Türkiye

İzmir – Üniversiteli İlay’ın zayıflamak için başladığı meyve serüveni girişimciliğe dönüştü

Yayınlanma tarihi:

Güncelleme:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

İZMİR Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü 3üncü sınıf öğrencisi İlay Ülker (23), kilo vermek için tüketmeye başladığı tropikal meyveler sayesinde girişimci oldu. Selçuk ilçesinde pitaya, ejder, passiflora (çarkıfelek) ve avokado meyveleri üretilen bir seranın işletmeciliğini yapan Ülker, “Bu meyveleri sadece tüketen biriydim. Ama bu denli çeşitli olduğunu, özellikle ejder meyvesinin diyabet hastalıklarında bu kadar yararlı olduğunu bilmiyordum. Bilinçlendikten sonra bu seranın bir parçası oldum” dedi.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

Yaklaşık 4 yıl önce liseden mezun olunca Longevity yani kaliteli ve uzun süreli yaşamla birlikte ketojenik beslenme ile tanışan İlay Ülker, bu süreçte tropikal meyvelere ilgi duymaya başladı. Kilo problemi yaşayan ve tropikal meyve tüketen Ülker, 6 ayda 30 kilo verdi. Bir tüketiciyken tropikal meyve danışmanı olan Ülker, mühendislik bakış açısını girişimcilik ruhuyla birleştirdi. Ülker, Selçuk ilçesinde pitaya, ejder, passiflora (çarkıfelek) ve avokado meyveleri üretilen bir seranın işletmeciliğini yapıyor.

Başlangıçta zayıflamayı amaçladığını anlatan Ülker, “6 ayda 90 kilodan 60a indim. Longevity felsefesine göre insanların yağları, zeytinyağı, ceviz yağı ve avokado gibi kaliteli yağlardan alması gerekiyor. Meyve ile beslenirken şeker yerine antioksidan içeriği yüksek olan tropikal meyvelerin tercih edilmesi gerekiyor. 2020de pandemi ile birlikte tüm insanlar bu konuda bilinçlendi. Şeker almak yerine antioksidan özellikli meyveleri tercih etmeye başladılar. Bu süreçte modern seracılık gelişti. Ege ve Akdeniz Bölgesinde modern seralarda tropikal meyvelerin üretimi arttı. Bu serada da pitaya, ejder, passiflora (çarkıfelek) ve avokado gibi pek çok tropikal meyve var. Bu meyveleri sadece tüketen biriydim. Ama bu denli çeşitli olduğunu, özellikle ejder meyvesinin diyabet hastalıklarında bu kadar yararlı olduğunu bilmiyordum. Bilinçlendikten sonra bu seranın bir parçası oldum” ifadelerini kullandı.

İKİ SENE ÖNCE İTHALDİ, ŞİMDİ İHRAÇ EDİLECEK KONUMA GELDİ

Tropikal meyvelerin Türkiye iklimine uygun olmadığı için sadece serada yetişebildiğini ifade eden Ülker, bu meyvelerin yararlarına dikkati çekerek, “Ejder meyvesi birazcık nazlı ve dikenli bir meyve. Yatırım yaptıktan sonra birkaç yıl meyveyi görmek mümkün olmuyor. Çiçeği sadece gece açıyor. O yüzden pek çok akademik makalede ayçiçeği olarak da biliniyor. Ejder meyvesi antioksidan özellikleriyle ve şifa vermesiyle bilinen bir ürün. Tat olarak da son yıllarda çok sevilmeye başladı. Marketlerde, manavlarda görmeye başladık. İki sene önce gördüğümüz tüm ejder meyveleri ithal ürünlerdi. Şu an Akdeniz ve Ege Bölgesinde tropikal seraların artmasıyla birlikte bu meyveler ihraç edilecek konuma geldi. İçindeki C vitamini 6 tane portakala eşit olan bir meyve. Bu serada üretilen sarı, kırmızı ve mor olmak üzere farklı türlerde ejder meyvesi var. İnsanların genelde damak zevkine göre öneri yapıyoruz. Ama diyabet hastaları için şeker oranı düşük olan sarı ejderi veriyoruz” ifadelerini kullandı. Ülker, halk arasında çarkıfelek olarak bilinen passifloranın da çok tercih edildiğini dile getirdi.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

Haber: Nevra UÇKAÇ – Kamera: Gökhan KILIÇ/ İZMİR,

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Exit mobile version