Türkiye
Antalya- Prof. Dr. Özçelik: Akdeniz’deki faylar bilinmiyor
ANTALYA’nın Konyaltında ilçesinde dün gece meydana gelen 4.3 ile Serik ilçesinde öğle saatlerinde olan 4.9 büyüklüğündeki depremler sonrası uyarıda bulunan Akdeniz Üniversitesinden (AÜ) Prof. Dr. Ramazan Özçelik, Antalyada kent merkezini tehdit eden çok büyük aktif faylar olmadığını, ancak Akdenizdeki faylarla ilgili bir çalışma yapılmadığı için bilinmediğini dile getirdi.
Antalyanın Konyaaltı ilçesinde dün geceki 4.3 büyüklüğündeki deprem ile Serikte bugün öğle saatlerinde meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki deprem, kentte korkuya neden oldu. AÜ Deprem Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü ve İnşaat Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ramazan Özçelik, Akdenizdeki faylara ilişkin uyarılarda bulundu. Türkiyenin deprem bölgesinde yaşayan bir ülke olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Özçelik, “Bugün Türkiye Deprem Tehlike Haritasına baktığımız zaman kırmızıyla bölünen bölgeler deprem tehlikesinin yüksek olduğu bölgeler ki; Türkiyenin yüz ölçümünün büyük kısmının zaten kırmızı olduğunu çok net bir şekilde görebiliyoruz. AFADın sayfasına girip Türkiye Deprem Tehlike Haritası dediğimizde kırmızı bölgelerin neresi olduğunu çok rahat görülüyor ki, bu bölgelerde bir deprem bekliyoruz. Tabii ki zamanı bilmek bizim için mümkün değil” dedi.
TEHDİT EDEN FAYLAR ANTALYANIN BATISINDA
Antalya özelinde ise kent merkezini tehdit eden çok büyük aktif faylar olmadığını dile getiren Prof. Dr. Özçelik, “Bizi tehdit eden ise Antalyanın çevresindeki, özellikle Fethiyeden Burdur ve Ispartaya doğru uzanan faylar. Aktif olup olmadığı belli olmayan Aksu ve Kırka bölgelerinde faylarımız olduğunu biliyoruz ve daha önemlisi aslında Akdeniz” diye konuştu.
AKDENİZİN İÇİNDEKİ FAYLAR BİLİNMİYOR
Akdenizin içindeki faylanmanın tam olarak çalışılmadığını ifade eden Prof. Dr. Özçelik, “Bundan kaynaklı bizi nasıl bir tehditle karşı karşıya bıraktığını tam olarak bilemiyoruz. Dolayısıyla Akdenizin içerisindeki faylar daha çok dikkat edilmesi gereken bir nokta ki bununla alakalı akademik çalışma yapmaya çok büyük ihtiyaç var. Çünkü denizin içerisinde bu tür çalışmaları yapmak çok kolay değil, çok büyük bütçelere ihtiyacımız var. Dolayısıyla Antalyamızı tekrar değerlendirmek gerekirse Akdeniz içerisindeki bilinmeyen ve araştırılması gereken faylarla birlikte Fethiyeden Burdura doğru uzanan faylar bizim için daha tehlikeli faylar olarak önümüze çıkıyor” dedi.
KONYAALTI ZEMİN YAPISINA DİKKAT ÇEKTİ
Konyaaltının dikkat edilmesi gereken bölgelerden biri olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özçelik, “Çünkü zemin yapısı Antalyanın diğer bölgelerine göre deprem dalgalarını büyütecek nitelikte olabilir. Dolayısıyla bu bölgelerdeki konutlarımızın acilen risk durumlarının gözden geçirilmesi gerekmektedir. Binalarımızın depreme karşı dayanıklı olup olmadıklarına karşı acilen analizlerin yapılması gerekmektedir. Herhangi bir binanın deprem riskinin ortaya konulabilmesi için iki çalışma yöntemimiz var” diye konuştu.
BİNA DEPREM RİSKİ İÇİN İKİ YÖNTEM
İki yöntemle ilgili bilgi veren Prof. Dr. Özçelik, “Biri riskli yapı tespiti yaptırılması ki; bu yaptırıldığı zaman artık bina riskli çıktığında o binanın yıkımına kadar süreç devam ediyor. Biri de deprem performans analizi. Bu isteğe bağlı bir şey, istediğiniz zaman bu analizi yaptırıp binanızın depreme karşı dayanıklı olup olmadığını ortaya çıkartabilirsiniz. Uzun ve kısa vadede kendinizi ona göre planlayabilirsiniz” dedi.
KONYAALTININ ZEMİNİ DEPREM DALGA ETKİLERİNİ ARTIRIYOR
Konyaaltının zemini konusunda da bilgiler veren Prof. Dr. Ramazan Özçelik, “Deprem dalgaları depremin odak merkezinden etrafa yayılmaya başladığında zeminlerden geçiyor. Bazı deprem dalgalarını bazı zeminler artırırken bazı zeminlerde sönümleme potansiyeli vardır. İşte kumlu, kirli zeminler genelde deprem dalgalarını artıran zeminler. Konyaaltı bölgesinde de çoğunlukla kirli ve kumlu zeminlerden olduğu için, deprem dalgalarını artırarak oluşan depremin binalara daha fazla etkisi söz konusu olabilir” dedi.
AKDENİZDE FAY ÇALIŞMASI YAPILMASI GEREKİYOR
Akdenizdeki fay hatlarının bilinmemesi ve bu konuda yapılması gerekenlere ilişkin de konuşan Prof. Dr. Özçelik, şunları söyledi:
“Denizin içerisinde bu tür çalışmalar yapmak çok zor. Oldukça maliyetli. Dolayısıyla bizim bildiğimiz Kuzey Anadolu Fay Hattı, İstanbulun işte Marmaranın içerisinden geçer. Marmaranın içerisinden geçen bölgede dahi çalışma yapmak oldukça zor. Konulan sismik cihazların, sonra sondajların yapılması gerekiyor ki bunlar büyük bütçeli çalışmalar. Türkiyenin büyük kısmı deprem tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı için diğer bölgelere ayrılan bütçenin bir kısmının da Akdenize ayrılması gerekmektedir. Akdenizde çok büyük turizm potansiyeli var. Burada depreme karşı dayanıklı turizm yapılarının olup olmaması, sektörün geleceğini de ilgilendiriyor. Dolayısıyla hem bizim can güvenliğimiz hem de turizm ticaretini devam ettirebilmesi açısından elzem olarak görüyorum.”
Haber: Mehmet ÇINAR – Kamera: Mehmet YILMAZ/ANTALYA