Politika

Fatih Erbakan’dan ‘Kanal İstanbul’ açıklaması

Yayınlanma tarihi:

Güncelleme:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan, partisinin genel merkez binasında düzenlediği ‘İl Başkanları Toplantısı’ öncesi açıklamalarda bulundu. Erbakan açıklamasında, “OECD verilerine göre Türkiyede 6 milyon çocuk yoksulluk çekiyor. Türkiyede yapılan bazı araştırmalara göre ise 7 milyon çocuk yoksul. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının verilerine göre 5,4 milyon çocuk sosyal yardım alıyor. Adeta bir Afrika ülkesinin verileriyle bu noktada karşı karşıyayız. Yine Türkiyede yapılmış araştırmalar Türkiyede çocukların 3’te 2’sinin makarna ve ekmek ağırlıklı olarak beslendiğini, sağlıklı beslenemediğini ki bu ekonomik sıkıntılar dolayısıyladır. Ve bunun da çocukların zihinsel gelişimlerine, bilinçsel gelişimlerine olumsuz etki yaptığını açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Yine Türkiyede çocukların 3’te 1’inin meyveye, sebzeye ulaşamadığı, erişemediğini ortaya koyan araştırmalar var. Eskiden bildiğiniz gibi et pahalıydı, kıyma pahalıydı. Şimdi meyve ve sebze de maalesef lüks hale gelmiş durumdadır. Yine çarpıcı bir istatistik TÜİKin verileri 15-17 yaş grubundaki çocuklarımızın son dört yılda iş gücüne katılım oranı yüzde 16’dan yüzde 25’e yükselmiş. Avrupada Almanyada çocuk işçilik oranı yüzde 1’in altında Japonyada neredeyse sıfır bizde ise yüzde 25’e yükselmiş. Yani dört çocuktan bir tanesi çalışmak mecburiyetinde kalıyor. Çocuklar oyun oynayacağı yerde okullarda geleceğini şekillendireceği yerde hayata tutunmaya çalışıyor. Geçim derdiyle dertleniyor. Ailelerinin geçimine katkı sağlayabilmek için çocuk yaşta işe girmek durumunda kalıyor” diye konuştu.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

Erbakan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Her aileye en az üç çocuk çağrısı yapılırken geldiğimiz yer aile başına 1,5 çocuk. Tıpkı Avrupa gibi nüfusumuz yaşlanmaya başladı. Yakın bir gelecekte Allah vermesin Türkiyede yaşlı bezi satışları çocuk bezi satışlarında daha fazla bir noktaya gelme tehlikesiyle karşı karşıyayız. Aynen Japonyada olduğu gibi. Neden? Çünkü gençler evlenemiyor. Diğer bir önemli hususta diyelim ki bütün bu şartlara rağmen evlenmeyi başarıdır. Bu sefer de çocuk sahibi olmak istemiyor. Çünkü çocuk sahibi olduğunuz zaman geçim çok daha ağır bir hale geliyor. Bu sıkıntılardan çıkış yolu, maddi ve manevi kalkınma hamlelerini gerçekleştirecek yaşanabilir Türkiye’yi yeniden büyük Türkiyeyi kuracak olan milli görüştür, Yeniden Refah Partisi’dir. Rahmetli Erbakan Hocamızın hep ifade ettiği gibi tarihimiz bunun örnekleriyle doluydu. Milli Selamet Partisinin iktidar ortağı olduğu dönemler 1989-1994’te belediyelerde milli görüşün yaptığı efsane hizmetler 54’üncü hükümette yine milli görüşün yaptığı efsane hizmetler bütün bunlar bu sıkıntılardan kurtuluşun milli görüşle ve Yeniden Refah Partisiyle olacağını açık bir şekilde ortaya koymaktadır.”

Fatih Erbakan, “Biz Kanal İstanbulun yapılmaması gerektiğini Yeniden Refah Partisi olarak bundan birkaç sene evvel de ifade ettik ve hatta ‘Kanal İstanbul yapılmamalıdır’ diye bir kitapçık ortaya koyduk. Burada en önemli konu Kanal İstanbulla uğraşmak yerine, İstanbulun depreme dayanıklı hale getirilmesiyle uğraşılması gerekiyor. Kanal İstanbulla uğraşmak ve bu enerjiyi, bu maliyeti, imkânı, zamanı oraya harcamak yerine Türkiyenin yüzde 30’a varan genç işsizliğini 11 milyona varan işsizler ordusunu işe ve istihdama kavuşturmak için harcamak gerekiyor diye söyledik. Diğer taraftan birinci dereceden deprem bölgesi olan bir yere 5 milyon insanı daha getirecek olan bir üçüncü İstanbul, üçüncü bir İstanbul yakası daha oluşturacak olan böyle bir projenin uygun olmadığını ifade ettik. Bizim Anadoluyu doldurmamız, boşalan köylere geri dönüşü sağlamamız İstanbuldaki 16 milyonluk nüfusu dengeli bir şekilde Anadoluya aslında dağıtmamız tersine göçü sağlamamız gerekirken daha Anadoludan 5 milyon insanı daha İstanbula getirmenin uygun olmadığını ifade ettik. Ayrıca İstanbula su sağlayan su kaynaklarına, su havzalarına, çevreye çok önemli olumsuz etkileri olacağını bilim adamları ifade ediyorlar. Ekolojik dengeye zarar vereceğini ifade ediyorlar. Bütün bu sebeplerle bütün bu mahsurları nedeniyle biz de Kanal İstanbul projesine karşı olduğumuzu ifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

Cumhurbaşkanlığı adaylığını dana önce ilan ettiklerini hatırlatan Erbakan, “Bununla ilgili bir geri dönüşün söz konusu olmayacağını ifade ediyoruz. Cumhur İttifakıyla tekrardan bir birlikteliğin artık mümkün olmadığını da net bir şekilde ifade ediyoruz. Ve baraj problemimizin olmadığını da görüyoruz. Buna rağmen daha güçlü bir şekilde seçimlere girmek bir sinerji oluşmasına vesile olmak bakımından milletvekili parlamento seçimlerine yönelik bir ittifakın içerisinde olabiliriz. Bunun içerisinde de tabii Gelecek Partisi olabilir, İYİ Parti olabilir, Saadet Partisi olabilir. Bu partilerle bir ittifak içerisinde olma ihtimalimiz olabilir ama bununla ilgili herhangi bir görüşme, herhangi bir adım şu ana kadar olmadı. Sadece sorunuz üzerine bir cevap olarak ifade ediyorum. Ama bu olmasa da biz kendimiz de barajı açmayla ilgili problemimiz olmadığını ifade ediyorum” dedi.

Erbakan, “Sayın Ümit Özdağ ve Sayın Ekrem İmamoğluyla ilgili henüz bir ziyaretimiz gerçekleşmedi. Bununla ilgili de bizim arkadaşlarımızla herhangi bir değerlendirmemiz de olmadı. Bununla ilgili kurullarımızla, partimizle istişare edip o şekilde hareket etmemiz daha uygun olur. Ancak burada söylediğimiz sürecin çok sert yürütüldüğü, bu tutuklamalar yerine kendilerinin tutuksuz olarak da yargılanabileceğini çünkü adli kontrol imkânı var. Ev hapsi imkânı var. Yurt dışına çıkış yasağı konulabilir. Bir tanesi bir siyasi partinin genel başkanı sadece görüşlerini ifade etmiş. Diğeri İstanbulda üç kere seçim kazanmış İstanbul halkının yarıdan fazlasının oyunu almış. Bunların adresi belli, yeri belli. Kaçma imkanları, ihtimalleri yok. Kaldı ki bu olsa bile dediğim gibi bununla ilgili tedbirler alınabilir. Süreç bu kadar sert yürütülmeseydi ve tutuksuz yargılansalardı tabii daha uygun olurdu, görüşüne sahibiz. İnşallah tabii yargılamanın da siyasi etkilerden uzak adil bir yargılama olmasını ve gerçeklerin ayan beyan ortaya çıkmasını temenni ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Exit mobile version