Politika
Bakan Tunç: Bugünkü sistemi karalamaya çalışanlar, geçmişteki uygulamaya baksın
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Afyonkarahisarda gerçekleştirilen Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Yıl Sonu Değerlendirme Toplantısına katıldı. Konuşmasında adaletin mülkün temeli, insan onuru, temel hak ve özgürlüklerinin garantisi ve toplumsal düzenin şartı olduğundan bahseden Bakan Tunç, “Adaletin hakkıyla tecellisi hukuk devletiyle mümkündür. Demokratik hukuk devleti, anayasasıyla, kanunlarıyla hukukun üstünlüğünün tam anlamıyla tesis edildiği, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının tam anlamıyla tesis edildiği bir devlettir. 2017 yılında HSKya üye seçimini daha demokratik hale geçirerek yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı adına, demokratik hukuk devleti adına önemli bir reformu hayata geçirdik. 13 üyeden oluşuyor HSK. Yargıtaydan 3 üye, Danıştaydan 1 üye, yükseköğretim kurullarının hukuk dallarında görev yapan öğretim üyeleri veya avukatlar arasından olmak üzere 3 üye toplam 7 üye, millet iradesinin tecelligahı olan TBMM tarafından seçiliyor. Bu seçim nitelikli bir çoğunlukla yapılıyor. Önce hem komisyonda, adalet ve karma komisyonda hem de Genel Kurulda sadece bir partinin görüşüyle şekillenmiyor. Nitelikli çoğunluk aranıyor. Anayasa bunu emrediyor. Bir uzlaşma gerektiği vurgulanıyor. Önce 3te 2 çoğunluk, sağlanamazsa 5te 3 çoğunluk, o da sağlanamazsa kura ile üye belirleniyor” dedi.
AL GÜLÜM VER GÜLÜM; ÖYLEYDİ
4 üyenin ise Cumhurbaşkanı tarafından seçildiğini aktaran Bakan Tunç, “Birinci sınıf hakim ve savcılar arasından; adli yargıdan 3, idari yargıdan 1 olmak üzere 4 üyeyi de halkın oylarıyla seçilen, yürütmenin başı ve devletin başı Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından belirleniyor ve görüldüğü üzere bu yapı kuvvetler ayrılığı ilkesinin gerektirdiği denge ve denetimi gözeten, yasama organı, yürütme ve yüksek yargının katkı sunduğu çoğulcu ve demokratik bir yapıya kavuştu. Eskiden nasıldı? 3 üye Yargıtaydan, 2 üye Danıştaydan. Yargıtay HSKyi seçerdi, HSK Yargıtayı, Danıştayı seçerdi. Al gülüm ver gülüm; öyleydi. Demokratik hukuk devletine uyan bir durum muydu bu? Bugünkü sistemi eleştirenler, 2017 anayasa değişikliğiyle getirilen bu reformu karalamaya çalışanlar, bu seçim usulünü eleştirenler önce geçmişteki uygulamaya bir baksınlar. Asıl demokratik hukuk devletini tahkim eden, güçlendiren yapı ve seçim usulü budur. Bu da HSKnin daha demokratik hukuk devleti ilkesine uyan, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığına uyan bir usulle yoluna devam etmesi demektir” diye konuştu.
2023 YILINDAN 9 DOSYA, HEMEN GİTTİĞİNİZ DE BUNUN SONUÇLANMASI
HSK müfettişlerinin yargının gören gözü, duyan kulağı, nabzını tutan eli ve vicdanını diri tutan hafızası olduğunu vurgulayan Bakan Tunç, Teftiş Kurulu üyelerine şöyle seslendi: “Teftiş Kuruluna 2024 yılında 919 dosya devrolmuş, 2023ten. 1732si yeni gelen olmak üzere toplam 2 bin 651 inceleme ve soruşturma dosyası gelmiş, bunlardan 1756sı sonuçlandırılmış. 2025 yılına 895 devir olmuş, 966sı yeni gelmiş. 2025, gelmeye de devam edecek. Toplam 1861 inceleme ve soruşturma dosyası gelmiş, bunlardan 1331i neticelenmiş. 25 Kasım 2025 tarihi itibarıyla Teftiş Kurulunda bulunan derdest inceleme ve soruşturma evrakı 530. 2024te devrolan kaçtı? 919. 2025te 895, düşmeye devam ediyor. Şu anda 530. Dolayısıyla devreden sayıyı düşürmeye devam etmemiz lazım. Bu yeterli mi? Hiç devir olmaması lazım. Beklememesi lazım 2023ten, 2024ten dosyanın hiç beklememesi lazım. 2023ten 9 dosya, hemen gittiğinizde bunların sonuçlanması lazım. Askıda kalmaması lazım. O hakim ve savcımız için dosyasının bekletilmesi önemli. Belki de bir yaptırıma maruz kalmayacak ya da yaptırıma maruz kalacak belki de meslekten çıkarılmaya varan bir müeyyideye tabii olacak. O nedenle 2024ten kalan 79 dosyanın bir an önce sonuçlanması lazım. Hemen Ankaraya gittiğinizde 2023 ve 2024ten bir tek dosya bekletilmemesini sizlerden özellikle istirham ediyor. Önemli.”