Ekonomi
SGK Uzmanı Açıkladı: EYT Düzenlemesi Sonrası Emeklilik Sisteminde Neler Olacak?
EYT düzenlemesi ile birlikte vatandaşlık hakkı kazanırken, bu düzenlemeye ilişkin tartışmalar ve meraklar sürüyor.
Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir.
Takip Et
EYT düzenlemesi ile birlikte vatandaşlık hakkı kazanırken, bu düzenlemeye ilişkin tartışmalar ve meraklar sürüyor.
2025 yılı yaklaşırken, emeklilik sistemi ve çalışma hakları konusunda yeni beklentiler ve endişeler gündeme geliyor. SGK Uzmanı Özgür Erdursun’un açıklamaları, gelecekte yaşanabilecek değişiklikler hakkında önemli ipuçları sunuyor.
EYT Düzenlemesinde değişiklik yapılabilir mi?
Erdursun, EYT düzenlemesinde radikal bir değişikliğin beklemediğini vurguluyor. 3 Mart 2023’te kraliçeye giren yasa kapsamında emeklilik ödemesinde bulunanlarda bir değişiklik öngörülmüyor. Ancak yaklaşık 2 milyon kişinin EYT kapsamına girmesine rağmen emeklilik şartlarını tam olarak unutmadığına dikkat çekiyor. Özellikle gün kesintisi, son 1261 güne bağlanma, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı arasındaki geçişler gibi birçok kişinin kapasitesinin yaşadığını belirtiyor.
Erdursun, EYT düzenlemesinin bazı gruplar için beklenen faydayı sağlamadığını ifade ediyor. Özellikle 3600 gün şartını arayanlar, 58, erkeklerde 60 yaş sınırına ulaşanlar ve Bağ-Kur’dan 5400 gün bekleyenler için EYT’nin etkili olmadığını belirtiyor.
Bağ-Kur ve Kademeli Emeklilik Beklentileri
Emeklilik sistemindeki diğer değişiklikler hakkında da Erdursun’da önemli açıklamalarda mevcut. Meclisin açılmasıyla birlikte emekliler, işçiler, memurlar, işçiler, kamu işçileri, stajyerler ve çıraklarla ilgili herhangi bir yeni düzenlemenin gündeme gelmediği vurgulanıyor. Özellikle Bağ-Kur emeklileri arasında yaygın olan 7200 gün prim ödemesinin şu an için karşılığını bulmadığını aktarıyor.
Kademeli emeklilik sistemi hakkında da konuşan Erdursun, bu konuda henüz Meclis’e sunulmuş bir çalışma olmadığını dile getiriyor. Bu durum, ayrılma sisteminin bozulmasının kısa sürede gerçekleşme ihtimalinin düşük olduğunu göstermektedir.
KAYNAK: HABER MERKEZİ
