İYİ Parti’den EYT açıklaması!

İYİ Parti Ankara Milletvekili ve eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, sosyal güvenlik kurumlarının şeffaf olmaması nedeniyle EYT konusunda kapsamlı bir hazırlık yapılamadığını söyledi. EYT’lilerin haklarının her halükarda verilmesi gerektiğini belirten Yılmaz, konunun hukuki, ekonomik ve sosyal yönleri olduğunu kaydetti. Yılmaz, “EYT yük değil ödenmesi gereken borçtur” dedi.

İYİ Parti Ankara Milletvekili ve eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, İstanbul EYT Derneği’nin Twitter’daki sohbet odasında EYT’lilerin sorularını yanıtladı.

“Devlet vatandaşıyla bir kontrat yapmıştır. Bu kontrata devlet uymak zorundadır.” diyen Yılmaz, gelinen noktada devletin sözünde durmadığının görüldüğünü söyledi.

Devletin sürekliliği ilkesi uyarınca EYT konusunda da başlangıçta konulan kurala bütün yönetimlerin uyması gerektiğini kaydeden Yılmaz, bunun meselenin hukuki yönü olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

“Meselenin ekonomik finans yönü var, sosyal yönü var. Şu anda devlet size verdiği sözü tutmadığını göre geliriniz yok ama yaşamak zorundasınız. Yaşınız itibariyle de sosyal durumları ekonomik koşullara baktığımızda iş talebini yaptığınızda yaşınızdan dolayı size iş verilmiyor. Bu çok yönlü problem.”

“Devlet verdiği sözde niçin durmuyor. Sizlerden prim toplandı. Bu sistemde daha çok çalışan daha az emekliyi finanse edebilecek bir düzen olmalı ki sistem kesintisiz çalışabilsin. Bu yasa, 4447 sayılı yasa Meclis’e sunulduğunda, sunuş gerekçesinde şöyle deniyor: Nüfus giderek yaşlanıyor. Dolayısıyla daha önceki yıllarda 1 emekliyi 34 çalışan finanse ederken, 1990 yılında gelinen noktada 1 emekliyİ 1.8 çalışan emekli ediyor. Dolayısıyla sosyal güvenlik sistemi bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu yükü kaldıramaz. Daha da kötüye gitmemesi için elbette yapılması gereken şey ekonominin düzgün yönetilip şu anda 15-64 yaş arasında çalışma çağında diye tarif ettiğimiz çalışabilir nüfusun önemli bir kısmının istihdama girmesi lazım ki daha fazla çalışan daha az emekliyi finanse edebilirsin ve sürdürülebilir hale gelsin. Pandeminin başında 50 küsur milyon çalışabilir nüfustan 28 küsur milyon insan çalışırken bugün 26 milyona düştü. Yani ortak havuza yapılan katkı da giderek hazırlıyor. Sıkıntı da buradan kaynaklanıyor ama devletin bu yanlış politikasını ortaya çıkartıyor.”

Devlet kurumlarının yeterince şeffaf olmaması nedeniyle EYT’li sayısının kesin olarak bilinmediğini ifade eden Yılmaz, “Rakamları, kesin rakamları devletin arşivlerinden, devletin veri setinden alıp bir hesap kitap yapılması lazım. Bu hesap kitap yapılıyor ama kesin değil. Dolayısıyla imkanlar ne olursa olsun kazanılmış haklar yerine getirilmeli. Sosyal güvenlik sisteminin ayakta kalabilmesi için ekonominin doğru yönetilmesi, nüfusun istihdam edilenler oranının artırılması, çalışan nüfusun artırılması, istihdamın artırılması ve havuza çok daha fazla çıkıştan daha fazla girişin olması gerektiği bilincindeyiz” dedi.

Konunun İnsan Hakları Eylem Planı’nda da yer aldığını kaydeden Yılmaz, doğru reçete için doğru teşkis gerektiğini, ancak sağlıklı veri elde edilemediğini ifade etti.

EYT’nin İYİ Parti’nin seçim bildirgesinde yer alacağını, ancak EYT’li sayısının kesin olarak bilinmediğini, bunun için de EYT’lilerle birlikte bir çalışma yürütüleceğini söyledi.

2022 bütçesi Meclis’e geldiğinde EYT konusunu yeniden gündeme taşıyacaklarını ifade eden Yılmaz, “EYT’ye bütçeye yük mü?” sorusuna “Bütçedeki her kalem bütçeye yüktür. Toplumdaki servetle gelir dağılımını vergi yöntemiyle dengeli hale getirmek mümkün. EYT’yi yükten öte ödenmesi gereken bir borç olarak görmek gerekir” dedi.

Bizi takip edin: