Ali Yalçın: Hizmet süresi 5- 10 yıl şeklinde düzenlenmeli ve sınav şartı olmamalı

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

EÄŸitim-Bir-Sen üyeleri, Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) tasarısında; ÅŸube müdürü, uzman, araÅŸtırmacı, müfettiÅŸ, milli eÄŸitim müdürü ve yardımcıları kadrolarında bulunan eÄŸitim çalışanlarına, uzman/başöğretmenlik unvanı hakkı tanınmamasını nedeniyle basın açıklaması yaptı. TBMM Çankaya giriÅŸinde bulunan Meclis Parkında toplanan sendika üyesi öğretmenler Susma haykır adalet haktır, Kariyer hakkımız engellenemez, Unvanımız farklı adımız aynı Meclise çaÄŸrımız kariyer hakkımız sloganları attı. Grup adına açıklama yapan EÄŸitim-Bir-Sen Genel BaÅŸkanı Ali Yalçın, TBMMye seslenerek meslek kanununun daha kapsayıcı olmasını talep etti. Yalçın, “Öğretmenlik meslek kanunu TBMM’ye sevk edilmek üzere son rötuÅŸları yapıldığı bir gündemde meslek kanunu kapsayıcı olmalı haklarımız yarım kalmamalı diyerek bir araya geldik. Meslek kanunu istiyoruz ki bu kez beklentiyi karşılasın. Bir kez daha yarım kalmasın. Öncelikle kanun, eÄŸitimcileri bir bütün olarak görsün ve ayrıştırmasın. Öğretmeni, idari görevliyi, öğretmen kökenli idari görevliyi dolayısıyla özel sektördeki öğretmeni bir bütün olarak görsün, ayrıştırmasın. Kanun tasarısında ÅŸube müdürü uzman, araÅŸtırmacı, müfettiÅŸ, milli eÄŸitim müdürü yardımcısı, uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik kapsamının dışında deÄŸerlendiriliyor aslında. Bunların hepsi öğretmendir. Kamu personel sistemi içerisinde kamu politikasının belirlenmesi, yürütülmesi, düzenlenmesi konusu ÅŸefinden ÅŸube müdürlüğüne daire baÅŸkanına genel müdürlüğüne doÄŸru yürüyen bir hiyerarÅŸik yönetim mekanizmasıyla kurgulanmıştır. Dolayısıyla yönetim hizmetleri kadro grubunun söz sahibi olacağı ÅŸekilde tasarlanmıştır. Nitekim kariyer uzmanlığında, ÅŸube müdürü ve daha üst kadrolarda öğretmen kökenli bulunan bir yönetici görevde yükselme vesilesiyle oralara gelmekte bazen de görevine geri dönebilmektedir. Bir geçiÅŸkenlik söz konusudur. Onun için yönetim hizmetleri kadro grubuna görev, yetki ve sorumluluklarının geniÅŸliÄŸiyle uyumlu olmayacak ÅŸekilde sınırlı özlük haklarının verildiÄŸi görülüyor. HiyerarÅŸik olarak kendilerine baÄŸlı yönetim; karar almaya, uygulamaya koyma, hesap verme sorumluluÄŸu bulunmayan diÄŸer kamu görevlilerinden çok daha farklı bir seviyede özlük hakkının verildiÄŸi herkesin malumudur” ifadelerini kullandı.

ÖZEL SEKTÖRDEKİ ÖĞRETMENLER BU KAPSAMIN DIŞINDA TUTULAMAZ

Öğretmenlik meslek kanununda da kanun kapsamı yönüyle düğmenin baÅŸtan doÄŸru iliklenmediÄŸini belirten Yalçın, “Uzman ve başöğretmenlik unvanları eÄŸitim öğretiminin içerisinde bir fiil bulunan ve çoÄŸunlukla öğretmenlik unvanını kazanılmış hak olarak uhdesinde bulunduran ÅŸube müdürü ve benzeri görevlerdeki yöneticiler için kapsam dışı bırakılan bir tasarım söz konusu. Bunları asla kabul edemeyiz. Bu arkadaÅŸlarımız özünde öğretmendir, meslek kanunu bunları kapsamalı ve bunların özlüğüne de dokunmalıdır. Özel sektördeki öğretmenler bu kapsamın dışında tutulamaz. Meslek meslektir. Avukatlık mesleÄŸi özel sektörde, kamuda nerede olursa olsun avukatlık mesleÄŸi olarak bilinir. Kanunları bu çerçevede düzenlenir. Onun için o zaman yapılan yanlış bugün tekrar edilmemeli. Burası bir fırsat olarak görülmeli. Ve bu eksiklikler ortadan kaldırılmalı ve arkadaÅŸlarımızın hakkı teslim edilmelidir diyoruz. Bakanlık, yetkili sendika olarak bizimle, eÄŸitimi paydaşı diÄŸer kuruluÅŸlarla yaptığı görüşmede içeriÄŸin tam önce olduk. Bütün detaylara vakıf olduk. Görüyoruz ki taslak kesiminde bu ayrıştırıcılık duruyor. Bu ortadan kaldırılmalı meclise gelinen süreçte bu bütüncül bir mesele olarak görülmeli ve eÄŸitimciler kendi arasında bölünme ayrılmamalı, ayrıştırılmamalı bir bütün olarak kabul edilmelidir. Bugün burada bir araya geliÅŸimizin nedeni eÄŸitimcilerin bir bütün olarak görülmesi, ihtiyacını bir kez daha ortaya koymak, yapılacak yanlışa önleyici tedbir olarak sesimizi yükseltmek, çığlığımızı duyurmak için bir araya geldik. Bir defa öğretmenlik meslek kanunu tasarruf tedbirlerine, ekonomik sıklaÅŸtırmaya kurban edilmemeli. Bu konu uzun uzadıya bir iÅŸ gibi düşünülmeli. Bir asırlık barut gibi yarım yamalak iÅŸler yapılmamalı. Onun için kesinlikle bu ekonomik krize kurban edilmemesi gereken bir konudur. Mesai ücretleri bunun içerisinde, bu düzenlemenin içerisinde olmalı ve çok sembolik kalan seslerine artırım olmalıdır. Uzman ve başöğretmenlik için önce hizmet süresi 5-10 yıl olmalı. Geçen dönem 10-20 yıl ÅŸeklinde düzenlenmiÅŸti. Biz buna itirazımızı ortaya koymuÅŸtuk. Daha sonra eski Milli EÄŸitim Bakanımız Mahmut Özer seçim zamanı bu 5-10 yıl olacak ÅŸekilde yeniden düzenlenecek demiÅŸti. Åžimdi bunun tam da düzenleme zamanı. Kendisi milli eÄŸitim komisyonu baÅŸkanı; bakanlık orada, hükümet burada. Dolayısıyla konu bir daha eksik bırakılmamalı. Ve 5-10 yıl ÅŸeklinde düzenlenmeli ve sınav ÅŸartı olmamalı. Özel sektörde çalışan öğretmen arkadaÅŸlarımız var. Onlar bizim meslektaÅŸlarımız. Emek sömürüsüne sonuna kadar hayır. Onların ne ücret aldığı belli deÄŸil, taban ücretleri yok. Dolayısıyla bu meslek kanunu, mesleÄŸi bir bütün olarak görmelidir. Ãœniversitelerdeki akademik personeline özel üniversiteleri olan düzenleme neden öğretmenlerle ilgili özel okullar kısmında yok. SözleÅŸmeli öğretmenler kadrolu öğretmenlerim, özlük haklarından faydalansın diye yıllardır konuÅŸuyor, yıllardır açıklama yapıyoruz. Yine sözleÅŸmeli öğretmenlik uygulaması kanunu kaldırılsın. Mülakat uygulamasından vazgeçmek gerekir. Bunun için ÅŸimdi gelecek tasarı tartışılırken bu ÅŸekliyle geldi, bu ÅŸekliyle geçecek deÄŸil. Tartışmaya kulak kabartmak, fırsat vermek ve yanlışları ortadan kaldırıp iÅŸte bu kez oldu dedirtmek lazım” dedi.

ÃœCRET ARTIÅžLARI EMEKLÄ°YE YANSITILMADI

Toplu sözleÅŸme ve kamuda servislerin kaldırılması kararıyla ilgili de konuÅŸan Yalçın, “Servis konusunda toplu sözleÅŸme hükmü varken, bir genelge yayımlandığı servislerin kaldırılacağı söyleniyor. Böyle bir ÅŸey olamaz. Toplu sözleÅŸme iki yıllık geçerlidir. Dolayısıyla 2025 yılına kadar geçerli olacak toplu sözleÅŸme ortadayken siz nasıl böyle bir karar alıyorsunuz. Özel hukuk sözleÅŸmesini nasıl devre dışı bırakıyorsunuz. Ãœcret artışları emekliye yansıtılmadı. Seyyanen zam emekli kamu görevlisinden emekliye verilmediÄŸi için bu anlamda emeklilerin stresi, derdi çok ve bu konu hükümetinde siyasi partilerin de ana gündemi ÅŸeklinde devam ediyor. Bunu bir an önce düzeltilmesi ve insanca bir yaÅŸama ve ücrete kavuÅŸmaları için mücadelemiz sürerken ÅŸimdi öğretmenlik meslek kanununda iÅŸler yapılarak yeni sorunlar eklenmesin; hararet yüksek, hararet daha da yükseltilmesin. Bugün burada toplanmamızın nedeni bir önleyici tedbir olarak meclis aÅŸamasına karınca yapılan tartışmalara karınca kararınca katkı sunmaya ve doÄŸru bildiklerimizi söylemeye çalıştık. Bazılarının dikkate alındığını bazılarının dikkate alınmadığını görüyoruz” diye konuÅŸtu.

Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.