Türk halkının ve KKTCnin istikbali ve refahı içindir” diye konuştu.
FEDERAL ÇÖZÜM ARAMAK BEYHUDEDİR
Yılmaz, Kıbrıs sorununun adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması gerektiğini kaydederek, “Kıbrısta çözüm; ancak Adadaki gerçekler üzerine inşa edilebilir ve ancak böyle bir çözüm, bölgesel istikrar ve refaha da katkıda bulunacaktır. Bu yıl 50nci yıl dönümünü idrak ettiğimiz Kıbrıs Barış Harekatı, sadece Kıbrıs Türküne değil tüm Adaya huzur ve barış getirmiştir. Bugün, Gazzede yaşadığımız tabloları gördüğümüzde bunu çok daha iyi anlıyoruz. Maalesef bugün yaşanan tablo bize şunu göstermiştir; birçok kurumun ve kavramın içinin boşaldığını, sözde kaldığını ve esas olarak kendi güvenliğimizi sağlam bir şekilde oluşturmak olduğunu hep birlikte görmüş olduk. Tükenmiş ve 2 tarafın rızasını yansıtmayan, federal çözüm hedefleyen Birleşmiş Milletler (BM) parametrelerinde çözüm aramak beyhudedir. Bu çerçevede, Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarının, bir diğer ifadeyle egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi çözüme giden yolu açacaktır. Bunun asgari tezahürü de KKTCyle doğrudan uçuşlar, doğrudan ticaret ve doğrudan temasların önünün açılmasıdır. Ne yaparlarsa yapsınlar, kapıları ne kadar kapatırlarsa kapatsınlar, yeni yollar ve kapılar açarak bunu hep birlikte sağlayacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızın BM 79uncu Genel Kurulunda bir kez daha ifade ettikleri üzere, uluslararası toplum, KKTCyi tanımalı, diplomatik, siyasi ve ekonomik ilişkiler kurmalıdır. Kıbrıs Adasında çözüm, bölgesel istikrar ve refaha da şüphesiz katkıda bulunacaktır” açıklamasında bulundu.
2 DEVLETLİ ÇÖZÜMDEN GERİ DÖNÜŞ OLMAYACAK
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın uluslararası platformlarda Kıbrıs Türklerine sahip çıktığını ve bu açıklamaların Kıbrıs Türklerinin tanınmasına katkı sunduğunu ifade etti. KKTCnin, Kıbrısta 2 devletli çözümü savunduğunu aktaran Tatar, “KKTC, Türklerin bağımsızlığının, hürriyetinin sembolü olarak ifade edilebilir. Dolayısıyla artık 2 devletli çözümden geri dönüşün olmayacağını dünya kamuoyu da yavaş yavaş anlamaya başlamıştır. Bütün bu güçlü mesajlar, bu algının yerleşmesi bakımından fevkalade önemlidir. Ve bu durumu sizlerin de desteğiyle güçlü bir şekilde sürdürmeye devam edeceğiz. KKTCnin; ekonomik ve sosyal yapısı, geleceğe umutla bakabilmeniz için elbette ekonomik dönüşümler fevkalade önemlidir. KKTC ekonomisiyle ilgili ifade ettiğiniz gibi ekonomik ve mali iş birliğinin yanı sıra her vesileyle yaptığınız katkılar ve verdiğiniz mesajlar, KKTCnin gerek turizm sektörü, gerek eğitim sektörü, gerek şu anda Anadoludan gelen suyun, sulama projeleriyle tarım arazilerine dağıtılması, hizmetler sektörü, teknoloji ve yeni sanayi bölgeleriyle inşallah KKTCnin ekonomik yapısını ve rekabetin güçlendirilmesi en büyük temennim ve dileğimdir” dedi.
DİYALOGDAN YANAYIZ
Bölgede yaşanan gelişmeler göz önüne alındığında Doğu Akdenizde bulunan KKTCnin cazibe merkezi olduğunu vurgulayan Tatar, KKTCnin kuruluşundan bu yana geçen süre içerisinde önemli aşamalar kaydettiğini belirtti. Tatar, “Kıbrısta 2 devlet temelinde, 2 devletin iş birliğiyle başta enerji, Doğu Akdenizdeki birtakım gaz ve petrol gibi büyük sektörlerin oluşumunda birlikte hareket etmeliyiz. Bunun yanı sıra; kablolar meselesi, ekonomi, ticaret, düzensiz göç gibi konularda iş birliklerinin yapılabilmesi ve elbette buna benzer diğer alanlarda 2 devletin iş birliğiyle yapabiliriz. Diyalogdan, iletişimden ve her 2 halkın faydasına olabilecek her türlü çalışmanın yanında ve tarafındayız” diye konuştu.