Sosyal medyada bizi takip edin

Politika

Kılıçdaroğlu: Ülkemize barışı, huzuru getireceğiz, kamplaşmayı bitireceğiz

Yayınlanma tarihi:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu, “Biz Kuvayımilliyeciyiz. Dolayısıyla hiç kimse endiÅŸe etmesin. Ãœlkemize barışı getireceÄŸiz, ülkemize huzuru getireceÄŸiz, kamplaÅŸmayı bitireceÄŸiz. Kimlik ve inanç üzerinden siyaseti bitireceÄŸiz” dedi.

Kemal KılıçdaroÄŸlu, dün akÅŸam bir dizi ziyaretlerde bulunmak için Tokat’a geldi. Kent merkezinde esnafı ziyaret eden KılıçdaroÄŸlu, daha sonra vatandaÅŸlara seslendi. Türkiye’nin içinde bulunduÄŸu durumun hoÅŸ olmadığını belirten KılıçdaroÄŸlu, “Herkes kafasında ciddi bir sorun taşıyor. ‘Ne olacak’ diye bekliyor. Kimsenin umutsuzluÄŸa kapılmasını istemem. Åžu an sağımızda, solumuzda esnaf kardeÅŸlerimiz var. Onların kazanması lazım. Ahi Evran geleneÄŸini sürdürmesi lazım. Herkesin ürettiÄŸi, kazandığı, alın teri döktüğü bir Türkiye, güzel Türkiye’dir. O Türkiye’de ancak huzur olabilir. Fakat esnafa vermiyorlar, çiftçiye vermiyorlar, emekliye vermiyorlar, işçiye vermiyorlar; 5’li çetelere veriyorlar. O 5’li çetelerden hak etmedikleri paraların tamamını alacağım, esnafa vereceÄŸim. Esnafın, çiftçinin, işçinin, emeklinin herkesin alın terine deÄŸer veren birisiyim. Beni şöyle tanımlayın; Ey KılıçdaroÄŸlu sen kimin adamısın? Ben de diyorum ki; ezilenlerin, garibanların, iÅŸsizlerin, esnafın, çiftçinin, emeklinin, sanayicinin adamıyım. 5’li çetelere hizmet eden birisi deÄŸilim. Bunu herkesin bilmesini isterim” dedi.

‘BÄ°ZÄ°M MÄ°LLÄ°YETÇİLİĞİMÄ°Z TÃœRKÄ°YE’NÄ°N ÇIKARINI KORUMAKTIR’

Kendilerinin milliyetçilik anlayışıyla iktidardakilerin milliyetçilik anlayışı arasında siyah ile beyaz arasındaki fark kadar fark olduğundan bahseden Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

“Bizim milliyetçiliÄŸimiz vatanseverliktir, bayrağını sevmektir. Bizim milliyetçiliÄŸimiz herkesin kimliÄŸine, yaÅŸam tarzına, inancına saygı göstermektir. Bizim milliyetçiliÄŸimiz, Türkiye’nin çıkarlarını ve itibarını korumaktır. Onlar, Ä°dlib kentinde 33 askerimiz ÅŸehit olduÄŸunda hesabını soramadılar, koÅŸa koÅŸa Putin’in ayağına gittiler; ‘Ben ettim sen etme’ dediler. Biz bunu yapmayız. Biz Türkiye’nin itibarını koruruz. Gidip, askeri hastanelerin tamamını kapattılar. Dünyada hastanesi olmayan tek ordu; Türk Silahlı Kuvvetleri. O hastaneleri, GATA dahil hepsini alacağız. Allah nasip eder iktidar olduÄŸumuzda 1 hafta içerisinde ÅŸanlı ordumuza teslim edeceÄŸiz. Yetmedi, ÅŸanlı ordumuzun elinden tank-palet fabrikasını aldılar. Götürdüler, Katarlılara verdiler, yandaÅŸlara verdiler. Kendi ordusundan tank-palet fabrikasını alıp, yabancılara teslim edenlerden hem hesabını soracağız hem de o fabrikaları yine ordumuza teslim edeceÄŸiz. Bunu 1 hafta içinde yapacağız. Kimse endiÅŸe etmesin.”

‘AHLAKLI, GÃœZEL TÃœRKÄ°YE’YÄ° Ä°NÅžA EDECEĞİZ’

MilliyetçiliÄŸin vatanseverlik olduÄŸunu ifade eden KılıçdaroÄŸlu, “Milliyetçilik, toprağına sahip çıkmaktır. Süleyman Åžah Türbesi’ni kendi toprağımızdan, vatanımızdan kaçırdık. Kendi bayraklarını indirdiler. Allah nasip ederse geleceÄŸiz, Millet Ä°ttifakı olarak geleceÄŸiz. Süleyman Åžah Türbesi’ni gene toprağımıza götüreceÄŸiz. Bayrağımız yeniden dalgalanacak. Bunu ÅŸunun için anlatıyorum; hep CHP’yi suçluyorlar. Açık ve net söylüyorum. Burada söylüyorum, yüzüne de söylüyorum. Fakat bunu anlamıyorlar. Gidip baÅŸka anlatıyorlar. Milliyetçilik, ordusuna sahip çıkmak demektir. Güvenlik güçlerine sahip çıkmak demektir. Milliyetçilik, Türkiye’nin itibarına sahip çıkmak demektir. Siz kim, milliyetçilik kim? Türk Telekom nasıl gitti? Bizim bankalardan krediyi çektiler. Aldılar, götürdüler, yatırdılar. Türk Telekom’u aldılar, binalarını sattılar. Bakır kablolarını, inÅŸaatlarını sattılar. Arkasından borç ödemeye gelince ‘Alın sizin olsun’ dediler. ‘Borçlar da sizin olsun’ dediler. Åžu anda Avrupa’nın en pahalı ve en yavaÅŸ internetini kullanıyoruz. Maliyeti bu oldu. Zararı bizim sırtımıza. Yine milletin sırtına yıktılar. Bay Kemal, buna sessiz mi kalacak? Kalır mıyım? Bu milletin hakkını ve hukukunu sormak zorundayım. Esnaf kardeÅŸlerim, Allah nasip eder Millet Ä°ttifakı olarak geldiÄŸimizde; ilk 1 hafta içinde ister bankalardan, ister esnaf kefaret kooperatifinden, ister tarım kooperatifinden aldıkları kredilerin faizlerini sileceÄŸiz. Yeter yahu, esnafı periÅŸan ettiniz. Çiftçiyi periÅŸan ettiniz. Çiftçiyi topraÄŸa küstürdünüz. Yeniden ama yeniden ahlaklı ve güzel bir Türkiye’yi inÅŸa edeceÄŸiz” diye konuÅŸtu.

‘ADALETÄ°N OLMADIÄžI YERDE DEVLET OLMAZ’

Siyasete ahlakı getireceklerini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Siyaset, cep doldurma sanatı deÄŸildir. Siyaset, köşeyi dönme sanatı deÄŸildir. Siyasete girdiÄŸim gün, kendi mal varlığımı kendi internet siteme koydum. ‘Mal varlığım budur, alacağım, borcum budur’ dedim. Ama ben defalarca sordum; sizin mal varlığınız nedir ? Buradan oÄŸlun para gönderecek, milyon dolarları Amerika’ya gönderecek. Senin kızın da o paraları alacak, gökdelen yapacak ve Bay Kemal bunu seyredecek öyle mi? Hayır, yemezler. O paraların tamamını Türkiye’ye getireceÄŸim, esnafa ve çiftçiye vereceÄŸim, herkes bunu öyle bilsin. Hiç endiÅŸe etmeyin; hakkı, hukuku ve adaleti getireceÄŸiz. Devletin dili adalettir. Adaletin olmadığı yerde devlet olmaz, devlet çürür. Devlet liyakatle yönetilir, devlet ahlakla yönetilir, devlet erdem ile yönetilir, devlet bilgi ile yönetilir. Devlet, sosyal devlet olmak zorundadır. Fakirin, fukaranın yanındaki devlet sosyal devlettir. Bunu yapmazsanız devleti büyütemezsiniz. Dolaysıyla adalet devletin dilidir, adaleti saÄŸlamak zorundasınız. Adaleti saÄŸlayacağım, hiç kimse bundan endiÅŸe etmesin. Liyakati saÄŸlayacağız, iÅŸi ehline vereceÄŸiz. Bizim inancımızda da vardır zaten bu, iÅŸi ehline vermek. ‘Türk bayrağına temsil’ diyerek rüşvet alan adamı, nasıl büyükelçi tayin edersiniz? O rüşvetçi büyükelçilerin tamamını geri çağıracağız. Rüşvetçi birisi, Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil edemez.” 

‘MEYDAN OKUYORSAN KARÅžIMA ÇIK’

Tüm demokrasilerde iktidar ve muhalefet partilerinin genel baÅŸkanlarının televizyonlara çıktığını söyleyen KılıçdaroÄŸlu, “Rahmetli Ecevit, Süleyman Demirel, Turgut Özal, televizyonlara çıkarlardı. Beraber, uygar insanlar gibi gazeteciler soru sorar; cevap verirlerdi. Åžimdi benden kaçıyor, karşıma çıkmıyor. Tokat’tan, esnafın arasından, yeniden ErdoÄŸan’a meydan okuyorum. YüreÄŸin varsa, cesaretin varsa, hesap verilecek hiçbir ÅŸeyin yoksa; karşıma gelirsin. Devletin bütün imkanları önünde, devletin bütün imkanları emrinde. Ä°stersen tek başına, istiyorsan yanına bakanlarını, danışmanlarını al, arzu edersen prompterini yanına al, vallahi de billahi de tek başıma çıkacağım. Hangi televizyonu istiyorsan, senin dünya kadar yandaÅŸ televizyonun var; o televizyonlara çıkarım. Fakat karşıma çıkmaya cesaret edemiyor. BulmuÅŸ AK Parti milletvekillerini bana oradan meydan okuyor. Sen kim, meydan okumak kim? Meydan okuyorsan karşıma çık. ‘YiÄŸitler gibi, aslanlar gibi çıkacağım’ dersin. O zaman diyeceÄŸim ki; helal olsun, demek ki karşıma çıkabiliyor” dedi.

‘ÃœLKEMÄ°ZE, BARIÅžI, HUZURU GETÄ°RECEĞİZ’

Hiçbir zaman, hiçbir egemen gücün karşısında eÄŸilmediklerini anlatan KılıçdaroÄŸlu, “Kuvayımilliyeciyiz. Fakat onlar, 3-5 kuruÅŸ para için Türkiye’deki adaleti sattılar. Kaşıkçı cinayetinin dosyasını götürüp, katile temsil ettiler ve Türkiye’nin itibarını satıyorlar. Suriye tezkeresine ret verdik. SaÄŸda solda bağırıyor; vay efendim bunlar terör örgütüne destek veriyor, o yüzden Suriye tezkeresine hayır verdiler. Tokatlı kardeÅŸlerime soruyorum. Siz Türkiye’de yabancı asker postallarını istiyor musunuz, istemiyor musunuz? Biz de ‘Kendi ülkemizde yabancı asker postalı istemiyoruz’ dedik. ‘Kendi ülkelerimizde yabancı asker istemiyoruz’ dedik. Bu nedenle tezkereye ‘hayır’ oyu verdik. Beni üzen ne biliyor musunuz? Etrafta ‘MilliyetçiliÄŸim’ diyerek afra tavra yapıyorlar. Bir partinin adı da milliyetçi. Ne milliyetçiliÄŸi kardeÅŸim, bu ülkede terörle mücadeleyi bizim askerimiz, bizim polisimiz yapıyor. Bu mücadeleyi 35-40 yıldır yapıyor. 35-40 yıldır bizim askerimiz, polisimiz terörle mücadele edecek; sen gideceksin yabancı askerleri Türkiye davet edeceksin öyle mi? O zaman olmaz. O zaman adımız Bay Kemal olmaz. Biz Kuvayımilliyeciyiz. Dolayısıyla hiç kimse endiÅŸe etmesin. Ãœlkemize barışı getireceÄŸiz, ülkemize huzuru getireceÄŸiz, kamplaÅŸmayı bitireceÄŸiz. Kimlik ve inanç üzerinden siyaseti bitireceÄŸiz. Kimlik siyaset konusu olmaz, sen bak esnaf kazanıyor mu? Çiftçi kazanıyor mu?  Anne-baba kızını üniversiteye göndermiÅŸ ve aylardır iÅŸsiz geziyor, siyasetin konusu bu” diye konuÅŸtu.

İHRAÇ EDİLEN PARTİLİ PANKART AÇTI

Bu arada 7 ay önce partisinden ihraç edilen eski CHP Ä°l Genel Meclis Ãœyesi Cemal Ocak, KılıçdaroÄŸlu’nun konakladığı otele dönüşü esnasında “Sayın Genel BaÅŸkanı’m Tokat’a hoÅŸ geldiniz. Siz Ankara’dan Ä°stanbul’a adalet yürüyüşü yaptınız. Ben de sizden adalet bekliyorum” yazılı pankart açtı. Güvenlik güçlerinin müdahalesi ile Ocak, otel karşısından uzaklaÅŸtırıldı.

Burada açıklama yapan Ocak, “Kumpas kurularak, yalan söylenerek, iftira atılarak partimden ihraç edildim. Sesimi genel baÅŸkanıma duyuramadım. Zile’den 52 köy muhtarıyla otobüsle Ankara’ya genel merkeze gittim. Genel BaÅŸkan’la bizi görüştürmediler. AK Parti ile iÅŸ birliÄŸi yapmışım, ellerinden delil var mı? Ä°spat var mı? Yalan söyleyerek, hiçbir ÅŸey olmadan beni ihraç ettiler. Milletvekili, belediye baÅŸkanı, ilçe baÅŸkanı beni çekemediklerinden dolayı, yaptığım hizmetleri çekemediklerinden dolayı beni ihraç ettirdiler. Atadan bu partiliyiz, bizi dışlıyorlar. Ama hakkımı sonun kadar arayacağım” dedi.

 

Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Continue Reading
Reklam