Politika
Erbakan: Önce 31 Mart’ta yerel seçimlerde, arkasından da 2028’de iktidar olacağız
YENİDEN Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, “Türkiyenin üye sayısı bakımından en büyük 3üncü partisi olarak ve o tempo devam edip seçimlerden sonra birkaç ay içerisinde 1 milyon hedefini de aşacağız. Önce 31 Martta yerel seçimlerde, arkasından da 2028de iktidar olacağız inşallah” dedi.Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, 31 Mart yerel seçimleri çalışmalarında, Giresundaki mitingde halka seslenerek, “Bugün gazeteler, televizyonlar, anket firması sahipleri, siyaset bilimciler, sosyologlar hatta rakip siyasi parti içerisindekiler dahi tek bir hususta mutabık kalmışlar. O husus da şudur; 31 Martta Türkiye genelinde oylarını artıracak tek parti Yeniden Refah Partisidir, hususudur. Yalnız tek bir konuda anlaşamıyorlar. Oylarını arttıracak ama 2ye mi, 3e mi, 4 e mi katlayacak? Biz de diyoruz ki, geçen seçimlerde bize diğerlerinin içerisinde yer veriyordunuz. Yüzde 1 bile oy alamayacağımızı söylüyordunuz ama biz yüzde 3e yakın oy aldık. Şimdi yine aynı anket firmaları yüzde 6, yüzde 7 gösteriyor. Yüzde 1 bile göstermezken yüzde 3 aldıysak, bunlar 6-7 gösterdiğine göre yüzde 20nin üzerinde oy alacağız inşallah. En büyük oy patlamasını ve bazı içinde en büyük sürprizi Yeniden Refah Partimiz gerçekleştirecek. Bunun en güzel ispatı ise partimizin resmi yeni üye sayılarındaki artışlar. Eylül başında 260 binle başladı. Bugün geldiğimiz nokta 470 bini aştık ve adım adım 500 bine doğru gidiyoruz. Bu ne demek? Türkiyenin en hızlı büyüyen partisi, Yeniden Refah Partisi demek. Türkiye siyasetinin parlayan yıldızı demek ve 31 Martta sandıkları patlatacak demek, Allahın izniyle. Üye kayıtlarının hızına biz bile yetişmiyoruz. Günlük 2 bin 500 yeni üye kaydı yapıyoruz. Seçimlere 500 binin üzerinde üyeyle gireceğiz. Türkiyenin üye sayısı bakımından en büyük 3üncü üye sayısı olan partisi olarak ve o tempo devam edip seçimlerden sonra birkaç ay içerisinde 1 milyon hedefini de aşacağız. Önce 31 Martta yerel seçimlerinde iktidar, arkasından da 2028de iktidar olacağız inşallah” diye konuştu.VATANDAŞIN BANKAYA BORCU 6 MİLYARDAN 2,5 TRİLYON LİRAYA ÇIKTIAçlık sınırı konusuna değinen Erbakan, “Açlık sınırı, 19 bin 500 lira olmuş emekli maaşı ise 10 bin lira, asgari ücret 17 bin lira. Milyonlarca emekli ve 10 milyon asgari ücretli, bugün açlık sınırının altında yaşamak mecburiyetinde kalıyor. Yoksulluk sınırı 53 bin lira oldu. Bu yeni fiyatlarla, bu enflasyon ortamında 53 bin liranın altında gelirin varsa, bu ülkede fakirsin. Bu matematiğe göre Türkiyede halkın yüzde 85i yoksul, yüzde 45i açlık sınırının altında. Onun için banka kredisine ve kredi kartına gitmek zorunda kalıyor. 20 sene de vatandaşın bankaya borcu 6 milyar liradan 2,5 trilyon liraya çıktı. Yani 400 misli borçlandık. Bakın bugün Sağlık Bakanlığı ramazanda dengeli beslenmek için bir menü açıklıyor. Diyor ki; bu peynirden bu kadar, bu kadar gram süt, bu kadar gram karbonhidrat yazmışlar. Bunların toplam 1 aylık bedeli 32 bin lira yapıyor. Yani 4 kişilik bir ailenin ramazanda iftar ve sahurda dengeli ve sağlık beslenebilmesi için 32 bin lira lazım” dedi.SEÇİME KADAR DOLAR 38 LİRA OLURSA ŞAŞMAYINMili Görüş ekonomisinin uygulanması gerektiğini söyleyen Erbakan, “Geçen seçimden önce dolar 19 liraydı. Bugün 34 liraya dayandı. Bu hızla giderse seçime kadar dolar 38 lira olursa şaşmayın. 2 seçim arasında dolar kuru 19 liradan, 38 liraya fırlıyor ve halen daha siz enflasyon düşecek hikayesi anlatıyorsunuz. Dolar kurunun 2ye katladığı bir ortamda bu kadar da ithalata bağlı ekonominin olduğu ülkede enflasyon düşer mi Allah aşkına? Bir yandan enflasyon düşecek hikayesi ile milleti avutuyorlar, öbür taraftan orta vadeli programda yıl sonu enflasyon yüzde 45 olacak yazmışlar. Kendi kendileriyle çelişiyorlar. Doların 45 lira olduğu ülkede enflasyon düşer mi Allah aşkına? Hem dolar yıl sonunda 45 lira olacak diyor, hem de merak etmeyin bu baharda, bu yazda, bu yıl sonunda enflasyon düşecek diyor. Hepsi hikaye. Milli Görüşün ekonomi modeli uygulanmadığı için kaynaklar, imkanlar imtiyazlı holdinglere gidiyor. İsrafa gidiyor ve faize gidiyor. Milli Görüşün ekonomi modeli uygulandığı zaman, üretime istihdama ve ihracata dayalı bir ekonomi modeli. İşte kurtuluş bununla mümkün. Bununla mümkün olduğu için de milletimiz kurtuluşu Yeniden Refahta, Milli Görüşün temsilcisi olan bizim partimizde görüyor, akın akın Yeniden Refaha koşuyor. Ve yine milletimiz bu ekonomik sıkıntıları gördükçe merhum Erbakan Hocamızın Başbakan olduğu dönemi hatırlıyor, o dönemdeki Milli Görüş bereketini hatırlıyor ve o Milli Görüşün temsilcisi olan Yeniden Refah Partimize koşuyor. Erbakan Hocamızın Başbakan olduğu dönemde işçiye yüzde 125, memura yüzde 200, BAĞ-KUR emeklisine yüzde 320 maaş zammı yapıldı. Bu ülkede yaşandı bu olay. Emekliler, Bizim harçlığımızı maaş haline Erbakan Hocamız getirdi diyor. İşte Milli Görüşün bereketi bu” diye konuştu.İMAN VARSA İMKAN DA VARDIRErbakan, konuşmasının devamında şunları söyledi:”Kaynak paketlerimiz hazır. Referanslarımız hazır. İş bitirme belgeleri hazır. Geçtiğimizde Milli Görüşte bereket nasıl yaşandıysa şimdi bugün de yine aynı bereket yaşanacak. İşte bunun için 31 Martta kullanacağınız oyların iki büyük önemi var. Birincisi 1 Nisandan itibaren ahlaklı belediyeciliğin başlaması, ikincisi de 31 Martta muazzam bir oy patlaması yapacak Yeniden Refah Partimizin bu güçle gidip 2028de iktidar olabilmesi. 2028de iktidar olacak ki bu ekonomik krizi, bu borçları, bu faizleri, bu enflasyonu ortadan kaldırabilsin. Millete erzak, sadaka, kömür, makarna dağıtmak yerine milletin alım gücünü refah seviyesini arttırsın. İşte Milli Görüş ekonomisi bu demek. İktidar partisi ile belediye başkanının partisi farklı olursa ilimize, ilçemize hizmet gelmez. Ne münasebet. Bunun en güzel cevabı, 89da ve 94te Refah Partili belediyelerin yaptığı efsane hizmetlerde yatıyor. 89da, 94te ve 95te iktidarda Refah Partisi mi vardı? O efsane hizmetleri iktidar partisi başka parti olmasına rağmen yaptılar. Dolayısıyla bu hikayelere asla kulak asmayın. Şimdi de 1 Nisandan sonra iktidar partisi başka belediyede de olsa ahlaklı belediyecilik kollarını sıvayacak, beslemeyi çekecek. İman varsa imkan da vardır diyecek ve yeniden o dönemi başlatacaktır inşallah.”