ATSO Başkanı Ali Bahar’ın ölümü kaza mı cinayet mi’ sorusuna, keşif raporu ışık tutacak

Son gelişmeleri kaçırmamak için Google News sayfamızı takip edin. Butona tıkladıktan sonra açılan sayfanın sağ üst tarafında yer alan yıldızlı "Takip Et" simgesine dokunmanız yeterlidir. Takip Et

ATSO Başkanı Ali Bahar, 18 Temmuz 2024 akşamı, kendisine ait Alber adlı tekne ve beraberindeki M.S.Ç. ve Y.C.Ç. ile Kemer Marinadan denize açıldı. Geceyi denizde geçiren üç kişi, sabah limana dönmek üzere hareket etti. İddiaya göre Ali Bahar, marinaya yanaştıkları sırada teknede oturmak için kullanılan bir koltuğun denize düşmesi üzerine suya atladı. Tekneyi kullanan arkadaşı M.S.Ç. durumu fark etmeden manevra yapınca motor pervaneleri arasında kalan Ali Bahar, yaşamını yitirdi. Kemer Cumhuriyet Başsavcılığı, Ali Baharın ölümüne ilişkin iddianame hazırladı. Ali Baharın vücudunda 2,55 promil alkol ve anestezik ilaç lidokain maddesi bulunduğu kaydedilen iddianamede, M.S.Ç. ve Y.C.Ç. hakkında Taksirle ölüme neden olma suçlamasıyla 2 yıldan 6şar yıla kadar hapis talep edildi.

OLAY GÜNÜ YOĞUN TELEFON TRAFİĞİ

Davanın ilk duruşması, Kemer 4. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya Ali Baharın eşi Şebnem Bahar, çocukları Ladin ve Ali Tibet Bahar ile tutuksuz sanık M.S.Ç. ve taraf avukatları katıldı. İddianamede Bahar ile duygusal ilişkisi olduğu öne sürülen Y.C.Ç. ise duruşmaya katılmadı, savunmayı avukatı yaptı.

Mahkeme hakimi, sanık M.S.Ç.den olay günü gördüklerini ve yaşadıklarını detaylıca anlatmasını istedi. M.S.Ç, Baharı 30 yıldır tanıdığını ve hayatının en zor anlarından birini yaşadığını anlattı. Ali Baharın tekne turu için kendisine çok ısrarcı olduğunu anlatan M.S.Ç., Baharın tekneye sevgilisi olduğu iddia edilen Y.C.Ç. ile birlikte geldiklerini, kimsenin görmemesi için marina açığından ikiliyi tekneye aldığını, olay günü tüm detayları 20ye yakın telefon görüşmesiyle netleştirdiklerini anlattı. M.S.Ç., “Kemerde buluşmayı planladık. Bana Y.C.Çyi de davet ettiğini söyledi. Y.C.Çyi evinden alırsın ve saat 19.00da marina kapısından ben alırım sizi dedi. O gün 18-20 kadar telefonlaşmamız oldu” dedi.

Hakimin, Y.C.Ç. ile Baharın arasındaki ilişkinin ne olduğunu sorması üzerine sanık M.S.Ç. “Bir arkadaşlıkları ve 4 yıldır ilişkileri olduğunu kendi anlatımlarından duyuyordum. 1,5 yıldır da şahit oldum. Marina kapısına geldim. Ali Bahar, marinanın plaj kısmında ahşap platformda bizi karşılayacağını söylemişti. Gittiğimizde bizi karşıladı. Tekneyi bağlamamış, eliyle iskele babasını tutmuş bekliyordu. Tekneye bindik, açıldık” diye konuştu.

Ali Bahar ile 300e yakın tekne turuna çıktıklarını, her ikisinin de tekneyi sırayla kullandıklarını anlatan M.S.Ç., Kemer koylarında sabaha kadar gezi yapıp Phaselis Koyunda demirlediklerini, kendisinin teknenin alt kısmında uyuduğunu, çok fazla alkol almadığını anlattı. Ali Bahar ile Y.C.Ç.nin denize girip sabaha kadar alkol aldığını ifade eden M.S.Ç., “Sabah dönüşe geçecektik. Ali sabah kahvaltı hazırladı. İçki hazırladı, ben içmedim ama Ali hem kendi bardağını içti hem Y.C.Çnin bardağından içti. Emin değilim ama sanırım Y.C.Ç. almadı alkol. Tekne koydan çıkarıldı ve otomatik pilota alındı. Kemere doğru dönüşe geçtik. Ben içeride, onlar arkada oturdu. Ben tekneyi kullanmadım tekne kendisi gidiyordu. İçeride oturup sadece rotayı tedbir amaçlı kontrol ediyordum” diye konuştu.

ALİ ORADA KANLAR İÇERİSİNDE

M.S.Ç., koltuğun denize düştüğünü ve rüzgarla deniz yüzeyinde savrulduğunu, Baharın da koltuğu almak için kendisine denizcilerin kullandığı ve geri manevra anlamına gelen Tornistan komutunu verdiğini anlattı. M.S.Ç., “Dümendeyken geriye bakıp Ali ile göz teması kurdum. Bana tornistan komutunu verdi. Ben de onu onaylar nitelikte tornistan komutunu tekrar ederek önüme dönüp geri manevra yaptırdım. 2-3 saniye sonra geri bakınca Aliyi yerinde göremedim. Makineleri durdurup koşarak teknenin arkasına gittim. Oraya gittiğimde Y.C.Ç. bağırarak Ali orada kanlar içerisinde diye söyleyince anladım durumu” dedi.

İLİŞKİYİ İTİRAF EDİNCE İFADESİNİ DEĞİŞTİRMİŞ

Baharı kurtarmak için denize atladığını anlatan M.S.Ç., “Onu kucağıma aldım ve Korkma seni kurtaracağım dedim. Bilinci yerindeydi. Tekneye aldım, sonra tekne kayalıklara yanaştı. O sırada 112yi aramıştık ve sahil güvenliğin botu geldi, bizi bota aldı. Y.C.Ç.nin nerede olduğunu sorduğumda ise sahil güvenlik ofisine götürüldüğünü öğrendim” dedi.

Hakim, ilişkiyi 1,5 yıldır bildiği halde neden ilk ifadesinde bilmediğini söylediğini sordu. M.S.Ç. “Gizleme gereği aile birliğine zarar vermemek için. Ali, Y.C.Ç. ve ben, daha önceden Duyulursa böyle konuşuruz demiştik. Bu ilişkiyi açıklamak bana düşmezdi. İfademi verdikten sonra Y.C.Ç.nin ifadesi alındı o ilişkiyi itiraf edince ben de değişik ifade veren, gerçeği gizleyen olmamak için gidip ek beyanda bulundum” diye konuştu.

OLAY GÜNÜ YAPILAN KEŞFE İTİRAZ

Savcı, müşteki avukatlarına, davada yargılamanın ilerleyebilmesi için tam olarak hangi durumdan şikayetçi olduklarını sordu. Y.C.Ç.nin Ali Baharı ittiğinden mi yoksa kazayla düştüğünden mi şüphelenildiği sorulan müşteki taraf ve avukatları, Y.C.Çnin duruşmada savunma yapmasının ve tüm delillerin toplanmasının ardından bu konuya ilişkin konuşacaklarını söyledi. Ali Baharın alkol eşiğinin yüksek olduğunu ve alkole bağlı bir denge kaybı yaşayıp düşme ihtimalinin düşük olduğunu değerlendiren müşteki avukatları, fizik kurallarına göre de teknenin geriye manevra yaptığı sırada ivmelenmenin tekne içine doğru olacağına dikkati çekti. Ayrıca keşif günü yapılan mankenli keşfe de itiraz ettiklerini belirten müşteki avukatları, mankenin Ali Baharın fiziki ölçülerini taşıyacak nitelikte olmadığını, bu nedenle keşfin yeterli koşullar sağlanarak yenilenmesini talep etti.

Mahkeme hakimi, keşfin yenilenmesine, M.S.Ç. hakkında adli kontrol kararının devamına, Y.C.Ç. hakkında ise yurt dışı çıkış yasağı verilmesine karar verip duruşmayı erteledi.

Son gelişmelerden ilk siz haberdar olmak için bizi takip edin.