Sosyal medyada bizi takip edin

Tüm Haberler

Meydandaki tarih, panayıra döndü

Yayınlanma tarihi:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

2017 yılında Menderes Türelin Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde yenilenen Cumhuriyet Meydanında, Selçuklu Sultanı 2nci Giyaseddin Keyhüsrev tarafından yaptırılan Tophane Burcunun olduğu alandaki tarihi kalıntılar, camekanla koruma altına alındı. Kaleiçi ve Yat Limanı manzaralı Tophane Çay Bahçesinin de bulunduğu alandaki camekanla koruma altındaki tarihi bölüm, son dönemde panayır alanına döndü.

Antalya Büyükşehir Belediyesine bağlı ANET A.Ş. tarafından işletilen Tophane Çay Bahçesi ve bulunduğu alandaki iş yerleri kiraya verilirken, tarihi eserlerin bulunduğu camekanla kaplı alanın üzerinin bir elbise dükkanının stantlarıyla kapatılması tepki çekti. Alandaki Tophane Burcunun üzerinde Anadolu Selçuklularına ait en büyük ebatlı kitabelerden biri olan ve Sultan 2nci Giyaseddin Keyhüsreve ait bir kitabe bulunuyordu. Koruma altındaki tarihi eserlerin bulunduğu ve Antalya Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğundaki alanın üzerinde kıyafet, hediyelik eşyaların satılmasının doğru olmadığı, ticari maksatla kullanımının acilen sonlandırılması ve tarihi eserlerin görünür hale getirilmesi gerektiği belirtildi.

SATIŞIN SONLANDIRILMASI GEREKİR

Kültür Sanat Antalya Bölge Şube Başkanı Dr. İrfan Kuruüzüm, Tophane Çay Bahçesi karşısındaki alanda bulunan; 13üncü yüzyıl 2nci Giyaseddin Keyhüsrev dönemine ait Burç Kitabesi’nin aslının Etnografya Müzesinde sergilendiğini belirterek, “Kitabenin bulunduğu alan cam altında korunmaktadır. Antalyanın kültür ve turizm merkezi olduğu düşünüldüğünde, her turist kafilesinin Kaleiçi ve Cumhuriyet Meydanı’nı gezdiği dikkate alındığında böyle tarihi bir alanın gece ve gündüz görsel olarak algılanması önem arz etmektedir. Burç üstünün otlarla kaplanmış olması cam altında çok kötü görüntü oluşturmakta ve üzerindeki satış malzemeleri görüntü kirliliğine neden olmakta, algılanmayı zorlaştırmaktadır. Bu nedenle esnafımızın daha özenli ve dikkatli davranması, kendi ticareti açısından da önemlidir. Cam örtü ile koruma altına alınmış bu tarihi kalıntının temizlenmesi ve üzerinde satış yapılmasının ilgililerce sonlandırılması gerekmektedir” dedi.

İslam tarihi ve sanatları uzmanı Dr. Necmi Atik ise tarihi değerlerin üzerini kapatan elbiselerin kaldırılması çağrısında bulunarak, “Arkeolojik kazılar neticesinde ortaya çıkan müzelik eserlerden müzeye nakledilemeyen kısımlarının zarar görmemesi ve ziyaret edilebilmeleri için üstlerinin yetkili birimler gözetiminde cam ile kapatılma uygulaması yapılmaktadır. Camla kapatılan bu yerlerin amacına hizmet edebilmesi için her zaman üstlerinin açık bırakılması zorunludur, herhangi bir izne tabi olmadan kapatılması ise yasaktır. İlgili ve yetkili birimlerin konuya müdahale etmesi gerekmektedir” diye konuştu.

TOPHANE BURCU

Antalya, kurulduğu M.Ö. 2nci yüzyıl ortalarından Cumhuriyet dönemine kadar yaklaşık 2 bin yıl boyunca yüksek surlarıyla tanınmış bir kale şehir. Helenistik dönemden itibaren Pergamon Krallığı, Roma İmparatorluğu, Doğu Roma İmparatorluğu, Anadolu Selçukluları, Hamitoğulları ve Osmanlı İmparatorluğu dönemlerinde şehir surları sürekli yenilendi. 1930lu yıllarda çeşitli siyasi nedenlerle dünya kültürel mirası niteliğindeki ihtişamlı Antalya surları ve burçları, sistematik bir şekilde yıktırıldı. 3 adet burç ve Kaleiçindeki bazı sur parçaları dışında hiçbiri günümüze ulaşamadı. Günümüze ulaşamayan en büyük eserlerden biri de Cumhuriyet Meydanının hemen aşağısında Tophane ismiyle anılan bölgede yer alan ve adını buradan alan Tophane Burcu. Antalya Kalesi’ndeki en ihtişamlı burçlardan biri olan Tophane Burcunun üzerinde Anadolu Selçuklularına ait en büyük ebatlı kitabelerden biri olan ve Sultan 2nci Giyaseddin Keyhüsreve ait bir kitabe yer alıyor.

Tophane Burcu üzerindeki devasa Selçuklu kitabesi 3,22 metre yüksekliğe ve 3,10 metre genişliğe sahip. Sultan 2nci Giyaseddin Keyhüsrevin 1244 yılında Antalya Kalesinin Tophane mevkisi ile Kale Kapısı mevkisi arasında tahkimat çalışması yaptığının delili olan bu kitabenin Arapça metninin tercümesi ise şöyle:

“Bu mübarek burcun yapımını en büyük sultan, ulu şahlar şahı, milletlerin efendisi, dünya sultanlarının sultanı, Arap ve Arap olmayanların meliklerinin efendisi, ufukların muhafızı, dünyanın ve dinin yardımcısı, İslamın ve Müslümanların yücesi, Allahın her iki âlemdeki gölgesi, fethin babası, Halifenin ortağı, Keyhüsrev oğlu Keykubad oğlu Keyhüsrev 642 (1244/1245) senesinde emretti”

Kitabenin bulunduğu Tophane Burcunun surlarla birlikte yıkılmasının ardından bu devasa kitabe Antalya Müzesine taşındı. Günümüzde ise Kaleiçinde Etnografya Müzesi bahçesinde sergileniyor. Tophane Burcunun temel kalıntıları ise günümüzde Tophane Çay Bahçesi’ndeki üzeri panayıra dönüştürülen camekanla kapalı bu alanda görülebiliyor.

Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Continue Reading
Reklam
Yorum yapmak için tıkla

Yorum Yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir