Sosyal medyada bizi takip edin

Politika

Erdoğan: Terörsüz Türkiye hedefini gerçekleştirme noktasında daha güçlü konumdayız

Yayınlanma tarihi:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonunda polis, jandarma ve sahil güvenlik personeli ile düzenlenen iftar programında konuştu. Tüm şehitlere rahmet dileyerek sözlerine başlayan Erdoğan, “Mukaddes kitabımız ve hayat rehberimiz Kuran-ı Kerim bizlere, şehitlerin ölmediğini, yaşadıklarını, bizim bunu hissedemeyeceğimizi, Allah katında onların rızıklandırıldıklarını bildiriyor. Biz de bu ilahi müjdeye inanıyor ve tüm kalbimizle iman ediyoruz. Biliyoruz ki şüheda, yani şehitler, peygamberlere özellikle de peygamberimize komşudur. Evliya yurdu, dervişler otağı, şüheda menbaı bu aziz topraklar için bedel ödeyen gazilerimize de ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum” dedi.

KİMSE BİZİ BU TOPRAKLARDAN SÖKÜP ATAMAZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiyenin masa başında kurulan bir devlet olmadığını dile getirerek, “Bizler, üzerinde özgürce yaşadığımız bu toprakların bin yıllık evlatları, bin yıllık ev sahipleriyiz. Kimse buraları bize altın tepside sunmadı. Türkiye, masa başında kurulmadı. Birilerinin ihsanı olarak vücut bulmadı. Biz bu toprakları kanlarımızla ve alın terimizle sulayarak kendimize vatan eyledik. En doğusundan en batısına, en kuzeyinden en güneyine ülkemizin her bir karışı için gerektiğinde ölümü göze aldık. Devletimiz üzerinden ameliyata kalkışanlara en güçlü cevapları vererek bugünlere geldik. Karada, havada, denizde, mukaddes vatan topraklarını koruyan siz kıymetli kahramanlarımız, bu ülkenin ve milletin düşmanlarının aşamadığı hiçbir zaman da aşamayacağı çelikten birer kalesiniz. Gabarda aşamadılar, Cudide aşamadılar, Tendürekte aşamadılar, Bestler Deresinde aşamadılar. Hep siz oralarda, onları inlerine gömdünüz ve şu ana kadar o imanla, o aşkla yine gömmeye devam edeceksiniz. Sizler, polisiyle, jandarmasıyla, sahil güvenliğiyle, güvenlik korucusuyla işte bugün burada olduğu gibi yan yana sırt sırta olduğunuz müddetçe, Allahın izniyle kimse bizi bu topraklardan söküp atamaz. Aynı şekilde mülkümüz, canımız, bayrağımız ve bütün kutsal değerlerimiz emniyet altındaysa hiç kuşkusuz bunda sizin çok büyük emeğiniz var. Ne denli şartlar altında vazifenizi yerine getirdiğinizi, Türkiyenin güvenliği için nasıl bir özveride bulunduğunuzu gayet iyi biliyorum. Rabbim hepinizden razı olsun, ayağınıza taş değdirmesin diyorum” ifadelerini kullandı.

SURİYEYE DÖNEN KARDEŞLERİMİZİN SAYISI 873 BİNİ BULDU

Türkiyenin stratejik konumunun imkanlar sunduğu gibi zorlukları da bünyesinde barındırdığını ifade eden Erdoğan, “Komşumuz Suriyede 13,5 sene boyunca bedel ödemek pahasına doğru olanı, ahlaki ve vicdani olanı yaptık. Bu millete ikinci bir Boraltan Köprüsü utancı yaşatmayacağız. Öyle dedik ve her türlü riski göze alarak, böyle bir utanç lekesini tarihimize bulaştırmadık. Bu süreçte çok ağır baskı gördük, acımasızca eleştirildik hatta ihanetle suçlandık. Peki, sonuçta ne oldu? Irkçılık yapanlar kaybetti. Mazlumları otobüslere doldurup terör örgütlerine ve eli kanlı zalimlere göndermek isteyenler kaybetti. 8 Aralıkta Suriye halkı, 61 yıllık karanlığın ardından zalim rejimi devirdi ve özgürlüğüne kavuştu. Devrimden bu yana 133 bin Suriyeli misafirimiz gönüllü ve onurlu bir şekilde doğdukları topraklara geri döndü. Bugüne kadar Suriyeye güvenli bir şekilde dönen kardeşlerimizin sayısı ise 873 bini buldu. Suriyede düzen ve istikrar güçlendikçe inşallah bu sayı daha da artacak. Daha önce de dikkat çektiğim gibi kimseyi zorlamayacağız ama dönmek isteyen kardeşlerimize de gereken kolaylığı sağlayacağız” diye konuştu.

BİZ, BARIŞIN TARAFINDA OLDUK

Erdoğan, Gazzede 471 gün süren soykırım ve katliamda küresel, Siyonist lobinin tüm baskılarına rağmen Gazzelilere cesaretle sahip çıktıklarını dile getirerek, şunları söyledi:

“Neticede, Gazzedeki insanlık sınavını alnının akıyla veren birkaç ülkeden biri elhamdülillah Türkiye oldu. Bugün, pek çok ülke Filistin halkının yüzüne bakamazken biz Gazzeli kardeşlerimizin samimi dualarına mazhar oluyoruz. Rusya-Ukrayna savaşında yine benzer tercihlerle karşılaştık. Hemen herkes savaşa odun taşırken biz barışın tarafında olduk. Geçmişte bize laf söyleyenlerin hemen hepsi, bugün hükümetimizin dengeli politikasına hak vermek zorunda kalıyor. İster rakibimiz isterse dostumuz olsun hemen herkes Türkiyenin çok kritik zamanlarda çok doğru ve öngörülü hamleler yaptığını ifade ediyor. Daha burada saymaya kalksak saatlerimizi alacak pek çok meselede biz daima önce milletim önce memleketim şiarıyla hareket ettik. Türkiyenin menfaatleri neyi gerektiriyorsa onu kararlılıkla uyguladık. Sadece dış politikada değil, iç siyasette de duruşumuz hep bu yönde oldu.”

TERÖR TEHDİDİ BİTME NOKTASINA GELDİ

Terörle mücadeledeki en büyük kazanımın FETÖnün tasfiyesi olduğunu söyleyen Erdoğan, “Gezi olaylarında, 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişiminde, 15 Temmuz kanlı darbe teşebbüsünde, doğrudan istiklalimizi hedef alan daha nice hain saldırıda ülkemizdeki bazı çevrelerin nerelere savrulduğunu hiçbirimiz unutmadık ve unutmuyoruz. Elini vicdanına koyan herkes şunu kabul etmektedir: Türkiye, maruz kaldığı onca ihanete ve saldırıya rağmen bugün güvenlik noktasında herhangi bir zafiyet yaşamıyorsa bunun sebebi vaktinde atılan uzak görüşlü adımlarımızdır. Bu süreçteki en büyük kazanımlarımızdan biri de FETÖnün tasfiyesidir. FETÖ terör örgütü, yıllarca emperyalistler namına ülkemiz aleyhine tetikçilik yapmıştır. Milli projelerimizin engellenmesinden kimi siyasi cinayetlere, ajanlık faaliyetlerinden terörle mücadelemizin sekteye uğratılmasına kadar birçok ihanetin, kalleşliğin ve operasyonun gerisinde bu örgüt bulunuyordu. Emniyet teşkilatımızı, ordu ve jandarmamızı FETÖcü hainler başta olmak üzere hukuk dışı yapılardan temizledikçe hem kendimize güvenimiz arttı hem de terör örgütleri ve suç şebekeleriyle daha etkin mücadele imkanına kavuştuk. Güvenlik güçlerimizin yıl boyu süren operasyonları sayesinde sınırlarımız içerisindeki terör tehdidi bitme noktasına geldi. Bir dönem teröristlerin cirit attığı köy, mezra ve yaylalarda artık güven ve huzur ortamı hakim” dedi.

KİŞİSEL HESAPLAR PEŞİNDE ASLA DEĞİLİZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak ve Suriyedeki harekatlarla terör unsurlarının hudutlardan uzaklaştırıldığını ifade ederek, “Son 8-10 yılda, bugün Terörsüz Türkiye diye tarif ettiğimiz hedefimize giden yoldaki pek çok taşı, mayını, engeli temizledik. Başta sınır ötesi operasyonlar olmak üzere terörle mücadele irademiz çok sık eleştirildi, hatta sabote edilmek istendi. Ama biz asla yılgınlık göstermedik, karamsarlığa kapılmadık, hedeflerimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerledik. Bugün, terörsüz Türkiye hedefini tüm boyutlarıyla gerçekleştirme noktasında daha güçlü, daha kararlı, daha avantajlı bir konumdayız. 40 yıldır milletimizin kanını, canını ve kaynaklarını sömüren bir beladan kalıcı ve kati olarak kurtulmaya hiç olmadığı kadar yakınız. Milletine karşı sorumluluk duygusu taşıyan bir siyasetçinin böyle bir fırsata sırtını dönmesi düşünülemez. Avantajımızı, 85 milyonun tamamının hayrına olacak bir sonucun çıkmasını en iyi şekilde değerlendirmekle mükellefiz. Biz, kişisel hesaplar peşinde asla değiliz. Biz sadece ve sadece milletin istikbalini düşünüyoruz. Türkiye için en doğrusunu, en isabetlisini yapmanın derdindeyiz. Amacımız hiçbir güvenlik görevlimizin, hiçbir evladımızın burnunun dahi kanamayacağı kalıcı bir güven iklimini içeride ve dışarıda tesis etmektir. Gayemiz, Türkiye Yüzyılını bölgemizde barışın, kardeşliğin, dayanışmanın yüzyılı haline getirmektir. Aklını, hırsına esir etmeyen herkes şu gerçeği çok net görebiliyor. Bölgemizin ve dünyanın tarihi bir yeniden yapılanma sürecinde olduğu bir dönemde Türkiye olarak bizim çok dikkatli davranmamız gerekiyor. Soykırım şebekesinin yeni haritalarda bölgemizi bölme niyetlerini ilan ettiği günlerde bizim de politikamızı buna göre belirlememiz icap ediyor. Oynanan oyunun tekrarına izin verirsek ne atalarımız ne de gelecek nesiller bizi affeder. Sultan Alparslanın ve Selahaddin Eyyubinin torunları olarak el ele gönül gönüle verecek, Siyonistlerin bölgemizde yeni ameliyatlar yapmalarına Allahın izniyle müsaade etmeyeceğiz. Şu gerçeği de söylemekte fayda görüyorum; Bin yıllık kardeşliğimizin arasına örülen terör duvarını yıkıp attığımızda demokraside, özgürlüklerde, refahta, bölgesel kalkınmada inşallah daha hızlı yol alma imkanını elde edeceğiz. Zehir tacirlerinden çetelere, milletin malına ve canına kast eden canilerden suçta kibirlenenlere kadar kendisini devletten, hukuktan, yasalardan üstün gören kim varsa hepsiyle mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” diye konuştu.

Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Continue Reading
Reklam
Yorum yapmak için tıkla

Yorum Yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir