Ekonomi
Enerjisa Üretim, 30’uncu enerji santralini devreye aldı
Enerjisa Üretim, tüm fazları tamamlandığında 60 türbin ile 250 MW kurulu güce sahip olacak Uygar RESin ilk fazını işletmeye aldı. Şirketten konuya ilişkin yapılan bilgilendirmede şu ifadelere yer verildi:
“Bu yatırım, Enerjisa Üretimin YEKA-2 ve YEKA RES-2024 süreçlerinde hayata geçireceği toplam 1.750 MW kurulu güç olacak.Tam kapasiteye ulaştığında yılda yaklaşık 1 milyar kWh temiz enerji üretecek. Bu üretim, yaklaşık 500 bin hanenin yıllık elektrik tüketimine eşdeğer temiz enerji anlamına geliyor. Ayrıca, proje sayesinde yılda yaklaşık 600 bin ton karbon salımı engellenerek çevreye ve sürdürülebilirliğe somut katkı sağlanacak.
“Tamamlandığında Türkiyenin en büyük ikinci rüzgâr enerji santrali olma özelliği taşıyacak Uygar RES projesi, yalnızca temiz enerji üretimiyle değil; yerli üretimi destekleyen teknolojik ve dijital altyapısıyla, mühendislikten saha operasyonlarına uzanan istihdam zinciriyle ve bölge ekonomisine sağladığı doğrudan katkıyla kalkınmaya da yön veriyor.
“Enerjisa Üretim, yaklaşık 4.000 MW kurulu gücü ve 30 santraliyle Türkiyenin enerji ihtiyacının yüzde 4-5lik bölümünü karşılayarak arz güvenliğinde stratejik bir omurga görevi üstleniyor. Uygar RES ile enerji üretim portfolyosunu daha da güçlendiren Enerjisa Üretim, Türkiyenin yenilenebilir enerji dönüşümündeki öncü rolünü, sürdürülebilir ve yerli kaynaklara dayalı büyümesini kararlılıkla sürdürüyor.”
RÜZGÂR ARTIK SADECE DOĞADAN DEĞİL, BİZİM VİZYONUMUZDAN DA ESİYOR
30uncu santralin, sadece sayısal bir eşik değil, daha büyük bir etki, daha derin bir sorumluluk ve ileriye dönük vizyonun simgesi olduğunu ifade eden Enerjisa Üretim CEOsu İhsan Erbil Bayçöl şu açıklamalarda bulundu:
“Türkiyenin enerji dönüşümünde öncü bir aktör olmanın getirdiği sorumlulukla, 30uncu santralimiz Uygar RESi devreye alarak yerli ve yenilenebilir enerji ekosisteminin gelişimine güçlü bir katkı sağlıyoruz. Balıkesir, İzmir ve Manisa il sınırları içerisinde bulunan bu dev yatırım, tamamlandığında Türkiyenin en büyük ikinci rüzgâr enerjisi santrali olacak. Yıllık yaklaşık 1 milyar kWhlik üretim kapasitesiyle enerji bağımsızlığımıza ve iklim hedeflerimize doğrudan katkı sunacak. Enerji bağımsızlığımıza sunduğu doğrudan katkının yanı sıra, daha rekabetçi elektrik fiyatları ve güvence altına alınan elektrik tedarikiyle de stratejik bir değer taşıyacak.
“Bizim için her yeni santral, yalnızca enerji üretimi değil; yerli teknoloji, insan kaynağı, Ar-Ge ve sürdürülebilirlik anlamına geliyor. Uygar RESte türbinlerin kule, kanat ve jeneratör gibi kritik bileşenlerinin Türkiyede üretilmiş olması, bu yaklaşımın en somut göstergesi. Yerli ekipman, mühendislik gücü ve yenilikçi çözümlerle kurduğumuz altyapı, Türkiyenin gelecekteki enerji omurgasını da şekillendiriyor. Aynı zamanda, bu yatırımlar yerli sanayi gruplarının üretim verimliliğini artırıyor, ihracatla ekonomimize ek değer kazandırıyor.
“Yenilenebilir enerji yatırımlarımızla sektörün vizyonuna yön vererek sektöre de ilham kaynağı olduğumuza inanıyoruz. Uçtan uca kadınlar tarafından yönetilen Ovacık RES, darkplant (insansız) işletim altyapısıyla öne çıkan Akköy RES ve Harmancık RES gibi projelerimiz, bu yaklaşımımızın somut örnekleri arasında yer alıyor.
“1.750 MWlık YEKA yatırımlarımız, hibrit santraller, batarya enerji depolama tesisleri, kapasite artışları, birleşme ve satın almalar ile büyümemizi sürdürüyoruz; bu projelerin tamamlanmasıyla birlikte Türkiyenin rüzgar toplam kurulu gücüne yaklaşık yüzde 15 oranında katkı sağlayacağız. Bu güçlü altyapının arkasında ise 2,5 milyar dolar değerindeki toplam yatırım yer alıyor. Son 10-15 yılın Türkiyedeki en büyük yenilenebilir enerji yatırımı olan bu portföy, aynı zamanda sorumlu büyümenin ve uzun vadeli stratejimizin de göstergesidir.
“Yenilenebilir enerji yatırımımızla sektöre güç katmaya, Türkiyenin yeşil enerji yolculuğuna katkı sağlamaya ve iklim pozitif bir geleceği mümkün kılmaya kararlılıkla devam edeceğiz.”