Türkiye

İzmir’deki yangında evleri yananlar, yaşadıklarını anlattı

Yayınlanma tarihi:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

Karşıyaka ilçesi Yamanlar Dağında 15 Ağustosta saat 21.00 sıralarında çıkan yangın, rüzgarın da etkisiyle geniş bir alana yayıldı. Yangında yerleşim yerleri de etkilendi. Yangında 17 ev yandı, 105 ev boşaltıldı. 44 iş yeri de tahliye edildi. 3 mahallenin boşaltılmasına neden olan yangın, yaklaşık 1600 hektarlık alanda etkili oldu. Karşıyakada başlayan ve Bayraklı ile Çiğli ilçesine yayılan orman yangını nedeniyle kentin birçok noktası duman altında kaldı. Yangın dün 12.30 sıralarında kontrol altına alındı.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

Bayraklı ilçesi Onur Mahallesinde yaşayan ve yangında evi yanan İbrahim Mızrak (56), “Yukarıda oğlumun evi yanıyordu. Onlara yardım için gittim, hanım aradı, evimizin yandığını söyledi. Çıktım geldim ama hiçbir şey yapamadım. Ne orayı kurtarabildik ne burayı kurtarabildik. Söndürmek için geldiler ama yollar kapalıydı, her taraf yanıyordu. Yeterli gelmedi. Arabalar yoldaki rampadan giremeyince evimizi kurtaramadık. Daha önce kirada oturuyordum. Eşim hastaydı, buradaki evimi aldım. O da şimdi yandı, kül oldu gitti. Yine yerimize izin verirlerse evimizi yapmak istiyoruz. Bir kızım ilkokula, oğlum liseye, diğer kızım da üniversiteye gidiyor. Böyle ortada kaldık. 2 gündür arabada yatıyoruz” diye konuştu.

O GÜN EVDEN NEYLE ÇIKTIYSAK ONUNLA KALDIK

İbrahim Mızrakın kızı Uşak Üniversitesi 3üncü sınıf öğrencisi Yağmur Mızrak (22) ise “Yangın sırasında evde değildim. Annemle yeğenim vardı. Yangını Çiğlideyken haber aldım, itfaiyeyi aradım. Geldiğimde hala itfaiye yoktu ve ev artık alev almıştı. Çok geç müdahale edildi. Çok fazla itfaiye geldi ama çok geç geldi. Buradaki 17 evin hepsi yandı. İtfaiye geldiğinde yanımızdaki ev daha yanmamıştı. Ama itfaiye onu da söndüremedi. 9 Eylülde üniversite açılacak ama ne bir bavul var ne bavulu dolduracak eşyam ne de bilgisayarım var. Evin içindeki hiçbir şey kalmadı. Kitaplarım her şeyim gitti. O gün evden neyle çıktıysak onunla kaldık. Gecekondu mahallesi olduğu için buraların tapusu olmaz. Gelen giden tam olarak Eviniz yapılacak da demiyor. Evleri yananlar şu an ya akrabalarının evinde ya yurtta ya da ortada kaldı. Hırsızlar dadanmasın diye birçok insan arabasında yatıp, kalkıyor biz de dahil. Bu molozlar alınsın, bize destek verilsin. Bu ev yapılsın, evin içini biz doldurabiliriz. Önemli olan evimiz, mahallemiz” ifadelerini kullandı.

YANGINDA TORUNUMUN AYAKLARI YANDI

Kızı Aysun Aydın, damadı Ali Aydın ve 3 torununun yaşadığı evin yandığını dile getiren Mehmet Eliaçık (66) da “Bu evi ben yaptım, kirada durmasınlar diye onları yerleştirdim. Köyde yaşıyorum. Kızım arayınca duramadım. Arabaya atladığım gibi buraya geldim, çocuklar kurtulmuş ama ev yanmış. Yangın sırasında kızım ile torunlarım varmış evdeymiş, çatının üzerine kütük gibi bir şey düşmüş, kızım bir bakmış ev yanıyor. Küçük çocuğunu alıp çıkmış, diğer 2 çocuğu içeride kalmış. Damat içeri giriyor, kurtarıyor. Torunum çıkarken ateşe basmış, ayakları yanmış. Torunum hastanede, diğerleri de damadın kardeşinin yanında kalıyor. Burada duracakları kadar yeni bir ev yapabilirsek başka bir şey istemiyorum” dedi.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

81 İLDEKİ BÜTÜN EKİPLER BURAYA GELSE DE YANGINI SÖNDÜREMEZDİ

Mahalleliden Şahin Çetin, yangın sırasında iş yerinde olduğunu eşi ve 2 çocuğunun son anda kurtulduğunu anlattı. Çetin, “Rüzgarın etkisiyle önce Doğançay Mahallesinde başlayan yangın bize ulaştı. Bizim mahalle Doğançaya yaklaşık 5 kilometre uzaklıkta yer alıyor. İki gün devam eden yangının buraya kadar gelmesine inanamadık. Ben işteydim. Alevler Sancaklının oradayken Mahalleye doğru geliyor diye haber verdiler. Ben gelene kadar 5 dakika içinde evimiz yandı. İki çocuğum ve eşim evin içindeydi. Ağabeyim onları zar zor çıkardı. Hiç kimsenin bir suçu yok. İtfaiyeciler havadan ve karadan çalıştı. Rüzgarın etkisiyle 81 ildeki bütün ekipler buraya gelse de yangını söndüremezdi” diye konuştu.

3 YAŞINDAKİ ASTIM HASTASI OĞLU DA YANGINDAN ETKİLENDİ

Evinin yandığı anları çekilen görüntülerde izlediğini belirten Çetin, en büyük tesellisinin ailesinin hayatta kalması olduğunu dile getirdi. Astım hastası, 3 yaşındaki oğlu Miran Ümitin makineler desteğiyle yaşamını sürdürdüğünü belirten Çetin, şunları söyledi:

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

“Bizim tek isteğimiz var. Bir an önce derdimize çare bulunsun. Çünkü oğlum makineye bağlı yaşıyor. 3 yaşında. Buhar makinesine bağlı. Alerjisi var. Nefes zorluğu çekiyor. Astım hastalığına bağlı 11 gün yoğun bakımda kaldı. Sağ olsun hayırseverler buhar makinesi temin ettiler. Bir nebze de olsa yaramıza derman olmaya çalışıyorlar. Bir an önce derdimize çare bulunur umarım. Komşular eş dost akrabalarda kalıyoruz. Önümüz kış. Çocuğum bu halde ailem perişan.”

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Exit mobile version