Türkiye

İZMİR – İkinci evlilik yıl dönümlerini, nikahlarının kıyıldığı hastanede kutladılar

Yayınlanma tarihi:

Güncelleme:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

İZMİRde, sevgilisi Güneş Özkaya Çamurun (46) ısrarıyla yaptırdığı check-upta lösemi ve lenfoma kanseri olduğu ortaya çıkan İlker Çamura (46) Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezinden (TÜRKÖK) bulunan uygun kemik iliği hastanede nakledildi. Yine bu hastanede kıyılan nikahla hayatlarını birleştiren çift, evliliklerinin ikinci yıl dönümünü kendilerine yeni bir hayat sunan doktor ve hemşirelerle birlikte kutladı.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

Güneş Özkaya Çamur ile İlker Çamur, 5 yıl önce tanıştı. Kendisine doğum günü hediyesi olarak özel bir tıp merkezinden check-up paketi alan Güneş Özkaya Çamur, sevgilisini de birlikte sağlık kontrolünden geçmeye ikna etti. Herhangi bir sağlık sorunu olmayan İlker Çamurun kan tetkik sonuçları kötü çıktı. Çamura kan kanseri ve 4üncü evre lenfoma teşhisi konuldu. Doktorlar ilik nakli yapılmasına karar verdi ve kemoterapiye başlandı. Covid- 19a yakalanan Çamur, 25 gün Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gördükten sonra, Ege Üniversitesi Hastanesine sevk edildi. Çamurun tedavisine 57 gün de burada devam edildi. Kız isteme ve nişan merasimi için 1 Mayıs 2022 tarihini planlayan çift, Çamurun hastanede yatması nedeniyle merasimleri hastane odasında gerçekleştirmek zorunda kaldı.

VERİCİ BULUNDU

Donörü olmayan Çamura, TÜRKÖKten uygun verici bulundu. İlker Çamur, nakil için 26 Temmuz 2022de Acıbadem Kent Hastanesine nakledildi. Aylarını hastanede geçiren Çamur ile nişanlısı Özkayanın nikah, kemik iliği kök hücre nakli süreci başlamadan bir gün önce, 1 Ağustos 2022de, İzmir Kent Hastanesindeki konferans salonunda kıyıldı. Çift evliliklerinin ikinci yıl dönümünü nikahlarının şahitliğini yapan hastanenin Kemik İliği Nakli Merkezi Hematoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İfran ve hemşireleriyle birlikte kutladı.

UMUT OLMAZSA OLMAZ

Çok zorlu süreçlerden geçtiklerini ifade eden Güneş Özkaya Çamur, “Önemli olan iki kişinin aradaki bağı koparmamasıydı. Bu mücadelede birlikte hareket etmesi, biri düştüğünde diğerinin onu toplaması gerekiyordu” dedi. Eşi İlker Çamurun tedavisi süresince iki kez entübe edildiğini ancak umutlarını hiç yitirmediklerini ifade eden Çamur, kısa süre sonra hayalini kurdukları bir köy evinde yaşamlarını sürdüreceklerini anlattı. Çamur, “İlker, biri nakil öncesi biri nakil sonrası iki kez entübe oldu. Bu süreçte vücudunuza çok iyi bakmanız gerekiyor. Refakatçi olarak benim de kendi vücuduma mental sağlığım için iyi bakmam gerekiyordu. Hasta da gıdaları ve ilaç takipleri de iyi yapıldığında zorlukları daha kolay atlatıyor. Umut olmazsa olmaz. Düşme noktasına da geliniyor. Ağacı, doğayı seven biri olarak; İlker hastanede yatarak tedavi gördüğünde 15 santimetre açılan bir cam kenarında refakatçi olarak hayatımı geçirdim. Sabır çok önemli. Şimdiyse ayda bir kez kontrole geliyoruz. Karşıyakada oturuyoruz. Ama bir köy evi hayalimiz vardı. 3 ay önce, Torbalı Kemalpaşa arasındaki Dağkızılca köyünde yeni bir ev aldık. Eşyalarımızı taşıyıp, kısa süre içinde orada yaşamaya başlayacağız. Kendimize daha sakin, daha keyifli, dostlarımızla bir arada olacağımız bir ortam yaratıyoruz” diye konuştu.

BEN DE BİR HAYATA DOKUNMAYI BEKLİYORUM

Kendilerine yeni bir hayat şansı sunan donörlerine teşekkürlerini ileten Çamur, kan bağışının önemine dikkat çekip, “31 Aralık 2023te gönüllü bağışçı oldum. Ben de birinin hayatına dokunmak istedim. Çünkü bizim hayatımıza da dokunan hiç tanımadığımız bir kahramanımız var. Ben de inşallah bir kahraman olmayı ve bir hayata dokunmayı bekliyorum, bunun için hazırım” dedi.

HAYATIM DAHA DEĞERLİ

İlker Çamur da öncelikle eşine minnettar olduğunu belirtip, şunları söyledi:

“Eşime minnettarım. O olmasaydı, bu süreç bu zamana kadar kolay yürümezdi. Doktorlarımız ve sağlık çalışanlarımızın ilgisi sayesinde karşınızda durabiliyorum. Ama en büyük teşekkürüm de sevgili donörümüze. Çünkü bu bir bağış değil. Bir insana yeniden bir hayat vermek. İnsanlar bunu sadece bağış olarak görmesin, yeni bir yaşamı başlatmak olarak görsün. Bu bağışta korkulacak hiçbir şey yok. Kan vermekten farksız. Kızılayda 3 tüp kan veripi bekleme sürecine alınıyorsunuz. Biriyle eşleşirseniz de donör olarak kan alıyorlar. Bütün insanların bağışçı olmasını temenni ediyorum. Şimdi hayatı daha değerli görüyorum. Çünkü bu kadar çekilen acı var, verilen emekler var. Hayatınıza değer katıyorsunuz. Hemşireler, doktorlar başımda durdu. Eşim günlerce uykusuz kaldı. Hayatım şimdi eskisine nazaran daha değerli.”

HER YENİ GÜN YENİ İYİLEŞME

Hastanenin Kemik İliği Nakli Merkezi Hematoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İfran da kemik iliği nakilinin ardından da birtakım zorlukların yaşandığını kaydetti. İlker Çamura akraba dışı vericiden kök hücre nakli yaptıklarını belirten Dr. İfran, “Nakilden sonra ikinci yılda gayet iyi durumda olduğunu görmek çok güzel. Bizim kemik iliği naklinden de beklediğimiz bu. Kemik iliğinin onun vücuduna yaptığı hasarları önlemek için ilaçlar kullanıyoruz. Ama engelleyemediğimiz reaksiyonlar oluyor. Bunlar kemik iliğinin vücudu bir şekilde yabancı görmesinden kaynaklanıyor. İlker, bu sorunları yaşadı. Görme sorunları nedeniyle gözlük kullanıyor. Işığa karşı duyarlılık ve cilt sorunlarıyla birlikte bazı enfeksiyonlar ortaya çıktı. Bunların hepsi kemik iliği naklinden sonra gördüğümüz veya görebildiğimiz komplikasyonlar ama bir şekilde bunlarla baş etmeye çalışıyoruz. Nakilden sonra her şey günlük gülistanlık olmuyor bir anda. Ama her geçen gün daha iyi olacak, her yeni gün İlkere yeni bir iyileşme hali sunacak” diye konuştu.

SÜRECİN BİR YERİNDE VAZGEÇENLER VAR

Kemik iliği bağışının gönüllülüğe bağlı bir süreç olduğunu dile getiren Doç. Dr. İfran, kesin kararlı olmadan verici olunamayacağına dikkat çekip, “TÜRKÖK ve Kemik İliği Bankası, bizim için çok önemli. Gönüllü olarak kemik iliği vermek isteyen kayıtlı insanlar var. Ancak bizim yaşadığımız sorunların başında sürecin bir yerinde vazgeçenlerin olması geliyor. Bunlar, bize ve hastaya hasar veriyor. Bu konuda bilinçli olmak gerekir. Bir kez gönüllü olduktan sonra bunun vicdani sorumluluğu çok büyük oluyor. Kesin bir karar vermediyseniz veya aklınızda soru işaretleri varsa, bunları gideremiyorsanız doktorunuzla konuşarak kemik iliği nakli için verici olmayın. Olmak istiyorsanız, süreci sonuna kadar götürün. Çünkü hastalarımız çok zarar görüyor” dedi.

Haber: Nevra UÇKAÇ – Kamera: Gökhan KILIÇ / İZMİR, DHA

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Exit mobile version