Emeklilik
Doğum Borçlanmasında ‘Önce Sigorta’ Şartının Kaldırılması: Kadınlara Adil Bir Çözüm
Kadınlardan haklı talep! Doğum borçlanmasına yeni düzenleme şart.
Türkiye’de emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) konusundaki yasa değişiklikleri, bu sorundan etkilenen kesimler arasında büyük umut yarattı. Ancak, yapılacak bir düzenleme ile ilk sigorta giriş tarihi 8 Eylül 1999 öncesi olanlar için yaş koşulunun kaldırılması sağlansa bile, emekli olamayan önemli bir nüfus mevcut. Bu grupta emeklilik için sadece yaş değil, aynı zamanda prime de takılan kadınlar, sigorta prim gün sayısını tamamlayamadıkları için emekli olamıyorlar.
Bu makalede, bu sorunu yaşayan kadınların mağduriyetini azaltabilecek bir çözüm olan doğum borçlanmasında aranan “doğumun sigorta başlangıcından sonra gerçekleşmiş olması” şartının kaldırılmasını ele alacağım. Bu çözümün kısmi ve sınırlı olduğunu belirtmek önemlidir. Kadınların emeklilikte karşılaştığı büyük sorunların çözülmesi için daha kapsamlı reformlara ihtiyaç vardır. Ancak, mevcut durumda hem yasal hem de toplumsal açıdan ciddi bir haksızlık söz konusu. Bu yazıda, bu haksızlığın yasal, toplumsal, iktisadi ve demografik temelleriyle nasıl giderilmesi gerektiğini inceleyeceğiz.
Emeklilikte Yaşa Takılan Kadınlar
1999 yılında yapılan değişiklik öncesinde emeklilikte yaş koşulu bulunmuyordu. Kadın işçiler, 20 yıl sigortalılık süresi ve 5 bin gün prim ödemesiyle emekli olabiliyordu. Ancak 1999’da yapılan yasa değişikliğiyle yaş koşulu getirilmiş ve prim gün sayısı artırılmıştır. Bu nedenle, 8 Eylül 1999 öncesi sigorta girişi olan kadın işçiler için emeklilik yaşı 40 ila 56 yaş arasında değişmekte, prim gün sayısı ise 5.000 ila 5.975 gün arasında belirlenmiştir. Sigorta giriş tarihi ne kadar erkense, emeklilik yaşı ve prim koşulları da o kadar yüksektir. Kendi hesabına çalışanlar ve kamu çalışanları için ise prim gün sayısı 7.200, emeklilik yaşı ise 40 ila 58 arasında değişmektedir. EYT düzenlemesi yapılarak 8 Eylül 1999 öncesi sigorta girişleri için yaş koşulu kaldırıldığında, prim gün sayısını doldurmuş ancak yaşını henüz tamamlamamış kadınlar hemen emekli olabilecektir.
Emeklilikte Prime Takılan Kadınlar
Emeklilikte hem yaşa hem de prime takılan kadınlar için durum daha zorlayıcıdır. Kadın işçiler örneğinde, 5.000 ila 5.975 gün arasında prim gün sayısı ödenmesi gerekmektedir. Ancak EYT havuzunda yer alan yaklaşık 2 milyon kadın işçinin ortalama prim gün sayısı 3.727 gündür. Bu, yaş koşulu kaldırılırsa bile yüz binlerce kadının prim gün sayısını tamamlayamadığını göstermektedir. Kendi hesabına çalışanlar ve kamu çalışanları arasında da aynı durum geçerlidir, bu da prime takılan kadınların sayısını daha da artırmaktadır.
Eksik Primlerin Tamamlanmasının Üç Yolu
Emeklilikte yaş koşulu kalksa bile prime takılan kadın işçilerin eksik prim günlerini tamamlamaları gerekmektedir. Bu eksik günleri tamamlamanın üç yolu vardır:
1. Sigortalı Çalışmak: Eksik prim günlerini tamamlamak için tekrar sigortalı çalışmak.
2. İsteğe Bağlı Sigorta: Mevcut koşulları sağlayanların isteğe bağlı olarak sigorta primlerini ödemesi.
3. Prim Borçlanması: Eksik prim günlerini tamamlamak için prim borçlanması yapmak.
İlk iki seçenekte, prim gün sayısının tamamlanması için belirli bir süre beklemek gerekmektedir. Ancak prim borçlanması daha avantajlıdır çünkü eksik prim günlerini ödeyerek hemen emekli olma imkanı sağlar. Kadınlar için en önemli borçlanma seçeneği ise doğum borçlanmasıdır.
Doğum Borçlanması Nedir?
Doğum borçlanması, kadın işçilerin doğum sonrası iki yıl içinde sigortalı olmadıkları sürelerin primlerini ödeyerek prim gün sayılarını artırmalarına olanak tanır. Doğum borçlanmasının bazı özellikleri şunlardır:
1. Sadece ilk sigorta girişinden sonra doğan çocuklar için geçerlidir.
2. Her çocuk için en fazla 720 prim günü borçlanılabilir.
3. Üç çocuk için toplamda maksimum 2160 prim günü borçlanma yapılabilir.
4. Borçlanma yapılacak dönemde çocuğun hayatta olması gerekmektedir.
5. Doğumdan sonraki iki yıl içinde prim ödenmemiş süreler için geçerlidir.
6. Asgari veya daha yüksek prim tutarları üzerinden ödenen borçlanmalar, işçinin prim gün sayısını artırır.
‘Önce Sigorta’ Şartı
Türkiye’de birçok kadın, doğum borçlanmasından yararlanamamakta veya kısmen faydalanabilmektedir çünkü doğumun sigorta başlangıcından sonra gerçekleşmiş olması şartı bulunmaktadır. Bu şart, hem Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırıdır hem de Türkiye’nin sosyolojik ve demografik gerçeklerine uymamaktadır.
Erkeklerle Kadınlar Arasındaki Fark
Erkekler askerlik borçlanmasından “önce sigorta” şartı olmadan yararlanabilirken, kadınlar doğum borçlanmasında bu haktan mahrum kalmaktadır. Erkekler, askerlik hizmetleri için borçlanma yaparak prim gün sayılarını artırabilirken, kadınlar doğum borçlanmasında aynı kolaylığa sahip değillerdir. Bu durum, kadınların hem prim gün sayılarını tamamlama hem de EYT düzenlemesinden yararlanma açısından ayrımcılığa uğramasına neden olmaktadır. Bu nedenle, doğum borçlanmasında “önce sigorta” şartının kaldırılması, Anayasa’nın eşitlik ilkesi gereği Türkiye’nin kadınlara borcudur.
Sigortasız Çalışmanın Çifte Mağduriyeti
TÜİK verilerine göre, kadınlarda sigortasız istihdam oranı erkeklere göre oldukça yüksektir. 2021 verilerine göre kadınlarda bu oran %35,9 iken erkeklerde %25,9’dur. 1989 yılında ise kadınların %83’ü sigortasız çalışırken, erkekler %48 oranında sigortasız çalışmaktaydı. Bu durum, kadınların kayıt dışı istihdamının yüksek olduğunu ve emeklilikte yaşa takılan kadınların büyük bir kısmının sigorta girişlerinden önce doğum yapmış olduğunu göstermektedir. “Önce sigorta” şartının varlığı, kadınların prim gün sayısını tamamlamasını zorlaştırmakta ve emeklilik hakkını gasbetmektedir.
Erken Yaşta Evlilik ve Çocuk Bakımı
OECD araştırmalarına göre Türkiye’de erken çocukluk eğitimi ve bakımı için kreş oranı oldukça düşüktür. Türkiye İstatistik Kurumu’nun Aile Yapısı Araştırması ise çocuk bakımının %94,4’ünün kadınlar tarafından gerçekleştirildiğini göstermektedir. Bu durum, kadınların çocuk sahibi olduktan sonra çalışma hayatına geç katılmalarına veya bir süre ara vermelerine neden olmaktadır. İlk doğumun ortalama yaşı 29,1 iken, geçmiş yıllarda bu yaş çok daha düşüktü. Bu gerçekler göz önüne alındığında, doğum borçlanmasında “önce sigorta” şartının kaldırılması, kadınların emeklilik haklarının korunması açısından zorunludur.
Kadınların Düşük Prim Gün Sayıları
EYT havuzunda yer alan yaklaşık 2 milyon kadın işçinin ortalama prim gün sayısı 3.727 gündür. Aynı yaş grubundaki erkek işçilere baktığımızda ise ortalama prim gün sayısı 5.937 gündür. Bu farkın beş ana nedeni vardır:
1. Kadınlarda sigortasız istihdamın daha yaygın olması,
2. Kadınların sigortalı istihdama daha geç katılabilmesi,
3. Kadınların düzenli ve güvenceli işlere ulaşmakta zorlanması,
4. Evlilik, doğum ve çocuk bakımı nedeniyle çalışma hayatında uzun kesintiler yaşaması,
5. Kadınlarda daha yüksek işsizlik oranı ve uzun işsizlik süreleri.
Bu nedenlerden dolayı, EYT düzenlemesi yapıldığında prim eksiği nedeniyle emekli olamayan kadınların oranı erkeklere göre çok daha yüksektir. Doğum borçlanmasında “önce sigorta” şartının kaldırılması, bu eşitsizliklerin giderilmesi için Türkiye’nin kadınlara borcudur.
Sonuç: EYT Düzenlemesine Bir Ek Yapılmalı
EYT düzenlemesine eklenen bir cümle ile doğum borçlanmasında “önce sigorta” şartı kaldırılabilir ve yüz binlerce kadına sigortalılık öncesi doğumları için borçlanma hakkı tanınabilir. Ayrıca, kamu bankaları veya PTT aracılığıyla kadınlara, emekli maaşlarından kesilecek taksitlerle doğum borçlanması kredisi sağlanmalıdır. Bu, yıllarca gasbedilmiş bir hakkın teslim edilmesi anlamına gelmektedir.
Bizi Takip Edin, Gelişmelerden Haberdar Olun!…
KAYNAK: HABER MERKEZİ