Politika

Ali Erbaş: Toplumu aşırılıklardan uzak tutmanın yolu eğitim programlarıdır

Yayınlanma tarihi:

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkanlığında düzenlenen, 2025-2026 Eğitim Öğretim Yılı Kuran Kursları Açılış Programında konuştu. Erbaş, Türkiyenin her yerinde Kuran kursları açıldığını ve 3 yıl içerisinde 1 milyon 750 bin öğrencinin mezun olduğunu ifade etti. Ali Erbaş, “Hafızlık kursları bizim en çok önem verdiğimiz eğitim dalıdır. Her yıl 100 bine yakın çocuğumuz, gencimiz; yatılı Kuran kurslarımızda hafızlık yapıyor. Onlar ne güzel iş yapıyor. Efendimiz, Ümmetimin en şereflileri Kuranı ezberleyenlerdir diye buyuruyor. Hafız hocamız Abdullah Nazırlı, Kim Kuran-ı hıfzederek korursa, Kuran da onu korur diyor. Biz hafızlık kurslarımızda çocuklarımızın, gençlerimizin eğitimlerini tamamlayabilmeleri için gayret ediyoruz. Bununla da yetinmiyoruz; hafızlık eğitimini bitiren gençlerimiz arasından kabiliyetli olanlar için Kuran-ı anlama programları gerçekleştiriyoruz. 3 yıllık programlardan mezun olan hafızlarımız için mezuniyet törenleri yapıyoruz. Hafızlıkta dünya 5incisi olmak, Türkiye 1incisi olmak, Kuran-ı Kerimi güzel okumada Türkiye birincisi olmak kolay mı? Bunlar doğuştan olan şeyler değil, çalışarak elde edilebilir. Onun için sevgili öğrencilerimiz, yaşınız kaç olursa olsun; 4-6 yaş, 7-10 yaş, 10-20 yaş, 20 yaş üstü olabilir; bizim 80 yaşında bile öğrencimiz var” ifadelerini kullandı.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!

KÖTÜLÜKTEN MEN ETMEK İÇİN BURADAYIZ

Camilerde de Kuran eğitimlerinin sürdüğünü söyleyen Erbaş, tüm vatandaşları Kuran kurslarına davet etti. Diyanet İşleri Başkanlığının toplumu din konusunda aydınlatmak ve manevi hayatına rehberlik etme amacının olduğunu ifade ederek, “Sizler sadece devletin verdiği bir vazifeyi yapmıyorsunuz. Aslında devletimiz, Diyanet İşleri Başkanlığı Teşkilat Kanununun ilk maddesinde, Toplumu din konusunda aydınlatmak; inanç, ibadet, ahlak ve muamelat konularında doğru dini bilgi ile bilgilendirmek görevini bizlere vermiş. Bu görevi yapmazsak vebal altında kalırız. Rabbimizin de verdiği görev var, İçinizde hayra çağıran, iyiliği emreden, kötülükten meneden bir ümmet bulunsun. Ya Rab biz bu görevi üzerimize alıyoruz. Peygamber varisleri olarak; hayra çağırmak, iyiliği emretmek, kötülükten ise menetmek için buradayız. Camilerdeyiz, Kuran kurslarındayız, şehirlerdeyiz, mahallelerdeyiz; gelmeyene gitmek için buradayız. Sadece camiye gelenler için değil gelmeyenlerin de bizlere ihtiyaçları var. Zaman zaman rastlıyorum; il buluşmalarında müftülerimiz yaptıkları faaliyetleri anlatırken; iş yerinde olup Kuran öğrenemeyen kardeşlerimize saat veriyorlar ve Kuran-ı Kerim dersi ile temel dini bilgileri öğretiyorlar. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak sadece camilerimize gelenlere değil, gelmeyenlere de; hutbelerimizle, vaazlarımızla, cami derslerimizle, Kuran kurslarımızdaki programlarımızla milletimize doğru bilgiyi öğretmek için varız. Toplumumuzu aşırılıklardan, hurafelerden uzak tutmanın yolu Diyanet İşleri Başkanlığındaki eğitim programlarına devam etmektir. Başka bir yolu olmadığını da özellikle ifade edeyim” diye konuştu.

Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.
Reklam yükleniyor...
Sizin için uygun reklam bulunamadı!
Exit mobile version