Kültür
Yönetmen Okyay: Gerçekten Mahsa Amini ile olduğumu göstermek istedim
Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir.
Takip Et
BU yıl 59’uncusu düzenlenen Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ‘Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’ jürilerinden, Altın Portakal ödüllü yönetmen Azra Deniz Okyay, açılışta giydiÄŸi, İran’da gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybeden Mahsa Amini’nin adının yazılı olduÄŸu tişörtle ilgili, “Orada yalnızca onu temsil ettiÄŸimi deÄŸil gerçekten Mahsa Amini ile olduÄŸumu göstermek istedim” dedi.
Türkiye’nin en uzun soluklu film festivali olan Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde film gösterimleri gerçekleÅŸtirilirken, bir yandan da jüriler, filmleri izleyerek ödüle layık eserleri belirliyor. 2020 yılında 57’ncisi düzenlenen festivalde ilk uzun metraj filmi ‘Hayaletler’ ile En Ä°yi Film Ödülü’nü kazanan yönetmen Azra Deniz Okyay da bu sene ‘Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’ jürisinde bulunuyor. Yönetmen Okyay, cumartesi günü gerçekleÅŸtirilen açılış gecesine, Ä°ran’da ahlak polisi tarafından gözaltına alındıktan sonra yaÅŸamını yitiren Mahsa Amini’nin adının yazılı olduÄŸu tişörtle katılarak dikkat çekti.
Azra Deniz Okyay, festival sürecini ve açılış gecesinde giydiÄŸi tişörtle ilgili DHA’ya konuÅŸtu. Festivalin çok iyi geçtiÄŸini söyleyen Okyay, “Festivalde çok önemli filmler izliyoruz. En çok beklenen filmlerin burada olması ilgimizi ekstradan çekiyor. Çok iyi filmler var, yarışma çekiÅŸmeli olacak. 2 sene önce ödülü aldığımızda çok güzel ÅŸeyler yaÅŸadık. Sinema dilinin deÄŸiÅŸtiÄŸi bir dönemden geçiyoruz. Birçok kavramı ele alan dönemdeyiz. Bu deÄŸiÅŸimin bir parçası olmak bana çok gurur verdi” dedi.
Festivalde olmanın deÄŸerli olduÄŸunu vurgulayan Okyay, “Gelen yenilikçi bir ordu var. Genç sinemacılar var, tabi ustaların kendi dilleri de deÄŸiÅŸiyor. Sinema dili nasıl deÄŸiÅŸiyorsa kavramların yeniden yazılabildiÄŸi bir neslin parçası olabilmek çok deÄŸerli. Bu festivalde bunlara tanıklık etmek çok önemli. Jüride herkesin farklı alanlarda olup birbirimizi dinleyip baÅŸka ÅŸeyler aktarabilmemiz çok önemli. Bir yönetmen olarak bunun bir parçası olmak ve tanıklık etmek benim için çok deÄŸerli” diye konuÅŸtu.
‘EVRENSEL OLARAK HERKESÄ°N BÄ°R ANDA DURUÅžU OLDU’
Açılış gecesi giydiÄŸi tişörtle ilgili konuÅŸan Okyay, “Mahsa Amini’nin durumu, kadın erkek farketmez, ÅŸiddet unsuruyla öldürülmesi durumu var. Bu kendi adımıza Türkiye’de yaÅŸadığımız ve aktarmaya çalıştığımız bir ÅŸey. Evrensel olarak herkesin bir anda duruÅŸu oldu. Orada yalnızca onu temsil ettiÄŸimi deÄŸil gerçekten onunla olduÄŸumu göstermek istedim. Amini’nin isminin yazılı olduÄŸu tişörtü giymem çok normaldi. Yönetmenin mesaj taşıması gerekmiyor, zaten biz birlikte bir ÅŸeylere yol alıyoruz. Benim orada temsiliyetim bunun çok küçük bir parçasıydı. Çok daha büyük ÅŸeyler oluyor ÅŸu an. Bütün jüri üyeleri bana teÅŸekkür etti. Ben onlara daha önce aktarmamıştım” dedi.
Åžiddetin her yere yayıldığını dile getiren Okyay, “Aynı anda bir müzisyen de öldürüldü. Åžiddet her yere yayılıyor. BirçoÄŸumuz zaten ÅŸiddetin normalleÅŸtirilmemesini savunuyoruz. Bastırılmış bir durum var yıllardır. Özgürlüğe susamış bir toplum da var. Başörtü takılır takılmaz deÄŸil, tamamen dayatılması ve bunun üzerine ÅŸiddetle konuÅŸturulmayan bir toplum var dolayısıyla bu dünyanın her yerinde aynı ÅŸeye dönüşüyor. Amerika’da da kürtaj konuÅŸulduÄŸunda kadınlar ayaklanıyor” diye konuÅŸtu.
