Türkiye

‘Eber Gölü 2,5- 3 yıl içinde tamamen kuruyabilir’

Yayınlanma tarihi:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

Çay, Bolvadin ve Sultandağı sınırlarında yer alan Eber Gölü, birçok endemik bitki ve hayvanı barındırıyor. Türkiyenin 12nci büyük gölü olarak nitelendirilen Eber Gölü, ulusal öneme sahip sulak alanlardan biri. AKÜ Doğa Koruma ve Biyoizlem Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Uğur Cengiz Erişmiş, göldeki suyun 75- 80 santimetre derinlikte olduğunu belirterek, 2,5- 3 yıl içinde gölün kuruyabileceğine dikkati çekti.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

KIYIDA 30, ORTALARDA 75-80 SANTİM

Gölde su derinliğinin kıyıda 30, orta noktalarında 75-80 santimetre olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Erişmiş, “İklimsel kuraklığın Afyonkarahisarı bağlayacağını daha önce ifade etmiştim. Bu bağlam içerisinde ele aldığımız zaman, mart ayından itibaren aslında yağışlar geçen yıllara göre çok iyiydi. Fakat iklimsel kuraklığa bu dönem girildi ve mevsimsel sıcaklığın çok üstünde olunca kıyı tarafında 7 kilometrelik çekilme söz konusu. Yine suyun derinliği olarak ele aldığımızda, kıyıda 30 santim, orta noktalarında ise 75-80 santim civarında derinliğe sahip. Şu an bir kriz içerisindeyiz” dedi.

ŞU ANDA BALIK DİYE BİR ŞEY YOK

Eber Gölündeki kurumanın iklim krizinin yanı sıra, bilinçsiz su kullanımından da kaynaklandığını aktaran Prof. Dr. Uğur Cengiz Erişmiş, kurumanın oluşturduğu risklerden bahsetti. Geçmişte artezyen kuyularından 40 metrede çıkarılan suyun günümüzde 600- 900 metreye kadar indiğini aktaran Prof. Dr. Erişmiş, bu suyun tarımda kullanılmasının zararlı olduğunu söyledi. Göl çevresindeki suyun azalmasıyla karasal bir bitki olan endemik Eber Sarısına yayılım alanı açıldığını kaydeden Prof. Dr. Erişmiş, “Bu endemik tür açılıyor demek değil, orada var olan diğer türleri baskılayıcı bir unsur oluşturmuş oluyor. Bu da bir tehlike aslında. Göl içerisinde şu anda balık diye bir şey yok. Diğer taraftan 147 kuş türü var diye ifade ediyoruz ama şu anda göç eden kuşlar da burayı konaklama yeri olarak görmüyor. Nitekim en net örneğini pelikanlarda görebiliriz. Eskiden pelikanlar göl içerisinde oldukça yer alıyordu, şimdi bulamıyoruz” diye konuştu.

KORUMA ALTINDAKİ 8 GÖL ARASINDA

Eber Gölünün Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından koruma altına alınan 8 göl içerisinde yer aldığını vurgulayan Prof. Dr. Erişmiş, “Tarım ve Orman Bakanlığınca 8 göl belirlendi. O toplantıdaydım geçen hafta. İçerisinde Eber de yer alıyor. Burada halkımızı duyarlılığa davet ediyorum. Suyu idareli kullanmamız gerektiğinin bilincine varmamız lazım” dedi.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

2,5- 3 YIL SONRA KURUYABİLİR

Eber Gölünün yakın zamanda tamamen kuruyacağına işaret eden Prof. Dr. Uğur Cengiz Erişmiş, “Çok değil, bu riskleri dikkate almazsak, iklim değişikliğine uyum normlarını kabullenmez ve ona göre adım atmazsak, maksimum 5 yıl diyorum. Bu da yine kalbimle söylenen 5 yıl. Zihnim 2,5- 3 yıl diyor. Şu anda Akşehirde su yok ve Akşehir de artık göl niteliğini kaybetmiş durumda. Eber Gölü de adım adım bu sürece yaklaşıyor” diye konuştu.

SAYAÇ KONULMASI GEREKİYOR

Eber Gölü çevresindeki tarım arazilerinde sulamaların sayaçla yapılması gerektiğine dikkati çeken Prof. Dr. Erişmiş, bu konuda gerekli önlemlerin alınması, yasal düzenleme ve yönetmeliklerin hazırlanması gerektiğine işaret etti. Prof. Dr. Erişmiş, şöyle konuştu: “Bu kanun ve yönetmelikler içerisinde suyun çekilmesiyle ilgili kısım iyi araştırılıp, suyun mutlaka maden statüsü içerisinde yer alması gerekiyor. İkincisi, maden statüsü içerisine alındıktan sonra acilen suyu koruma yasasının çıkarılması lazım. Tarlaya 24 saat, 48 saat, 3 gün, 1 hafta devamlı suyu açın, kimse niçin açık bıraktığınızı söylemez. Ceza yazmaz veya bu türlü cezaların da maddi karşılığı olmadan direkt 2 veya 3 yıldan itibaren başlayan cezalarla cezalandırılması gerekiyor. Nitekim üçüncü önlem, Türkiye genelindeki önlemlerden bahsediyorum. Mutlaka barajlar çevresinde sulama alanları içerisine sayaçların koyulup, göl çevresinde veya sulamaya ihtiyaç olan yere merkezi sulama sistemlerinin sayaca bağlı devam etmesi gerekiyor.”

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Exit mobile version