Türkiye

ANKARA- Strateji ve Bütçe Başkanı Şenel: Türkiye için tehditler kadar fırsatlar da bulunmakta

Yayınlanma tarihi:

Güncelleme:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

CUMHURBAŞKANLIĞI Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel, “Küreselleşmenin yerine bölgesel ortaklıkların veya ülkeler arası iş birliklerinin ön plana çıktığı günümüzde Türkiye için tehditler kadar fırsatlar da bulunmakta” dedi.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Strateji Geliştirme Yüksek Kurulu ve Yüksek Koordinasyon Kurulu Toplantısı, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlunun katılımıyla TOBB İkiz Kulelerde gerçekleştirildi. Kurul üyelerinin de yer aldığı toplantıda açıklamalarda bulunan İbrahim Şenel, Covid-19 sürecinin bazı ülkelerde daha korumacı ekonomik politikalar benimsenmesine yol açtığını belirterek, “Bugün geldiğimiz noktada dünya ekonomisinin 3 temel krizle karşı karşıya olduğunu söylemek mümkün. Çoklu krizler olarak da nitelendireceğimiz bu krizlerin ilki yönetim ve yönetişim krizi, 2ncisi finansal krizler ve son olarak 3üncüsü iklim krizi olarak ortaya çıkmakta. Bunlara ek olarak ülkemiz de dahil olmak üzere bugün pek çok ülke 4üncü bir kriz olan demografik kriziyle karşı karşıya. Nüfus hızla yaşlanıp, genç nüfus oranı azalırken bu dönüşüm ülkelerin ekonomik ve sosyal yükünü artırmakta, geleceğe yönelik nitelikli insan gücü kaynağının sınırlanmaktadır. Son açıklanan nüfus projeksiyonları, doğurganlık hızı yüzde 1,50ye gerileyen ülkemiz için de 2030un ilk yarısında yaşlı nüfus oranının yüzde 15i aşacağına ve demografik fırsat penceresinin kapanacağına işaret etmektedir” diye konuştu.

GÖÇ AKIMLARINI FİZİKİ KUVVETLE ENGELLEMEK İMKANSIZ HALE GELMİŞTİR

Göç sorununa da dikkat çeken Şenel, “Dünyanın çeşitli bölgelerindeki çatışmalar ve ekonomik eşitsizlikler, göç hareketlerini giderek daha da yoğunlaştırmakta. Mevcut göç akımlarına karşı koymak, bu akımları fiziki kuvvetle engellemek neredeyse imkansız hale gelmiştir. Göçün sağlıklı yönetimi için kalıcı ve uyum sağlayıcı çözümler geliştirmesi zorunludur. Hem demografik hem de küresel güç dengelerindeki bu değişimler, küresel ekonomik düzenin geleceğine dair belirsizlikleri arttırmakta ve ülkelerin kendi stratejilerine ulaştırmada kendi içerisindeki iş birliği ihtiyacını yeniden gündeme getirmektedir” ifadelerini kullandı.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

Küresel ticaret tarafında ise finansal koşulların sıkılaşması ve jeopolitik gerilimlerin etkisiyle dünya mal ve hizmet ticareti hacminin 2023 yılında yüzde 0,8 oranında oldukça düşük bir büyüme gösterdiğini vurgulayan Şenel, birçok ülkede izlenen korumacı ticaret politikalarının küresel ticareti olumsuz yönde etkilediğini kaydederek, “Yeni dönemde küresel ticaret savaşlarının yeniden gündeme gelmesi de olası görülmekte. ABDnin önümüzdeki dönemde başta Çin olmak üzere, Avrupa Birliği ve diğer ülkelere karşı iç pazarının koruyucu ve yeterli üretimi destekleyici tedbir almasına yönelik değerlendirmeler ağırlık kazanmakta. Bu durumun küresel ticaret hacmini daraltarak özellikle ithal tüketim mallarının fiyatlarını arttırabileceği değerlendirilmekte” dedi.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

ÜRETİM VE TEDARİK ÜSSÜ OLMA POTANSİYELİNE SAHİBİZ

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

Öte yandan ABDnin Çine karşı alması muhtemel tedbirlerin, Çinin Türkiyenin en büyük pazarı olan ABye ve diğer pazarlara daha fazla yönelmesine sebep olabileceğini vurgulayan Şenel, “Buna karşın, küreselleşmenin yerine bölgesel ortaklıkların veya ülkeler arası iş birliklerinin ön plana çıktığı günümüzde Türkiye için tehditler kadar fırsatlar da bulunmakta. Avrupa ve ABDnin bazı ülkeler için uyguladığı ticari engeller sonucu, üretimin başka ülkelere kaydırılması da gündeme gelebilecek. Türkiye bu noktada Covid-19 döneminde gündeme geldiği gibi bölgesinde yeni bir üretim ve tedarik üssü olma potansiyeline sahiptir” ifadelerini kullandı.

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise “Kamu ile reel sektör arasındaki iletişimi güçlü tutmalıyız. Özel sektör olarak, yüksek ve istikrarlı bir büyüme sürecinin, cazip bir yatırım ortamının ön koşulu olarak, öncelikle makroekonomide istikrar olması ve belirsizliklerin giderilmesinin gerektiğinin farkındayız. Kamu idaremizin bu yönde attığı adımlar ve uygulanan rasyonel politikalarla, ekonomide biriken risklerin ve kırılganlık unsurlarının büyük ölçüde azaltıldığı memnuniyetle takip ediyoruz” dedi.

Haber-Kamera: Ayça YASLI-Muhammet BAYRAM/ANKARA, –

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.

Yorum Yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Exit mobile version