Sosyal medyada bizi takip edin

Ekonomi

Çalışana Tüm Hakları Tek Tek Ödenecek

Ankara’da beş yıldır satış yöneticisi olarak görev yapan Burcu K., işyerindeki performans düşüklüğü gerekçesiyle tazminat ödenmeden işten çıkarıldı

Yayınlanma tarihi:

Güncelleme:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

Ankara’da beş yıldır satış yöneticisi olarak görev yapan Burcu K., işyerindeki performans düşüklüğü gerekçesiyle tazminat ödenmeden işten çıkarıldı. Ancak, Ankara 6. İş Mahkemesi, Burcu K.’nin işe iade talebini kabul ederek işverene önemli bir yükümlülük getirdi.

Mahkeme, işe iade kararının uygulanmaması durumunda işverenin Burcu K.’ye 8 aylık brüt ücreti, yıllık izin ücreti, kıdem ve ihbar tazminatları ile birlikte toplam 450 bin TL ödemesine hükmetti.

Kararın gerekçesinde, işverenin performans değerlendirme sistemi oluşturmadığı ve sadece davacının vekili tarafından sunulan ‘saha kanal hedef tablosu’na dayanarak karar verildiği belirtildi. Bu tablonun Burcu K.’ye önceden tebliğ edilmediği ve performans değerlendirmeleri için gerekli objektif kriterlerin bulunmadığı vurgulandı. Ayrıca, performans düşüklüğünü telafi edici eğitimlerin verilmediği ifade edildi. Mahkeme, işverenin objektif kriterlere dayanmadan sadece kendi hedeflerine göre performans değerlendirmesi yapmasının hukuka aykırı olduğuna karar verdi.

Burcu K.’nin avukatı Senem Yılmazel, işverenlerin verim düşüklüğü nedeniyle işçiyi işten çıkarmadan önce objektif kriterler belirlemesi ve bu kriterleri işçiye tebliğ etmesi gerektiğini belirtti. Yılmazel, “Eğer performansı düşükse neden düşük, bunlar nasıl artırılabilir gibi önlemler alınması gerekir. İş hukukunda işçilerin lehine yorum yapılır ve fesih son çaredir. İşveren, iş sözleşmesini feshetmeden önce nasıl verimini artırabilir, iş yerinde nasıl devamlılığı sağlar, bunu düşünmelidir.” dedi.

Ancak, müvekkiline eğitim verilmemiş ve fesih son çare olarak değerlendirilmemiştir. İşverenin objektif kriterler belirlemeli, bu kriterleri işçiye bildirmeli ve gerekli eğitimleri sağlamalıdır. Aksi takdirde tazminat ve işe iade davaları söz konusu olabilir.

Yılmazel, işe iade davalarında süre ve usullere uyulması gerektiğinin altını çizdi. Fesih tarihinden itibaren en geç 1 ay içinde dava açılması gerektiğini belirten Yılmazel, ara buluculuğun zorunlu olduğunu ve arabulucuya başvurunun ardından en geç 2 hafta içinde davanın açılması gerektiğini ifade etti. Süre koşullarına uyulmadığı takdirde davanın reddedilebileceğini vurgulayan Yılmazel, davanın kabul edilmesi halinde işverenin 4 aylık brüt ücreti ödeyeceğini, işe iade edilmemesi durumunda ise 8 aylık brüt ücreti ödeyeceğini belirtti. Ayrıca, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı ve fazla mesai ödemeleri gibi yükümlülüklerin de yerine getirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Continue Reading
Reklam