Güvenlik
Hamile öğretmeni işten çıkaran koleje ‘ayrımcılık tazminatı’ cezası
Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir.
Takip Et
İzmirde yaşayan D.K.İ., 2020 yılında özel bir kolejde İngilizce öğretmeni olarak işe başladı. İddiaya göre, sözleşme 2021 yılında yenilendi ancak D.K.İ.nin sözleşmesi hamile kaldığı gerekçesiyle feshedilmek istendi. İşe ihtiyacı olduğunu söyleyen D.K.İ., 12 Ağustos 2021de gönderilen bir e-posta ile sözleşmesi yenilenmemiş gibi gösterilerek işten çıkarıldı. D.K.İ., avukatı Seçil Tercan aracılığıyla hamileliği nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilmesinin eşitlik ilkesine aykırı olduğu ve bu sebepten ötürü ayrımcılık tazminatı talebiyle konuyu yargıya taşıdı.
İTİRAZ SONRASI DOSYA İSTİNAFA TAŞINDI
Karşıyaka 3üncü İş Mahkemesinde açılan davada kolej yönetimi savunmasında; sözleşmenin iptal edilme sebebinin pandemi döneminde kayıtlar azaldığı ve masraflar arttığı gerekçesiyle yapıldığını dile getirdi. Davanın kısmen kabulüne karar veren Karşıyaka 3üncü İş Mahkemesi, D.K.İnin iş akdinin haksız şekilde feshedildiğine karar verdi. Mahkeme; D.K.İ.ye 7 bin 577 lira brüt kıdem tazminatı, 6 bin 865 lira brüt ihbar tazminatı, 2 bin 780 lira brüt ücret alacağı, 20 bin lira cezai şart alacağı ve 13 bin 900 lira brüt ayrımcılık tazminatı ödenmesine karar verdi. Kolej müvekkillerinin itirazları sonrası dosya istinafa taşındı.
İSPAT YÜKÜ İŞVERENE AİT
Dosyayı görüşen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3üncü Hukuk Dairesi, iş akdinin tazminat gerektirmeyecek şekilde sona erdiğine yönelik ispat yükünün işverene ait olduğunun altını çizdi. Dosyadaki delil durumu, sözleşmenin feshedileceğinin öncesinden bildirildiğine ilişkin yazılı bir belge ve delil sunulmaması, mailler ve tarihleri, önceki dönem kayıtları, davacının sağlık raporlarını göze alan mahkeme, istinaf itirazlarının reddedip, ilk derece mahkemesinin kararını onadı.
EMSAL BİR KARAR
Kararın emsal olduğuna vurgu yapan Avukat Seçil Tercan, “Müvekkilimiz hamilelik haberi aldığında derhal iş yerine bilgi vermiştir. Sözleşmesi yenilenmiş olduğu halde kendisiyle bu şartlarda çalışılamayacağı, sene ortasında bir öğretmenin ayrılmasının veliler arasında sorun oluşturacağı gerekçesiyle iş sözleşmesinin sona erdirildiği bildirilmiştir. Bu doğrultuda açmış olduğumuz davamız hakkında kabul kararı veren mahkeme, kadın öğretmenin en doğal haklarından olan hamilelik nedeniyle çalıştırılmamasını anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bularak, müvekkil adına tüm işçilik alacakları yanında ayrımcılık tazminatına da hükmetmiştir. Kadının toplumdaki yeri ve çalışma şartları nedeniyle emsal olması bakımından önemli bir karar. Zira kadının çalışma hakkı bu şekilde uygulamalarla engellenemez” dedi.
