EYT
Uzman isimden uyarı! Milyonlarca EYT’li geliyor!
Mali Müşavir Yasemin Mergen, “Yeni bir tehlike: Bir gün herkes EYT’li olacak” başlığı ile bir yazı kaleme aldı. EYT’lilerin yaşadıkları çıkmazların altını çizen Mergen, rakamlarla örnekler vererek milyonlarca çalışanı da benzer sıkıntıların beklediğini söyledi.
Mali Müşavir Yasemin Mergen, “Yeni bir tehlike: Bir gün herkes EYT’li olacak” başlığı ile bir yazı kaleme aldı. EYT’lilerin yaşadıkları çıkmazların altını çizen Mergen, rakamlarla örnekler vererek milyonlarca çalışanı da benzer sıkıntıların beklediğini söyledi.
Mergen’in halkınsesiyenihaber.com’da “YENİ BİR TEHLİKE: BİR GÜN HERKES EYT’Lİ OLACAK” başlığı ile yayımlanan yazısı şöyle:
EYT’li sağlıktan faydalanmıyor.
EYT’li maaş alamıyor.
EYT’li iş bulamıyor. Özel sektöre göre yaşlı bulunduğundan işe alınmıyor.
EYT’li devlete göre genç sayıldığından emekli yapılmıyor.
9.000,10.000 prim günü ödemiş vatandaşlara sen emekli olamazsın deniliyor.
Aslında bu çalışanlar bu prim günüyle normal koşullarda çifte emeklilik hak etmiş olmalıydı.
Yaşının dolmasına 6 yıl, 10 yıl, 15 yıl vs. kalan kişi emekli de yapılmıyor, iş de bulamıyor.
Bu insanlar bu yaşları dolması için geçen süre boşluğunda ne yapacak? Taş mı yiyecek?
Bahsettiğimiz rakam şu an 5.000.000 kişi. (Bu rakamın ileriki yıllarda 2.000.000 kişi daha artacağı söyleniyor.)
4 kişilik bir aileden baz alırsak 20 milyon kişi mağdur.
EYT erken emeklilik demek değildir. Prim ve sigortalılık süresi çoktan dolmuş, ama yaş şartı dolayısıyla hak kaybına uğramıştır. 8 Eylül 1999’da çıkan 4447 sayılı kanunla mağdur edilmişlerdir.
EYT NEDİR?
Emeklilikte yaşa takılanlar; sigorta başlangıcı 9 Eylül 1999’dan önce olup emeklilik için yaş şartı haricindeki tüm şartları sağlamış, fakat yaş şartı dolayısıyla emekli olamayan kişiler EYT’lidir.
Kısaca iş başlangıcı 9 Eylül 1999 tarihinden önce olan çoğu kişi EYT’lidir. Birçok kişi emeklilikte yaşa takıldığının ya da takılacağının farkında bile değildir.
Kanun çıkışı 1999.
23 yıllık bir hak gaspı söz konusu.
Mevcut yönetim buna çare bulsaydı şu ana kadar çoktan çözüm bulabilirdi.
AKP sekreteri EYT’lilere dokunuş yapılacağından ve bu mağdur kişilerin ona göre oy kullanması yönünde seçimlerden bahsetti. Vatandaş ise “ Zaten 20 yıl siz vardınız, neden bize şu ana kadar hakkımızı vermediniz? Hala ne seçimi. ”demesin mi, sormasın mı?
Vatandaş 23 yıldır aç geziyor, 23 yıldır hakkı yendiği gibi, bir de seçim vaadi için araç olarak kullanılıyor.
Cumhurbaşkanımız 40 küsür yaşlarda emeklilik yok dedi. Kendisinin 46 yaşında emekli olduğu biliniyor. Hatta siyasette olan hemen hemen herkesin erken emekli olduğunu görüyoruz. Sarayın ihtiyaçları ya da koltuk sevdalıları söz konusu olunca meclisten maddeler hızla geçiyor. Vatandaşın kendi hakkıyla elde ettiği emekliliği ise gasp ediliyor, meclisten oylarla reddediliyor. Bütçenin yeterli olmadığı söyleniyor.
Hala daha mevcut yönetim tarafından çözülmez de Ocak 2023’e ertelenirse, o zaman “Yine hoş geldin, seçim vaadi !”
Vatandaş ne zaman emekli olacağını anlamıyor, EYT’li olup olmadığının farkında değil, kafaları karmakarışık.
Şeffaf ve açık olması gereken kanunlar karmakarışık.
İstenen 4447 sayılı kanunun kaldırılması, yerine sağlıklı, şeffaf, anlaşılır ve yaş şartı aranmaksızın prim ve sigortalılık süresi dolunca, hakkını kazanana hakkının verilmesidir.
Düzgün bir sosyal güvenlik düzenlemesi gelmeli, eşitlik ve adalet sağlanmalıdır.
EYT’liye emekliliğini vermek bir çeşit bağış ya da sosyal yardım değildir, vatandaşın 23 yıldır gasp edilen hakkıdır.
Neden herkes bir gün EYT’li olacak dedim?
Sebep şudur; emeklilikte yaş şartının gelmesidir. Aşağıdaki tabloda ilk satırda yaş şartı aranmazken, ileriki yıllarda yaş şartı getirildiğini görüyoruz. Yıllar ilerledikçe yaş sayısı da artmış bulunmakta, ve hatta günümüzde bu şart 60 yaşı bile bulmuştur. Hatta giderek yaş şartının yükseltilmeye çalıştığını da görüyoruz.
Gelecekte bu gidişle herkes terim olarak olmasa da bir nevi EYT’li olacak gibi duruyor. Prim günü ve sigortalılık süresi dolmuş fakat yaşı dolmadığı için emekliliğini bekleyen, özel sektöre göre yaşlı bulunduğundan iş bulamayan ve maalesef bu sebeplerle çalışmak istese de gelir elde edemeyen, sağlıktan bile faydalanamayan çaresiz insanlarla dolacak.
