Türkiye
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bu günlere gül bahçesinde yürüyerek değil vuruşarak geldik
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri programında açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri’nde yaptığı konuşmada, hem Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını andı hem de Türkiye’nin geleceğine yönelik önemli mesajlar verdi. Erdoğan, Türk milletinin bağımsızlık iradesini ve tarih yazma gücünü bir kez daha vurgularken, Türkiye’nin savunma sanayisindeki büyük başarılarının ülkenin gücünü tüm dünyaya gösterdiğini belirtti.
“Türk Milleti Tarih Yazmaya Devam Ediyor!”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Ağustos ayının Türk milletinin zaferler ayı olduğunu hatırlatarak, Malazgirt Zaferi’nden Büyük Taarruz’a kadar pek çok önemli zaferin bu ayda kazanıldığını söyledi. “Milletimiz, tüm imkansızlıklara rağmen vatanına sahip çıkmış ve tarih yazmaya devam etmiştir. Büyük Zafer, yok edilmek istenen bir milletin küllerinden yeniden doğuşunun adıdır,” diyerek, Türk milletinin tarih boyunca gösterdiği kahramanlığa dikkat çekti.
Savunma Sanayisindeki Başarılar Korku Salıyor!
Erdoğan, savunma sanayisindeki gelişmelerin Türkiye’yi daha güçlü bir geleceğe taşıyacağını belirtti. “Bugün savunma sanayimizle elde ettiğimiz başarılar, dostlarımıza güven aşılarken, kem gözlere korku salıyor. Uçak gemimizden insansız hava araçlarımıza, KAAN’ımızdan HÜRJET’imize kadar birçok alanda büyük adımlar attık,” diyen Erdoğan, Türkiye’nin savunma alanında dünyada söz sahibi olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini vurguladı.
“Ekonomik Zorluklar Bize Kalıcı Zarar Veremez!”
Ekonomik sıkıntılar ve bölgesel gerilimlerin Türkiye’yi yolundan döndüremeyeceğini ifade eden Erdoğan, “Milletlerin hayatında ekonomik sıkıntılar olabilir, ama bunlar gelip geçicidir. Türk milleti olarak bu zorlukların üstesinden gelebilecek güçteyiz. İç cephemizi sağlam tuttuğumuz sürece, hiçbir güç bizi yolumuzdan döndüremez,” dedi.
“Birlik Olmazsak Hepimiz Kaybederiz!”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının sonunda, milletin birliği ve beraberliği üzerinde durarak, “İç kalemizde bir delik açılırsa, bunu toparlamak çok zor olur. Son günlerde toplumun sinir uçlarıyla oynayan çeşitli kışkırtmalara şahitlik ediyoruz. Bu oyunlara gelmeyeceğiz, dilinden, kaleminden ve klavyesinden nefret akanların tuzağına düşmeyeceğiz,” diyerek, toplumu provokasyonlara karşı uyardı.